1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Erdoğan'dan "AB sürecinin canlandırılması" çağrısı

7 Kasım 2024

Avrupa Siyasi Topluluğu zirvesine katılan Erdoğan, konuşmasında Türkiye'nin AB'ye "katılım sürecinin engellenmesinin makul bir izahı yok" dedi. Erdoğan ikili görüşmelerde de "AB sürecinin canlandırılması" çağrısı yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa Siyasi Topluluğu zirvesine katıldı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa Siyasi Topluluğu zirvesine katıldıFotoğraf: ANKA

Avrupa Birliği'ne (AB) üye ülkeler ile aralarında Türkiye'nin de bulunduğu 20 ülkenin devlet ve hükümet başkanları bugün Macaristan'ın başkenti Budapeşte'de düzenlenen Avrupa Siyasi Topluluğu'nun (AST) beşinci zirvesine katıldı.

Zirve'nin Genel Oturumunda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bugün burada Avrupa'nın yüzleştiği çok boyutlu güvenlik sınamalarını ele almak üzere" toplandıklarını söyledi. Güvenlik sınamalarının yalnızca askerî tehditler, terörist saldırılar ve hibrit savaş taktiklerinden ibaret olmaktan çıktığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, enerji arzından siber saldırılara, göç hareketlerinden salgınlara, uluslararası hukukun sistematik ihlallerinden savaşlara kadar geniş bir yelpazeye yayılan meydan okumaların herkesi etkilediğine dikkati çekti.

Konuşmasında Türkiye'nin, Avrupa-Atlantik bölgesinde barış, refah ve istikrar için bugüne kadar en çok katkı veren ülkeler arasında yer aldığına işaret eden Erdoğan, Avrupa Birliği'nin savunma alanındaki çalışmalarına da katılma beklentisi içinde olduklarını vurguladı.

Erdoğan, zirvede bir konuşma yaptıFotoğraf: Ludovic Marini/AFP/Getty Images

Erdoğan, "AB'nin savunma alanındaki gayretlerine Türkiye'nin tam olarak dahil edilmesi Avrupa'nın barış ve güvenliği için olmazsa olmazdır. Avrupa Savunma Ajansına ve Avrupa Daimi Yapılandırılmış İşbirliği kapsamındaki projelere katılımımızın gecikmeksizin önünün açılmasını bekliyoruz. Avrupa'yı ve ötesini etkileyen geniş çaplı sorunlara çözüm bulunabilmesi için Türkiye'nin desteği şarttır" şeklinde konuştu.

"Katılım sürecinin engellenmesinin makul bir izahı yoktur"

Avrupa kıtasının güvenlik ve istikrarı için AB'nin genişleme politikasının önemine de dikkati çekmek istediğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hakkaniyetli bir genişleme politikasının Birliğin en önemli jeopolitik aracı olduğu açıktır" değerlendirmesini yaptı.

Erdoğan, "Türkiye gibi kıtanın refahı ve güvenliğine önemli katkılar sunan bir aday ülkenin katılım sürecinin yıllardır engellenmesinin makul bir izahı yoktur. Mevcut jeopolitik konjonktürde üyelik perspektifimizin güçlendirilmesinin, hem Avrupa'nın hem yakın coğrafyamızın yararına olacağı açıktır. Türkiye olarak, AB ile ilişkilerimizin sağlıklı bir zeminde ilerletilmesi için diyalog ve işbirliğine hazırız" ifadelerini kullandı.

Von der Leyen'dan Erdoğan'a "güçlü AB ortaklığı" çağrısı

Türkiye'nin AB ile ilişkileri Erdoğan'ın zirve kapsamında yaptığı ikili görüşmelerde de gündeme geldi. AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile görüşmesi sonrasında İletişim Başkanlığından yapılan açıklamada, "Türkiye-AB ilişkileri ile İsrail'in Filistin'e yönelik saldırılarının" ele alındığı belirtildi.

Ursula von der Leyen ise görüşme sonrasında sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda Erdoğan ile bir araya gelmenin "iyi" olduğunu belirterek, "Daha güçlü bir AB ortaklığı, müşterek bölgemize fayda sağlayacak. Sınırların ötesinde barış, refah ve güvenliği savunabiliriz. Ve bu halklarımıza da fayda sağlayacak. Gelecek yıllarda bu konuda daha yakın çalışalım" ifadelerini kullandı.

İkili görüşmelerde AB ilişkileri gündemdeydi

Erdoğan'ın Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile yaptığı ikili görüşmede de ikili ilişkilerin yanı sıra Türkiye-AB ilişkileri gündeme geldi. İletişim Başkanlığının açıklamasına göre, Erdoğan görüşmede "Türkiye'nin AB'ye üyelik stratejik perspektifi bile hareket ettiğini, sürecin canlandırılmasının bir ihtiyaç olduğunu, Gümrük Birliği'nin güncellenmesi ve vize serbestisi ile ilgili vaatlerin yerine getirilmesinin beklendiğini" belirtti.

Erdoğan aynı hususları Hollanda Başbakanı Dick Schoof ve Danimarka Başbakanı Mette Frediksen ile yaptığı görüşmelerde de dile getirdi. Erdoğan zirve marjında ayrıca NATO Genel Sekreteri Mark Rutte ile de bir araya geldi.

Zirveye katılan liderlerin gündemindeki konulardan biri ABD'de yapılan başkanlık seçimlerini Donald Trump'ın kazanmasının güvenlik ve savunma açısından doğuracağı sonuçlar oldu. Liderler, Avrupa'nın zayıflamaması ve ABD ile "ekonomik savaş" yaşanmaması uyarısında bulundu. Liderler, Rusya'ya karşı Ukrayna'ya yönelik desteğin de sürmesi gerektiğini belirtti.

Avrupa Siyasi Topluluğu, 2022 yılında Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısı sonrasında, Rusya'nın uluslararası arenada yalnızlaştığına işaret etmek için hayata geçirilmişti. Avrupa Siyasi Topluluğu içinde, 27 AB üyesinin yanı sıra Türkiye ve Ukrayna'nın aralarında bulunduğu toplam 47 ülke yer alıyor.

DW, AFP, ANKA/JD, HT

DW Türkçe'ye sansürsüz nasıl erişebilirim?