İşçi güvenliği
24 Nisan 2014Bangladeş'te Rana Plaza binasının çökmesi sonucu meydana gelen facianın ardından tam bir yıl geçti. Bu zaman zarfında tekstil binalarının güvenliği noktasında gelinen noktaya ilişkin, Fuad Abdullah iyimser bir portre çiziyor. Abdullah, Bangladeş'in başkenti Dakka'da bulunan birçok tekstil fabrikasının yöneticiliğini yapıyor. Elim kazadan bu yana birçok şeyin değiştiğini belirten Abdullah, güvenlik konusunun artık öncelikli meseleleri olduğunun altını çiziyor ve şunları söylüyor, " Bina güvenliği, yangın güvenliği ve elektrik güvenliği, en önemli üç endişe maddesine dönüştü bizim için. Geçmişte önceliklerimiz, fiyatlandırma, ürünler ve teslimat kapasitemizden ibaretti. Yönettiğim tüm şirketlerde elektrik tesisatları ve diğer konulara dair mühendislerle çalışmalar yapıyoruz. Özetle, Rana Plaza vakası, işçi güvenliği noktasında bize yeni bir ufuk açtı.
Avrupalı müşterilerin sorumluluğu hakkında ise Abdullah hayli şikayetçi. Alıcıların 19 Euro'luk bir malı 6 Euro'ya satın aldığını, ve bu durumda çalışanlara daha yüksek maaş ödemesinin zorlaştığını kaydeden Abdullah, yaptığı seyahatlerde Avrupalı tüketicinin giyime çok az bütçe ayırmasını da şu sözlerle eleştiriyor, "Tatile, akıllı telefonlara para saçarken, bir kot pantolona 10 dolardan fazla ödemek istemiyorlar. Böylece, ben ucuza satmak istemesem de fiyatlar kırılıyor."
ACCORD, Bangladeş'teki iş amaçlı binaların yangın ve güvenliklerini denetleyip, raporlamalar yaparak çözümler üreten bağımsız bir kuruluş. Fuad Abdullah, ACCORD'un yüzlerce şemayla kendilerine geldiğini, bunlardan 20'sinin hayata geçirilmesinin bile büyük yarar sağlayacağını belirtiyor.Özellikle 80'li yılların ortalarında ACCORD benzeri hiçbir kuruluş olmadığını, bu nedenle de birçok kötü inşa edilmiş binayla işçi güvenliğinin riske edildiğini söyleyen yönetici, artık firmaların güvenli olmak yönünde pozitif bir baskıya maruz kaldıklarının altını çiziyor.
Ne var ki 5 binin üzerindeki tekstil fabrikasının bulunduğu ülkede müfettiş sayısı sadece 19. Bu durumun zaman içerisinde düzeleceğine inanan Fuad Abdullah, ACCORD'un Bangladeş'i daha iyi tanıması gerektiğini vurguluyor. Kurum denetçilerinin Almanya, Kanada ve İngiltere'den geldiğini ve ülkeye dair hiçbir tecrübeleri olmadığını belirten Abdullah, bu yüzden güvenlik protokollerini sil baştan oluşturmak zorunda kaldıklarını belirtiyor ve ekliyor: "ACCORD, Bangladeş'i öğrenip, tanıma sürecinde. Bangladeş, Singapur ya da Tayland değil.. Dolayısıyla doğru davranmak için öncelikle bizi doğru tahlil etmeleri gerekir."
© Deutsche Welle Türkçe
Carmen Meyer /Burak Acer
Editör: Ahmet Günaltay