El Cezire Televizyonu satılıyor
31 Ocak 2005ABD El Cezire'nin yayınlarını eleştiriyor
El Cezire’nin satılma nedeni kuşkusuz petrol zengini Katar emirliğinin bu kuruluşa her yıl 30 – 50 milyon dolar masraf yapması zorunluğu ile sınırlı değil. 1996 yılında kuruluşundan bu yana adından sıkça söz ettiren El Cezire’nin başı aslında ABD ile dertte. Washington’un tek yanlı yayıncılık ve Amerikan aleyhtarlığı ile suçladığı El Cezire’nin, programlarıyla radikal, şiddet yanlısı islami örgütlere hizmet ettiği bile öne sürülüyor. ABD, yıllardır ele geçirmeye çalıştığı El Kaide lideri Usame bin Ladin’in kasetlerini yayınlamasını, El Cezire’nin zararlı varlığının kanıtı açısından yeterli görüyor.
Arap ülkelerinin de kara listesinde
Aslında El Cezire’nin yaranamadığı ülkeler ABD ile de sınırlı değil. Basın ve düşünce özgürlüğüne fazla bir önem ve değer vermeyen nice Arap devletinin de kara listesinde bulunuyor bu TV kuruluşu. El Cezire muhabirlerinin bir çok Arap ülkesinde geçici süre için de olsa çalışma izni alamadığı anımsanıyor. Kaldı ki bir ülkeden haber verememenin, yayınların o ülkede izlenemiyor olması anlamına gelmediğini eklemek gerek. Uydu üzerinden herkes El Cezire’nin yayınlarını izlediği gibi yasaklanmasının sadece ününün biraz daha artmasına, bağımsızlığına ve doğru haberciliğine inanılmasına katkı sağladığı bir gerçek.
El Hurra "tutmadı"
ABD’nin El Cezire’ye alternatif olarak ve Arap aleminde biraz daha etki alanı sağlayabilmek amacıyla oluşturduğu El Hurra, Türkçe karşılığıyla “Özgür” adlı arapça yayının ise izleyicinin kuşkuyla yaklaşması nedeniyle dikiş tutturamadığı belirtiliyor. Kendi girişimi istenilen etkiyi yaratmayınca bu kez El Cezire’nin yayınları üzerinde denetim oluşturmaya yeltenen ABD’nin bu tutumu, bu kuruluşun satılması niyetlerinin başlıca gerekçesini oluşturuyor.
Arap girişimci konsorsiyumu
Şu anda ne satış koşulları ne de fiyatı hakkında bir bilgi bulunmasa da El Cezire’nin bir arap kuruluşu olarak arapça yayınlarını sürdüreceği kesin. Şu anda farklı ülkelerden çok sayıda arap girişimcinin oluşturacağı bir konsorsiyomun bu medya organını satın alması tartışılıyor. Bu şekilde yayın politikasının tek bir rejimin güdümünda kalmaması isteniyor. Bir başka önemli nokta ise, Türkçe karşılığı “ada” olan El Cezire’nin, kesinlikle Amerikan sermayesinin kontroluna teslim edilmeyeceği...