1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Eurofighter: Türkiye için yeni bir dönem mi açılıyor?

23 Temmuz 2025

Yaşlanan Türk Hava Kuvvetleri filosuna "taze kan" sağlayacak olan Eurofighter'lar için anlaşmaya varılması Türkiye-Avrupa ilişkilerinde de yeni bir dönemin işareti olabilir mi?

Eurofighter tipi savaş uçağı pistten havalanıyor
Eurofighter tipi savaş uçağı Fotoğraf: Bernd von Jutrczenka/dpa/picture alliance

Türkiye, Almanya ve İngiltere ile Eurofighter Typhoon savaş uçakları konusunda anlaşmaya vardı. Uzmanlara göre bu adım, Türk Hava Kuvvetleri'nin modernizasyonunda yeni bir dönemin kapısını aralarken aynı zamanda siyasi mesajlar da içeriyor.

Almanya, İngiltere, İtalya ve İspanya'nın oluşturduğu bir konsorsiyum tarafından üretilen Eurofighter savaş uçakları uzun zamandır hava savunmasını güçlendirmek isteyen Ankara'nın radarındaydı. 

Ankara ve Londra bugün İstanbul'da Türkiye'nin Eurofighter savaş uçaklarını kullanmasına imkân tanıyan bir mutabakat zaptı imzaladı. Alman hükümeti de Türkiye'ye 40 adet Eurofighter satılmasına onay verdi.

Eurofighter uçaklarının özelliği nedir?

Türk Hava Kuvvetleri'nin mevcut filosu, büyük ölçüde dördüncü nesil F-16'lara ve az sayıda modernize edilmiş F-4E Phantom (Terminatör 2020) uçaklarına dayanıyor. 

Ancak uzmanlara göre bu uçaklar, özellikle de dördüncü nesil F-16'lar, modern savaş teknolojileri karşısında yetersiz kalmaya başlamış durumda. ABD ile yürüttüğü F-35 programından S-400 hava savunma sistemlerini aldığı için çıkartılan Türkiye çok rollü görev kabiliyetine sahip modern uçaklara ihtiyaç duyuyordu.

Tek kişilik ve her türlü hava koşulunda kullanılabilen çok amaçlı bir savaş uçağı olan Eurofighter, ağ bağlantılı operasyon yönetimi kabiliyeti sayesinde hava, kara ve deniz kuvvetlerinde kullanılabiliyor. 

Fotoğraf: Mindaugas Kulbis/ASSOCIATED PRESS/picture alliance

Eurofighter hem yakın hava muharebesinde hem de uzun menzilli görevlerde yer alma yeteneğine sahip. Tornado'nun aksine, Eurofighter normal uçuş modunda art yakıcı olmadan kalkış yapıyor. Bu da hava kuvvetleri havaalanlarında gürültü kirliliğini azaltıyor. Eurofighter, art yakıcı olmadan da süpersonik hıza çıkabiliyor ve uzun süre süpersonik hızda uçabiliyor. "Süper seyir" olarak adlandırılan bu özelliğe şu anda dünyada çok az sayıda savaş uçağı sahip.

Alman Hava Kuvvetleri'nin toplam 138 adet Eurofighter uçağı bulunuyor.

Bu uçaklar neden önemli?

Savunma Uzmanı Barın Kayaoğlu, DW Türkçe'ye yaptığı değerlendirmede bu uçakların Türkiye için birkaç sebepten dolayı önemli olduğunu söyleyerek bu nedenleri teknik/askeri ve jeopolitik-uluslararası ilişkiler olmak üzere iki ana başlık altında sıraladı.

Kayaoğlu'na göre Eurofighter Typhoon hava-hava görevlerinde çok başarılı bir uçak ve gerek Meteor ve IRIS füzeleri olsun gerek keskin manevra kabiliyeti olsun kullanıcısı için ciddi avantajlar sağlıyor.

İkinci bir teknik neden olarak ise THK'nın yaşlanmaya başlamasını gösteren Kayaoğlu, bu uçakların THK'ya "taze kan" sağlayacağına dikkat çekiyor ve şöyle konuşuyor:

"40 Eurofighter, 'Baba Phantom' olarak bilinen F-4E 2020 Terminatör uçaklarımızı artık emekli edebileceğimiz anlamına geliyor."

Kayaoğlu, benzer bir bağlamda TUSAŞ'ın Türk Hava Kuvvetleri envanterindeki F-16'ları modernize eden "Özgür" projesinin üzerindeki baskıların hafifleyeceğine, o sürecin daha sakin ve planlı işleyecek alan kazanacağına da işaret ediyor.

Eurofighter anlaşmasının siyasi anlamı ne?

Almanya ve İngiltere ile bu anlaşmaya varılmasının siyasi, jeopolitik ve uluslararası ilişkiler açısından da ayrı önemi bulunuyor.

Türkiye, NATO'nun güney kanadında kritik bir konumda yer alıyor ve Karadeniz, Doğu Akdeniz, Ortadoğu ve Kafkaslar gibi stratejik bölgelerde artan gerilimlerle karşı karşıya. Rusya-Ukrayna savaşı, İsrail-İran gerilimi ve Yunanistan'ın Rafale ve F-35 alımlarının Türkiye'nin caydırıcı bir hava gücü oluşturmasını zorunlu kıldığı belirtiliyor.

Türkiye, NATO'nun güney kanadında yer alıyorFotoğraf: Francois Lenoir/REUTERS

Kayaoğlu, Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) üyelik süreci her ne kadar tıkanmış olsa da bu anlaşmanın Avrupa ülkelerinin Ankara'yı hâlâ yanlarında tutmak istediklerini göstermesi açısından kıymetli buluyor ve bir diğer önemli noktaya şöyle dikkat çekiyor:

"Rafale sahibi Yunanistan ile Eurofighter sahibi Türkiye'nin Ege ya da Doğu Akdeniz'de karşılaşma riski azalır. Zira olayın siyasi boyutu kadar, daha denk iki hava kuvvetinin olması Atina'yı da provokasyonlardan imtina etmeye zorlar."

Almanya'nın onayını duyuran Spiegel, Türkiye'nin satış için gereken inceleme sürecinde, savaş uçaklarını NATO müttefiklerine karşı değil, sadece NATO içindeki ittifak dayanışması çerçevesinde görevlendireceğini taahhüt ettiğini yazmıştı. Bu hususun Eurofighter'ların satışı konusunda Yunanistan'ın rahatsızlığını gidermek için önemli olduğu kaydediliyor.

Almanya'nın satışa onay vermesi Türkiye-Almanya ilişkilerinde de yeni bir dönemin başlangıcı olabilir. Türkiye'nin ASELSAN, Roketsan, HAVELSAN ürünleri gibi yerli savunma sistemlerinin Eurofighter'lara entegrasyonunun Türk savunma sanayisinin küresel pazarlarda daha etkin olmasına yol açabileceği yorumları da yapılıyor.

ABD ile F-35 süreci etkilenir mi?

Türkiye'nin bu uçağı alması NATO içindeki Avrupa kanadıyla daha yakın bir iş birliği anlamına geleceği, özellikle ABD'ye olan bağımlılığın azaltılarak Avrupa savunma sanayisiyle entegrasyon açısından da stratejik bir adım olduğu yorumları yapılıyor.

Kayaoğlu, ABD ile F-35 sürecinin nasıl etkilenebileceği sorusunu şöyle yanıtlıyor:

"Pazarlık marjımız bir nebze genişler. Ancak bu konuda iki önemli husus var; birincisi Türkiye'nin kararsızlığı. Yani 'önce F-16'lar gelsin ama arada hangarda 'park pozisyonunda' duran 6 adet F-35'leri de alalım, sonra onu da 40'a tamamlayalım' gibi bir seçim olacak. İkinci husus ise ABD Kongresinin hem F-16 hem F-35 tekerine çomak sokma ihtimali."

ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi Başkanı James Risch, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada "F-35' savaş uçaklarının Türkiye'ye teslim edilmesini engellediğini ve engellemeye devam edeceğini" söylemişti.

Bu arada Türkiye'nin milli muharip uçağı KAAN'ın envantere girmesinin ise 2030'lu yılları bulması bekleniyor. Bu süreçte, Eurofighter'lar Türk Hava Kuvvetleri'nin muharip uçak ihtiyacını karşılayarak bir ara çözüm sunarken aynı zamanda KAAN'a adaptasyon için de yardımcı olabileceği belirtiliyor.

Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu'nun rolü oldu mu?

Türkiye'de hükümetin görüşmelerini uzun zamandır sürdürdüğü Eurofighter uçakları ile ilgili sürecin iç siyasete de yansımaları olmuştu. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasının ardından Almanya'da bazı kesimler satışa onay verilmemesi yönünde görüş bildirmeye başlamıştı.

Bunun üzerine İmamoğlu, X hesabından Nisan ayında yaptığı bir paylaşıla Almanya'daki yeni hükümete seslenerek "Türkiye Erdoğan'dan ibaret değildir, Türkiye Erdoğan'dan büyüktür. Hükümetler gelip geçicidir. Türkiye'nin ulusal çıkarları Erdoğan'dan da İmamoğlu'ndan da daha değerlidir. Bu kararınızı geri almanızı istirham ediyorum" demişti.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ise bugün İmamoğlu'nu ziyaretinin ardından yaptığı açıklamada "Alman yetkililere 'Bizim demokrasi mücadelemizi desteklemeniz önemli ama Eurofighter'ı biz de istiyoruz' dedim. Onlar da biraz şaşırarak 'Peki' dediler. Onlar sanıyor ki, biz 'Eurofighter vermeyin' diyeceğiz" ifadelerini kullandı.

DW Türkçe'ye bilgi veren CHP Dış Politika Koordinatörü İlhan Uzgel de Almanya'da yaptıkları görüşmelerde Eurofighter konusunu gündeme getirdiklerini belirterek "Eurofighter'ler Türkiye'nin güvenlik ihtiyaçlarından kaynaklandığını ve bu konuda partiler üstü, ulusal bir tutum aldığımızı muhatabımız olan iktidardaki koalisyon ortağı SPD (Sosyal Demokrat Parti) partisine en üst seviyede bildirmiştik" dedi.

 DW Türkçe'ye engelsiz nasıl ulaşabilirim?

Gülsen Solaker Dış politika ve iç siyasi gelişmeler ağırlıklı olarak 1997’den beri çalışan gazeteci.