1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Doğu Akdeniz'deki gerilim tedirgin ediyor

21 Eylül 2011

Türkiye ile Kıbrıs Cumhuriyeti arasında Akdeniz'de yaşanan gerilim, Almanya'da da yankı yarattı. Uzmanlar, Ankara'nın adımlarının Avrupa Birliği ile de beklenmedik gelişmelerin önünü açabileceği uyarısında bulunuyor.

Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Akdeniz’de gerilim tırmanıyor. Önce Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkiler kopma noktasına geldi, şimdi de Türkiye ile Kıbrıs Cumhuriyeti arasında gerilim yaşanıyor. Türkiye’nin karşı çıkmasına rağmen, Kıbrıslı Rumların Amerikan Nobel Energy firması aracılığı ile Akdeniz’de doğalgaz ve petrol aramaya başlaması, Ankara tarafından tepkiyle karşılandı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, bu tutumu bir “provokasyon” olarak nitelendirdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da Ada’nın kuzeyinde benzer çalışmalara en kısa sürede başlanacağını söyledi. Gelişmeler Avrupa’da da yakından takip ediliyor. Avrupa Birliği Konseyi taraflara itidal çağrısı yaptı.

"Sorun uluslararası mahkemede çözülsün"

Türkiye ile Kıbrıs Cumhuriyeti arasında yaşanan gerilimi değerlendiren Federal Alman Meclisi Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı Ruprecht Polenz, 21'inci yüzyılda sorunların askerî yöntemler yerine uluslararası mahkemelerde çözülmesi gerektiğini söyledi. “Kanımca bu tür anlaşmazlıkların mahkemelerde çözülmesi konusunda ısrarcı olmak gerekiyor. 21'inci yüzyılda bu tür sorunlar savaş gemisi fazla olan tarafın üstünlüğü ile çözülemez. Bu 21'inci yüzyılda izlenebilecek bir siyaset değil. Bu nedenle de taraflara şu çağrı yapılabilir: Eğer önemli bir sorununuz varsa -ki doğal kaynakların kime ait olduğu meselesi önemli bir sorundur- ve konuda farklı görüşler mevcutsa, konunun mahkemeye götürülmesinde uzlaşma sağlanarak, mahkeme aracılığı ile sorun çözülebilir.”

Ruprecht PolenzFotoğraf: DPA

"Kıbrıs'la kriz, AB'yle kriz"

Berlin ve Brüksel’in yanı sıra İstanbul’da da merkezi bulunan Avrupa İstikrar Girişimi Başkanı Gerald Knaus ise Akdeniz'de yaşanan gerilimin, Kıbrıs sorununun bugüne kadar çözülememiş olmasından kaynaklandığı görüşünde. Bu sorunun Avrupa Birliği, Türkiye ve Kıbrıs için istikrarsızlık tehlikesi yarattığını belirten Knaus, gerilimin artmasının doğurabileceği diğer sonuçlara dikkat çekti. “Türkiye'nin bazen saldırgan olabilen söylemlerinde aşırılığa kaçmamasını ümit etmek gerekiyor. Zira Kıbrıs ile yaşanabilecek gerçek bir kriz, Avrupa Birliği ile de kriz anlamına gelir. Bu da Türkiye'nin yararına olmaz.”

Ancak Knaus, Türkiye'nin de Kıbrıs konusunda hayal kırıklığına uğradığını hatırlattı. "Diğer yandan Türkiye'de de sabırsızlık artıyor, çünkü Ankara'nın yanı sıra Avrupa'nın bir çok başkentinde Lefkoşe'nin var olan durumu değiştirmeyi istemediği, bölünmüşlüğe rağmen durumdan memnun olduğu izlenimi mevcut. Bu açıdan bakıldığında, Akdeniz'de doğal kaynak arayışı şunu gösteriyor: Türkiye Kıbrıs sorununun çözülmediğini dile getirmediği sürece, Kıbrıslı Rumlar için ortada bir sorun bulunmuyor.”

Sıcak çatışma beklenmiyor

Gerald KnausFotoğraf: Gerald Knaus

Gazeteci-yazar Mustafa Akyol'a göre de Türkiye, Kıbrıs konusunda bugüne kadar atmış olduğu adımların karşılığını alamadığını düşünüyor. Türkiye'nin Kıbrıs meselesinde haklı olduğuna inandığını belirten Akyol, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye'nin dış politikasında haklılığı bir güç gösterisiyle ifade etme gibi yeni bir eğilim var açıkçası. Bu İsrail'e karşı da ortaya çıktı. Güney Kıbrıs'ın petrol aramalarına karşı da 'Ada'da bizim de bir hakkımız var, ya Ada'yı birleştirelim ya da bu şekilde kabul edilemez' gibi yeni bir strateji var. Türkiye bu noktada, İsrail ve Kıbrıs'ın birbirine yakınlaşmasını kendi açısından sorunlu bir pozisyon olarak görüyor, çünkü her ikisi de sorun yaşadığı ülkeler. Olayların nasıl gelişeceğini göreceğiz, ama kimse bunun sıcak bir çatışmaya dönüşmesini beklemiyor, biz de beklemiyoruz.”

© Deutsche Welle Türkçe

Haber: Jülide Danışman / Berlin

Editör: Murat Çelikkafa

 

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik

Bu konuda daha fazla içerik

Daha fazla içerik göster