HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın “Terör örgütü kurma-yönetme, örgüt propagandası, suç ve suçluyu övme” suçlamalarıyla tutuklu yargılandığı davayla ilgili duruşmalar Sincan Cezaevi’nde sürüyor. Bu davada Demirtaş hakkında 142 yıl hapis cezası isteniyor.

AİHM’in “Demirtaş serbest bırakılmalı” kararının ardından Ankara’daki duruşma gazetecilerin ve yabancı diplomatik personelin ilgi odağı oldu. Ancak, polisin yoğun güvenlik önlemi aldığı Sincan Cezaevi Kampüsü’ne girmek isteyenlerin yolu bir kilometre öncesinden kesildi. Çok sayıda kişinin salona girmesine uzun süre izin verilmedi. Polis, duruşma salonuna sadece 45 kişinin girmesine izin verdi. Duruşma salonunda Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş’ın yanı sıra HDP eş genel başkanları Pervin Buldan, Sezai Temelli ile HDP’li ve CHP’li vekiller de yer aldı.

Üç günlük yeni duruşma maratonunun ilk gününe tutuklu kaldığı Edirne Cezaevi’nden gelerek bizzat katılan Demirtaş savunmasının ilk bölümünü Kürtçe yaptı.

“Sahte tweetlerle tutukladınız”

Demirtaş’ın savunmasında mahkeme heyetine “Beni sahte bir Twitter hesabından atılan tweetlere dayanarak tutukladınız. Üstelik bu deliler bugün cemaat üyesi olmakla suçlanan kişilerce hazırlandı” eleştirisi dikkat çekti.  AKP’nin 24 Haziran parlamento seçimini kazanması için kendisinin hapiste tutulduğunu, bunun üzerine ne adli kontrol ne de tahliye talep ettiğini anlatan Demirtaş, “Beni aslanlar parçalasın diye resmen yargı arenasına attınız” diye çıkıştı.

Demirtaş, savunmasında sıklıkla AİHM’in hakkındaki “Serbest bırakılsın” kararına gönderme yaptı. Mahkeme heyetinin AİHM kararı için Adalet Bakanlığı’ndan görüş istediğini belirten Demirtaş, “AİHM kararının nasıl uygulanacağını bakanlığa mı soruyorsunuz. Siz nasıl hakim oluyorsunuz?” eleştirisi getirdi.

Demirtaş, mahkeme heyetinden hiç tahliye talep etmediğine vurgu yaptı ve bu kararında ısrarlı olduğunu söyledi. Kendisini tutuklu değil de "siyasi rehine" olarak tanımlayan Demirtaş, hakkındaki yargı kararlarının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın emriyle alındığını öne sürdü. Erdoğan için "kral" benzetmesi yapan Demirtaş, “Bu dünya Sultan Süleyman’a kalmamış, Erdoğan’a mı kalacak?” diye sordu.

“Karar verilmiş”

Demirtaş, mahkeme heyetine “Yargılamayı tarafsız yürütemeyeceğiniz gerekçesiyle öncelikle heyet olarak çekilmelisiniz, yoksa reddi hakim talebinde bulunacağız” diye seslendi.

Demirtaş, reddi hakim talebinin kabul edilmesi, mahkeme heyetinin davadan çekilmesi ya da yeni bir mahkeme heyetinin atanması olasılıklarının da aslında kendisiyle ilgili yargı kararını değiştirmeyeceğini söyledi. Demirtaş, “Karar verilmiş –Demirtaş içeride kalacak- denilmiş. Kim içeride, kim dışarıda zaman gösterecek. Ben siyasetçiyim, hücremden siyaset yapmaya devam ediyorum” dedi. Demirtaş bu sözlerinin ardından mahkeme heyetinin dava dosyasından çekilmesi ya da reddi hakimin kabulü talebinde bulundu.

Mahkeme başkanı: "Tamam, ben tarafım”

Duruşmaya verilen aradan sonra savunmaya Demirtaş’ın avukatları devam etti ve reddi hakim talebinin gerekçelerini açıkladı. Avukatların mahkemenin taraflı davrandığı yönündeki eleştirilerini sürdürmeleri üzerine mahkeme başkanı “Tamam, ben tarafım” çıkışında bulundu. Bu sözlerin ardından duruşma salonunda gerginlik yaşandı. HDP Milletvekili Ayşe Acar Başaran’ın mahkeme başkanına tepkiyi sürdürdüğü gerekçesiyle davaya ikinci bir ara daha verildi.

Avukatlar daha sonra savunmaya devam etti ve mahkeme heyetine “Erdoğan’ın talimatları ve sizin aracılığınızla Demirtaş siyasi rehine olarak alınmıştır” çıkışında bulundu.

Daha sonra söz alan cumhuriyet savcısı, Demirtaş’ın talebinin duruşmayı uzatmaya yönelik olduğu gerekçesiyle reddedilmesini istedi. Kararını açıklayan mahkeme başkanı Murat İlhan, Demirtaş’ın talebini savcının gösterdiği gerekçeyle reddetti. İlhan, Demirtaş’ın karara yönelik itirazını 7 gün içinde 20. Ağır Ceza Mahkemesi’ne yapabileceğini söyledi.

"Mahkeme görmüyor, duymuyor”

HDP Hukuk Komisyonu mahkemenin kararına itiraz edecek. Mahkemenin kararı karşısında Demirtaş’ın tavrının ne olacağı ise merak ediliyor. Öyle ki, mahkemenin yargılamayı sürdüreceği duruşmalar iki gün daha sürecek. HDP’li Mithat Sancar, Demirtaş’ın iki gün daha duruşmalara katılıp katılmayacağı konusunu avukatlarıyla kararlaştıracağını söyledi. Sancar, “Mahkeme kararıyla görüyoruz ki, Türk yargısı kendi bildiğini okuyor” dedi.

Duruşmayı izleyen HDP Sözcüsü Saruhan Oluç, mahkemenin kendisine yöneltilen eleştirilerin hiçbirini ciddiye almadığını, Demirtaş’ın talebini reddederek bir kez daha gösterdiğini öne sürdü. Oluç, “Mahkeme, tarafsızlığını tamamen yitirmemiş olsaydı reddi hakim talebini bir başka mahkemenin daha görmesini, incelemesini isterdi. Ama her türlü eleştiriye karşın kendisinin tarafsız olduğunu iddia eden bir mahkemeyle karşı karşıyayız” dedi.

Davayı izleyen avukatlardan Hüseyin Çolak, Demirtaş’ın kişisel bir savunma yapmak yerine aslında Türk yargısını savunduğunu söyledi. "Mahkeme bunu görmüyor, duymuyor, anlamak istemiyor. Tarafsız bir yargıdan söz etmek mümkün değil ” diyen Çolak, Demirtaş’ın Türk yargısının bağımsız olmasına dönük mesajının aslında tüm toplumun bir isteği, beklentisi olduğunu belirtti. Çolak, Demirtaş ile avukatlarının önümüzdeki süreçte yargıya dönük eleştirilerini sürdürmesinin kaçınılmaz olduğunu dile getirdi.

Duruşmayı izleyenlerden CHP’li Sezgin Tanrıkulu da, “Mahkeme heyetinin dosyadan çekilmesini beklemek mümkün değildi ancak reddi hakim talebi bir başka mahkemeye sorulabilirdi. Ama mahkeme kendi yolunda davayı sürdürmek istiyor. Ve bu istek Türkiye’yi AİHM nezdinde daha zor bir konuma sokacak görünüyor” diye konuştu.

Hilal Köylü / Ankara

© Deutsche Welle Türkçe