Fransa eski başbakanı sanık sandalyesinde
21 Eylül 2009Fransa’da bugünlerde sanki bir casusluk bir filmi oynanıyor. İçi görünmeyen limuzinler, Başbakan’ın bahçesinde yapılan gizli görüşmeler, önemli isimlerin yer aldığı bir liste… Filmin adı ise "Clearstream Skandalı". Ancak film sinemalarda değil, Paris’teki mahkemede oynuyor.
Zanlı ise eski Fransa Başbakanı ve İçişleri Bakanı Dominique de Villepin. De Villepin, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin itibarına gölge düşürmekle suçlanıyor. İddiaların merkezinde ise Lüksemburg’da bulunan "Clearstream" adlı bir finans kuruluşu yer alıyor. 1991'de Fransız hükümeti tarafından Tayvan'a yapılan firkateyn satışlarında bazı yetkililerin rüşvet aldıkları ve bu paraların Clearstream’daki hesaplara aktarıldığı iddia edilmişti.
Bu sırada ortaya çıkan ve sonradan sahte olduğuna hükmedilen bir listede rüşvet aldığı iddia edilen üst düzey siyasetçi ve işadamlarının isimleri yer alıyordu. Sarkozy’nin adı da listedeydi. Listenin sahte olduğuna karar verilmesiyle, bu suçlamaların kim tarafından yapıldığı tartışması gündeme geldi. Sarkozy’ye göre, kendisini karalayan kişi dönemin İçişleri Bakanı De Villepin'di. De Villepin ise hakkındaki suçlamaları reddediyor:
“Bu hikâyede her şey aşağı yukarı planlandığı gibi gidiyor. Ünlü Fransız isimlerinin yer aldığı bu uğursuz listeyi hazırlayan bir gizli servis ajanı var. İddialara göre, bu kişiler savunma sanayinden rüşvet aldı ve bu paraları Lüksemburg’da bulunan finans kuruluşu Clearstream’daki hesaplarına yatırdılar.“
Cumhurbaşkanlığı yarışı
Birbirlerinden pek hoşlanmayan Sarkozy ve De Villepin, eski Cumhurbaşkanı Jacques Chirac’ın halefi olabilmek için 2004 yılında parti içinde adaylık için yarış içindeydi. Sarkozy'i safdışı bırakmaya çalışmakla suçlanan De Villepin, içişleri bakanı olduğu dönemde söz konusu yolsuzluk soruşturmasını yönlendirerek, Sarkozy'nin cumhurbaşkanı adayı olmasını engellemeye çalışmakla suçlanıyor. De Villepin'in siyasi çıkarları doğrultusunda rakibine listede adının yer aldığından bahsetmediğini öne süren savcı, listenin sahte olduğunun bilindiğine işaret ediyor:
“Clearstream hesaplarına ilişkin listenin bazı kişileri temize çıkarmak bazılarına ise zarar vermek için tahrif edildiği çok açık.“
Marie-Antoinette’in yargılandığı salonda
De Villepin'in tüm bu olayların sorumlusu olduğunu düşünen savcıya göre, eski başbakan bu skandaldan avantaj sağlamıştı ve neler olduğunun da farkındaydı. De Villepin ise günlerdir suçsuz olduğunu iddia ediyor ve bunu mahkemede kanıtlayacağını söylüyor.
Olayın ilginç olan boyutu ise De Villepin hakkında açılan davanın 1793 yılında dönemin Fransa Kraliçesi Marie-Antoinette’nin giyotinle ölüm cezasına çarptırıldığı duruşma salonunda görülecek olması. De Villepin hakkında savcı, 5 yıla kadar hapis cezası istiyor. Suçlu bulunması ve bu cezayı alması halinde siyasete geri dönme çabaları da sonuçsuz kalacak.
Evi Seibert - Paris / Çeviri: Başak Sezen
Editör: Hülya Köylü