1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

G-20 Zirvesi öncesi diplomasi trafiği

Peter Stützle / Deutsche Welle1 Nisan 2009

Resmi olarak bu akşam Londra’da Kraliçe 2. Elizabeth’in vereceği davetle başlayacak olan Dünya Finans Zirvesi’nden beklentiler büyük. İki günlük zirvede, küresel mali krizle mücadelede çözüm önerileri masaya yatırılacak.

Obama da Londra'ya gelen liderler arasında yer aldı
Obama da Londra'ya gelen liderler arasında yer aldıFotoğraf: AP

Dünyanın önde gelen 20 ekonomik gücünün devlet ve hükümet başkanları, Londra'da ne pahasına olursa olsun, olumlu gelişmeler kaydetmek istiyor. Zirve için geri sayım sürerken, diplomasi trafiği de hızlandı.

ABD Başkanı Barack Obama, bu göreve geldikten sonraki ilk Avrupa gezisinin ilk durağı olan Londra’ya varırken, Rusya Devlet Başkanı Dimitri Medvedev de, İngiltere’nin başkentine geçmeden önce dün Berlin’e geldi ve Almanya Başbakanı Angela Merkel ile görüştü.

Moskova ve Berlin arasında muhakkak şu ya da bu konuda görüş ayrılığı olması, sıradışı değildir. Ancak dün Berlin’de bir araya gelen Rusya Devlet Başkanı Dimitri Medvedev ve Almanya Başbakanı Angela Merkel, gazetecilerin tüm ısrarlarına rağmen, hangi noktalarda farklı görüşlerde olduklarını açıklamak yerine, bir uyum tablosu sergilediler. Zira Londra’daki G-20 Zirvesi öncesinde verilmek istenen mesaj gayet açıktı:

„Bu, dünyanın en önemli 20 ülkesinin devlet ve hükümet başkanlarını bir araya getiren bir buluşma. Dünya, dev bir krizde ve tabii ki, ileriye baktığımız mesajını vermek istiyoruz. Ama bunu gerçekten samimi yapmak istiyoruz. Zirveden geri döndüğümüzde, dile getirilenlerin lafta kalması ve hiçbir şeyin değişmemesi söz konusu olamaz.“


Merkel: “Somut kararlar alınmalı”

Almanya Başbakanı Merkel, küresel ekonomik krizin aşılabilmesi ve böyle bir krizin yinelenmemesi için, G-20 zirvesinde somut kararlar alınması gerektiğini savunuyor. Merkel’ın değişiklik önerilerinden biri de, bir sürdürülebilir ekonomik politikalar şartı kararlaştırılması yönünde. Medvedev’in bu projeye destek vermesi, Almanya Başbakanı tarafından memnuniyetle karşılandı. Rusya'nın bakış açısıyla, Almanya'nın çizgisi arasında büyük oranda görüş birliği saptadığını belirten Merkel, sürdürülebilir ekonomik politikalar şartı konusunda da benzeri noktalara ağırlık vermek istediklerini gördüğünü kaydetti.

Sözkonusu belgenin, küresel finans sisteminde oluşturulması öngörülen yeni denetleme mekanizmalarına temel olması hedefleniyor. G-20 Zirvesi’nin, yeni bir finans sisteminin yaratılması için start vermesi gerektiğini kaydeden Medvedev, himayeciliğe de kesinlikle karşı olduklarını belirtti.

Londra’da, yeni bir küresel rezerv para birimi tartışmalarının da gündeme gelmesi yönünde Medvedev’in dile getirdiği öneriyi ise, Merkel yorumsuz bıraktı. Kısa bir süre önce Çin, uluslararası rezerv para birimi olarak ABD Doları’nın yerine bir alternatif bulunmasını önermişti. Dün Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada ise, ABD Doları'nın uluslararası rezerv parası olmayı sürdüreceği belirtildi.


Brown: “Piyasalara denetim vakti geldi”

G-20 zirvesine evsahipliği yapmaya hazırlanan İngiltere Başbakanı Gordon Brown da, Londra’nın tarihi St. Paul Katedrali’nde yaptığı konuşmada, uluslararası finans piyasalarında denetim mekanizmaları kurulmasının vaktinin geldiğini söyledi. Brown, son yıllarda „serbest piyasa fikrine bir tanrı gibi tapıldığı, ancak bu tanrının sahte olduğu“ ifadesini kullandı. İngiltere Başbakanı, piyasaların, herkesin üzerinde anlaştığı değerler çerçevesinde işlemesi gerektiğini vurguladı:

"Şirketlerini ve dükkanlarını bugünlere getirebilmek için canlarını dişlerine takarak çalışan çoğu kişi, sorumlu bir şekilde rizikoya girmeyi anlayışla karşılar. Ancak bu insanlar, herhangi bir işletmenin başarısızlığı ödüllendirmesini ya da bazılarının başkalarının parasını yanlış işletmesine rağmen zengin olmasını anlayamıyorlar. Sorunlarımızdan özel sektörü sorumlu tutmak saçma. Gerçekten ihtiyacımız olan, özel sektörün büyük bir bölümünün benimsediği tavrın, tüm özel sektör tarafından benimsenmesi.“


Sarkozy zirveden sonuç istiyor

Bu arada zirve öncesinde, Fransa’dan gelen bir açıklama, liderler üzerindeki baskıyı daha da arttırdı. Fransa Cumhurbaşkanı Nicholas Sarkozy, krizin, zirvenin somut sonuç alınamadan noktalanmasına izin verilemeyecek kadar ciddi olduğunu söyledi. Fransa Maliye Bakanı Christine Lagarde da, tatmin edici bir sonuç elde edilemediği takdirde, Sarkozy’nin Londra’daki zirveyi terk edeceğini bildirdi.

G-20 Zirvesi, 4,5 ay önce Washington’da yapılan ilk buluşmanın devamı niteliğinde. Henüz resmen göreve gelmediği için ABD Başkanı Obama’nın katılmadığı ilk zirvede yaklaşık 50 maddelik bir eylem planı kararlaştırılmıştı.

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik

Bu konuda daha fazla içerik

Daha fazla içerik göster