1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Erdoğan: Geri adım atmayacağız

11 Ekim 2019

Suriye’nin kuzeydoğusuna yönelik askeri operasyon hakkında açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin kendi göbeğini kendinin kestiğini ve geri adım atmayacağını söyledi.

Fotoğraf: picture-alliance/dpa/AA/H. Sagirkaya

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin Suriye'nin kuzeydoğusuna yönelik harekatı ile ilgili açıklamalarda bulundu. "Terörün arkasındaki destek kesilmediği için soruna çözüm bulamadık. Terörle mücadele konseptimizde önemli köklü bir değişikliğe gittik. Teröristlerin kapımıza dayanmasını beklemek yerine sorunu kaynağında kurutma kararı aldık" diyen Erdoğan, Türkiye'nin buralardan kendine yönelik düşmanca faaliyetler yürütülmediği sürece komşularının egemenlik hakkına saygılı olduğunu ifade etti.  

"Suriyelilerin evlerine dönmelerini sağlayacağız"

Terörle mücadele ve bölgesel bağlantılılık konulu 3. Parlamento Başkanları Konferansı'nın açılış resepsiyonunda konuşan Erdoğan, "Fırat'ın batısında olduğu gibi doğusunda sınır hattı güvenliğinin temin edileceğini ve bu sayede hem ülkede huzurun, hem de Suriyelilerin kendi evlerine huzuru kalple  dönmelerinin sağlanacağını" ifade etti.

Batı dünyasının, Türkiye'nin Kürtleri öldürdüğüne yönelik suçlamalarını da reddeden Erdoğan, "Bizim mücadelemiz Kürtlerle değil bizim mücadelemiz terör örgütleriyledir. YPG/PKK bunların hepsi terör örgütüdür. Bütün belgeler elimizde. Biz Suriye’yi bölmeye değil orada yaşayanların hukukunu korumak için orada yer alıyoruz" dedi.

Geri adım atmama vurgusu

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında ayrıca, Türkiye'nin "YPG/PKK'ya karşı attığı bu adımı asla durdurmayacağını" vurguladı. "Kim ne derse desin durdurmayacağız. Bize tehditler geliyor. Ben Trump’a da söyledim 'eğer bunu durduracaksanız durdurun' dedim ama durdurmadınız. Biz kendi göbeğimizi kendimiz kesiyoruz artık geri adım atmayacağız" diyen Erdoğan konuşmasını, "Başımızın çaresine bakma zamanı gelmiştir" cümlesi ile bitirdi.

DW / ET,BK

© Deutsche Welle Türkçe

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik