Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara'da Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda düzenlenen Muhtarlar Toplantısında Olağanüstü Hal'in (OHAL) ilişkin açıklamalarda bulundu. "OHAL uygulamasının FETÖ ve PKK terör örgütleri ile daha etkin mücadele amacına yönelik" olduğunu dile getiren Erdoğan, muhalefet partisinin OHAL yetkileri ile hayata geçirilen hususların Meclis'in rutin çalışmasıyla çözülebileceği yönündeki görüşüne katılmadığını ifade etti.

Fransa'daki OHAL uygulamasını örnek gösteren Erdoğan, "Dünyadan kimse Fransa'ya diyor mu 'Siz niye bir yıl olağanüstü hal ilan ettiniz?' Bakan arkadaşlara bunlar akıl veriyorlar, diyorlar ki 'Bir yıl olağanüstü hal Türkiye için doğru değil. Şu üç ayı bir daha uzatmayın ha'. Dur bakalım, sabırlı ol. Belki 12 ay da yetmeyecek" şeklinde konuştu.

"İşbirliği yapıyorlar"

Türkiye'de devam eden mücadelenin tek taraflı olmadığını ifade eden Erdoğan, "Bakıyorsunuz Suriye rejimi ile PYD/YPG, müttefik dediğimiz ülkelerde DEAŞ beraber Türkiye’ye karşı çalışıyor" dedi. "PKK ve FETÖ'nün, hatta PKK ve DEAŞ'le (IŞİD) işbirliği yaptığına dair sayısız belge bulunuyor" diyen Erdoğan, "Fırat Kalkanı operasyonunda çok rahatsız oldular. Bünyesindeki FETÖ’cülerin temizlenmesiyle safralarından kurtulan TSK, Türkiye tarihinin en kapsamlı sınır dışı operasyonunu başarılı şekilde sürdürüyor" dedi.

Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: "Suriye’de bizim ilk etapta 5 bin kilometrekare olarak öngördüğümüz güvenli bölge oluşturulabilirse yeni göç dalgaları önlenebilecektir. Bu alan genişledikçe göç ve mülteci sorunu kendiliğinden ortadan kalkacaktır. Gayet insani gayet ahlaki bir temeli olan bu projenin hayata geçmesini istemeyenler ise rejim güçleri, DEAŞ, PYD ve YPG’dir."

Kredi derecelendirme kuruluşları

Kredi derecelendirme kuruluşu Moody's'in Türkiye'nin notunu düşürme kararına da değinen Erdoğan, "İstediğiniz kadar düşürün, Türkiye'nin gerçeği bu değil. Türkiye yatırımlarına devam ediyor, kalkınmaya devam ediyor, yükselmeye, güçlenmeye devam ediyor evelallah. Siz Türkiye'nin gerçeklerinden uzaksınız. Bunların cebine üç beş kuruş ekstra para koy, istediğiniz notu al. Bunlar böyle, böyle çalışıyorlar. Talimatları zaten nereden aldıklarını da biliyoruz. Biz gerçekleri her zaman konuşacağız" değerlendirmesini yaptı. 

"15 Temmuz örtülü işgal girişimiydi"

Konuşmasında 15 Temmuz'daki darbe girişimine de değinen Erdoğan, Türkiye'nin 15 Temmuz'da örtülü bir işgal girişimine maruz kaldığını ifade etti. "15 Temmuz'un 1912'den 1923'e kadar geçen sürece beşte bire düşen son toprakların işgal teşebbüsü olduğunu" kaydeden Erdoğan, "1920'de Sevr'i gösterdiler, 1923'de bizi Lozan'a ikna ettiler. Ege'de bağırsan duyulacak adaları biz Lozan'da Yunan'a verdik. Zafer mi bu? Lozan'da masaya oturanlar o anlaşmanın hakkını veremediler. Onlar veremedikleri için şimdi biz sıkıntı yaşıyoruz. O masaya oturanlar o anlaşmanın hakkını veremediler. Veremedikleri için şimdi onun sıkıntısını biz yaşıyoruz. Bu darbe başarılı olsaydı Sevr’i bile aratacak bir dayatmayla karşımıza çıkacaklardı" şeklinde sözlerini sürdürdü.

© Deutsche Welle Türkçe

DW/HS/BÖ