1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Fernas maden işçileri ne talep ediyor?

Kayhan Ayhan
16 Ekim 2024

Sendikaya üye oldukları gerekçesiyle işten çıkarılan ve eylemlerini Ankara'da sürdüren Fernas maden işçileri polis müdahalesi ile karşılaştı. İşçiler, haklarını alana kadar eyleme devam edeceklerini söylüyor.

Fernas işçileri Ankara'ya çıplak ayakla yürümüştü
Fernas işçileri Ankara'ya çıplak ayakla yürümüştüFotoğraf: ANKA

Manisa'nın Soma ilçesinde AKP Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu'na ait olan Fernas Madencilik'te çalışırken Bağımsız Maden İşçileri Sendikası'na (Bağımsız Maden İş) üye oldukları gerekçesiyle işten çıkarılan, çalışma koşullarının iyileştirilmesini talep eden madenciler Ankara'da eylemlerini sürdürüyor. Maden işçileri Ankara Kurtuluş Parkı'ndaki direnişlerinin 13'üncü gününde polis müdahalesiyle karşılaştı.

32 Fernas işçisi, dört Bağımsız Maden İş Sendikası yöneticisi ve bir Umut-Sen üyesi olmak üzere toplam 37 kişi dün gece gözaltına alındı. Bugün öğle saatlerinde serbest bırakılan işçiler, tekrar eylem yaptıkları Kurtuluş Parkı'na gitmek istedi. Ancak polis Kurtuluş Parkı'nı barikatla kapatarak işçilerin eylemine izin vermedi.

Bağımsız Maden İş de sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada açlık grevinin üçüncü gününde, Kurtuluş Parkı'na girişlerinin engellendiğini, bir kişinin fenalaşarak hastaneye kaldırıldığını duyurdu.

Açlık grevinin ikinci gününde de Kurtuluş Parkı'nda gözaltına alınan Fernas maden işçilerinden Eyip Can, baş dönmesi ve baygınlık sonucunda hastaneye kaldırılmış, tedavisinin ardından taburcu edilmişti.

İşçilerin talepleri

Maden işçilerinin çalışma koşulları direnişi ateşleyen neden oldu. Fernas Madencilik işçileri riskli çalışma koşulları ve düşük ücretlere karşı 25 Eylül'de Soma'dan Ankara'ya çıplak ayakla yürüyüş başlatmıştı. 2 Ekim'de Ankara'ya ulaşan işçileri, seslerini duyurmaya çalışıyor.

İşçilerin Ankara Kurtuluş Parkı'ndaki eylemi bugün polis tarafından engellendiFotoğraf: ANKA

Bağımsız Maden İş Örgütlenme Sorumlusu Başaran Aksu DW Türkçe'ye işçilerin taleplerini anlattı.

Mücadeleye başladıklarından bu yana gittikleri her yerde gözaltı ve müdahaleyle karşılaştıklarını anlatan Aksu, AKP Milletvekili Ferhat Nasıroğlu'nun "Siyasi gücü ile birlikte kendilerine yurtdışı çıkış yasağı ve maden işletmesine yaklaşmama gibi keyfi cezaların" verildiğini belirtti.

İşçilerin madende işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınmasını istediğini aktaran Aksu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının ocağı denetlemesi ve bunun sonucunda eksiklerin ve güvenlik önlemlerinin alınmasının da temel istekler arasında olduğunu aktardı.

Aksu, 470 işçinin çalıştığı işletmedeki ücretlerin Soma'daki diğer madenlerin ortalamasından yaklaşık olarak 10-12 bin TL daha düşük olduğunu ve işçilerin maaşlarında iyileştirme yapılmasını istediklerini de kaydetti.

Yine Soma'daki bütün maden işletmelerinde banka promosyonu ödemelerinin olduğunu anlatan Aksu, bu madende banka promosyonu ödemesinin olmadığını ve madende çalışan işçilerin bu haktan da yararlanmak istediklerini söyledi.

Aksu, son olarak öne çıkan talepler arasında işten atılan işçilerin işe geri alınması olduğunu vurguladı.

Maden ölüm riski var

Sendika Ağustos ayı sonunda sosyal medya hesabından maden şirketine ait olduğunu belirttiği bazı görüntüler paylaşmıştı. Görüntülerde işçilerin zor şartlarda çalışma koşullarına yer verilmişti.

Madende yaşanan sorunlar nedeniyle toplu ölüm risklerinin olduğunu öne süren madenciler, yeraltı madenciliğine hâkim olmayan bir anlayışla çalışma yapıldığını belirtiyor.

Yeraltında kullanılmaması gereken araçlar ve hava sirkülasyonundaki eksiklik sebebiyle karbonmonoksit sorunu olduğuna dikkat çeken madenciler, suyun içinde elektrik akımı olduğunu, gaz ölçüm ve izlemede de ihmalkarlık ve manipülasyon olduğuna vurgu yapıyor.

Yine daha önce dört kez ocağı su bastığını aktaran madenciler, yetersiz sayıda işçi çalıştırıldığını belirterek, emniyetsiz çalıştırılma koşulları olduğuna ve yüksekten düşme riski olduğunu da söylüyor.

İşçiler, gerekli ekipmanların olmadığı, sertifikasız aletler kullanıldığı gibi sorunlara da çözüm bulunmasın istiyor.

Aydınlardan işçilere destek

Bağımsız Maden İş X hesabından dün yaptığı paylaşımda da madencilere sahip çıkılması çağrısında bulundu. Demokratik kitle örgütlerine, siyasi partilere, sendikalara ve emek örgütlerine çağrıda bulunan Bağımsız Maden İş, "Fernas maden işçilerinin taleplerini anlatmaya Ferhat Nasıroğlu olmak üzere bütün yetkililere sorumluluk alma çağrısı yapmaya davet ediyoruz" dedi.

Fernas işçileri üç gün önce Ankara'da açlık grevine başladıFotoğraf: ANKA

Fernas işçilerine 196 aydın ve akademisyenden destek geldi. Aralarında Tanıl Bora, Korkut Boratav, Aziz Çelik ve Raşit Tükel gibi isimlerin bulunduğu aydın ve akademisyenler Fernas işçilerinin yasal ve anayasal haklarının tanınması için ortak açıklama yaptı. Açıklamada, "Fernas işçileri, net ve sade talepleri için çalışma hayatlarının normalleşmesini talep ediyorlar. Yeni anayasaya kalmadan mevcut olandaki haklarını kullanmak istiyorlar. Siyasetin samimiyetinin sınanacağı yer, tam da bugün Fernas işçilerinin yasal ve anayasal talepleridir" denildi. İşçilerin "Güvenli çalışma koşulları, havza ortalamasında maaş, sendikal haklarının güvence altına alınması" taleplerine destek verildi.

CHP'den de işçilere destek geldi

CHP Genel Başkanı Özgür Özel de Fernan işçilerine destek veriyor. Özel, Fernas işçilerinin eylemine ilişkin bugün "Yerel Yönetimlerde Gıda Güvenliği ve Sürdürülebilir Tarım" konferansı sonrasında açıklamada bulundu. Fernas işçilerinin sadece haklarını istediklerini hatırlatan Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a seslenerek AKP Batman Milletvekili'nin işçilerin emeğini sömürdüğünü savundu. Özel, Erdoğan'a Fernas'ın sahibi milletvekiline değil işçilere kulak vermesi çağrısında bulundu.

Madencilerin iş güvenliği nasıl sağlanıyor?

03:53

This browser does not support the video element.

Nasıroğlu: Çalışanları kışkırtıyorlar

Madenin sahibi AKP Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu ise işçilerin 3 Ekim’de TBMM'de yaptığı basın toplantısında Fernas işçilerinin eylemine ve taleplerine açıklamada bulunmuştu.

Nasıroğlu bu açıklamasında şirkette yönetici olmadığını, siyasete girdikten sonra yöneticilik görevinden istifa ettiğini söyleyerek, işten çıkartılan işçilerin disiplin suçu işlediğini öne sürdü.

İşçilerin sendikalı oldukları için işten çıkarılmadığını iddia eden Nasıroğlu, sendikayla bir problemlerinin olmadığını ancak sendikaların farklı niyetler ortaya koyduğunu savundu.

İşçilerin firmayı tehdit ettiklerini de ileri süren Nasıroğlu, bazı siyasi figürlerin ortaya çıkarak "işçileri kışkırttığını" söyleyerek "Arka planda bazı marjinal gruplar bu arkadaşlarımızı sürekli oyalıyor. Onlara umut veriyor. Onlarla biz görüşüyoruz. Çalışan arkadaşlarımızı kendi çalıştığı iş yerine karşı kışkırtıyorlar. Ailelerini, çocuklarını kışkırtıyorlar. Birileri bize sosyal medyada parmak sallıyor biz o parmak sallayanlara boyun eğmeyiz buradan mesajımdır" ifadelerini kullandı.

Nasıroğlu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının maden ocağında denetim yaptığını ve madenlerinde bir tane ölümlü iş kazası olmadığını iş güvenliği ile ilgili ciddi tedbirler uygulandığını da belirtti.

 

DW Türkçe'ye sansürsüz nasıl erişebilirim?