Amerika Birleşik Devletleri'nin Rakka operasyonu için YPG'yi silah verme kararına Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan ilk tepki geldi.

Cumhurbaşkanı, kararla ilgili endişeleri gelecek hafta yapacağı ziyarette ABD Başkanı Donald Trump'a bizzat ileteceğini söyledi. 

Sierra Leone Cumhurbaşkanı Ernest Bai Koroma ile düzenlediği basın toplantısında Erdoğan, "Alınan karar ile ilgili endişelerimizi 16 Mayıs'ta Başkan Trump ile yapacağımız görüşmelerde ayrıntılı bir şekilde kendilerine bizzat ifade edeceğiz. Temenni ediyorum ki yanlıştan bir an önce dönülür" diye konuştu.

IŞİD'le mücadelenin başka bir terör örgütüyle yürütülmemesi gerektiğini belirten Erdoğan, "Müttefiklerimizin terör örgütüyle değil bizim yanımızda yer alacağını bilmek istiyoruz" dedi.

"PKK, IŞİD'e karşı kullanılmamalı"

Başbakan Binali Yıldırım da "PKK'ya doğrudan ya da dolaylı yardım anlamına gelecek girişimleri kabul etmelerinin mümkün olmadığını" belirterek, "Türkiye bölgede PKK'nın bir başka terör örgütü olan DEAŞ'a (IŞİD) karşı kullanılmasına karşıdır. Bunu net bir şekilde muhataplarımıza söyledik. Bir terör örgütü kullanarak başka terör örgütü yok edilemez. Sonra o terör örgütü sizin de başınıza bela olur. Bunu Amerika çok iyi şekilde bilmektedir" dedi.

Türkiye'nin PKK ile ilgili hassasiyetinin en üst düzeyde ele alınması için hala Amerikan yönetiminin elinde imkanlar olduğunu belirten Yıldırım, "Eğer aksi bir karar alırsa bunun doğuracağı sonuçlar sadece Türkiye'yi bağlamaz, aynı zamanda Amerika için de olumsuz bir netice ortaya koyacaktır" diye konuştu.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da daha önce yaptığı açıklamada, SDG içindeki Araplar ve YPG'lilerin ayrılması gerektiğini belirterek, "Rakka'ya Arapların girmesinde fayda var. Buraya ilave takviye ılımlı güçler yapılabilir. Rakka yüzde 99 oranında Sünni Arap bir şehir" dedi.

Suriye'nin toprak bütünlüğü açısından Irak'ta yapılan hatalardan ders alınması gerektiği uyarısında bulunan Çavuşoğlu, "Yanlış adım atmamamız lazım. YPG ve PKK aynı, fark yok. Bunların eline geçen her silah Türkiye için tehdittir" diye konuştu.

"Kürtlere meşruiyet kazandıracak"

Suriyeli Kürt ve Arap güçlerden oluşan SDG'den yapılan açıklamada ise ABD'nin kararının 'önemli olduğu ve terörizmin yenilgisini hızlandıracağı' belirtildi. SDG sözcüsü ABD'nin silahlandırma kararının 'YPG ve SDG'nin terörle mücadeledeki etkinliğinin bir sonucu olduğunu' savundu.

SDG'nin siyasi kanadı olan Suriye Demokratik Konseyi'nin Eş Başkanı İlham Ahmed de ABD'nin Kürtlere daha ağır silahlar verme kararının 'siyasi önem taşıdığını' ve Rakka'ya taarruza hazırlanan Kürt güçleri ve SDG'ye 'meşruiyet kazandıracağını' söyledi.

ABD'nin IŞİD'e karşı savaşta karadaki en önemli müttefiki olan SDG'nin belkemiğini Suriyeli Kürtlerden oluşan Halk Savunma Birlikleri (YPG) oluşturuyor. YPG Türkiye tarafından PKK'nın Suriye'deki uzantısı olarak kabul ediliyor. PKK'yı terör örgütü olarak gören ABD, PKK ile bağlantılı olduğu gerekçesiyle terör örgütleri listesine aldığı YPG'yi 2014 yılı sonunda listeden çıkarmıştı.

Amerikan Savunma Bakanlığı Pentagon'dan yapılan açıklamada, "Başkan Donald Trump'ın, SDG'ye bağlı Kürt unsurları Rakka'da IŞİD'e karşı net bir zafer sağlayacak şekilde donatması için Bakanlık'ı yetkilendirdiği' bildirilmişti. Rakka, Suriye'de IŞİD'in son kalesi olarak görülüyor.

ABD'nin YPG'yi silahlandırma kararı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 16-17 Mayıs tarihlerindeki Washington temasları öncesine denk geldi. Erdoğan'ın ziyareti öncesinde Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın bu hafta Beyaz Saray'da temaslarda bulundu.

© Deutsche Welle Türkçe

DW/ÖA/HS