1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Göç zenginlik mi külfet mi?

Monika Dittrich1 Şubat 2007

Berlin’de biraraya gelen ekonomi, bilim ve siyaset uzmanları göçmenler konusunu masaya yatırdı. Toplantıyı DW Berlin editörlerinden Monika Dittrich izledi:

Alman hükümeti sadece kalifiye göçmenlere ihtiyaç olduğunu vurguluyor
Alman hükümeti sadece kalifiye göçmenlere ihtiyaç olduğunu vurguluyorFotoğraf: AP

Federal Meclisi eski Başkanı ve Sosyal Demokrat-Yeşiller hükümetinde göç komisyonunda görevli Rita Süssmuth, göçmenlerin göç ettikleri ülkeler için bir zenginlik olduğu görüşünde:

„Göçmenlerin bizim için burada ne gibi faydalar sağladığından bihaberiz. Kimi zaman bakım personeli ya da dönemsel işçiler olarak bu insanlardan söz ediyoruz. Ancak onların ekonomide, bilimde, ya da hizmet alanında sağladığı faydalardan çok az bahsediliyor. Bizim isteğimiz de, bu kişilere yönelik ön yargıları onların sağladığı faydaları göz önüne sererek yok etmek.”

İçişleri Bakanı farklı görüşte

Federal İçişleri Bakanı Wolfgang Schäuble ise Almanya’nın şu aşamada yeni göçmenlere ihtiyacı olmadığını belirtti. Ancak iyi yetişmiş yabancıların geçici süreyle Almanya’da ikamet etmeleri ve çalışmalarına destek veriliyor. Schäuble, Almanya’nın hala 90’lı yılllarda ülkeye gelen çok sayıdaki göçmenden dolayı zorlandığını söylüyor. İçişleri Bakanı bu yüzden Avrupa genelinde de göçmenlerin sınırlı süreli ikametinden yana. Wolfgang Schäuble böyle bir plan sayesinde imzalanacak uluslararası anlaşmalarla AB’ye üye ülkelerde süreli pozisyonların yaratılabileceğini belirtiyor.

Ekonomi dünyasından destek

İçişleri Bakanı’nın bu fikri, Alman Ticari Bankası Deutsche Bank’ın baş ekonomistlerinden Norbert Walter tarafından da destekleniyor. Ancak Walter, Almanya’daki doğum oranındaki düşüklüğün de göz önünde bulundurulduğunda, göçmenlere uzun vadeli ihtiyaç duyulduğunu savunuyor. Çünkü Almanya’nın yeni nesil yetişmiş insan gücüne ihtiyacı var:

„On, onbeş ve yirmi yıl içinde, burada kalıp evlenmiş, çocuk doğumuş yabancıların elini öpeceğiz. Şayet onlarda burada yaşamaktan memnunlarsai bundan daha güzeli ne olabilir? Bu korkmamız gereken bir durum değil, hatta daha da sık karşılaşmayı umduğumuz bir şey. Çünkü aksi takdirde kötü bir konumda olacağız. İnsanlara bugün herşey iyi güzelken, yarın durumları daha da kötüleştiğinde bunu nasıl açıklayabiliriz?“

Göçün olumlu sonuçları

Berlin’deki konferansa katılanlar göçmenlerin külfetten çok göç edilen ülkeler için olumlu sonuçlar doğuran ve bir „zenginlik“ olduğu görüşünde birleşiyorlar. Hristiyan Demokrat Birlik Partisi’nden Rita Süsmuth, uluslarası göçün, fakirlikle mücadelede ve demokratik değerlerin benimsenmesinde önemli etkileri olduğunu belirtiyor:

„Göç sayesinde iki taraflı bir kazanç sağlanıyor. Bir adım daha ileri giderek şunu söyleyebilirim: Ülkemizdeki göçmenler bizim bir nevi elçimizdir diyebilirim. Konuyla ilgili dışarıdan bir çok kanıt gösterilebilir. Örneğin İngilizler bu konuda mükemmeller.“

Göçmenlerin kendi ülkelerine katkıları

Göçmenlerin her yıl kendi ülkelerine yolladıkları paralar 170 milyar euro civarında. Bu tutar, kalkınma yardımı olarak üçüncü dünya ülkelerine yapılan yatırımların neredeyse iki katı. Deutsche Bank Baş ekonomisti Norbert Walter, bu finansal transferin, göçmenlerin geldikleri fakir ülkeler için olumlu olduğunu belirtiyor:

„Meksiko örneğini ele alalım: Meksiko’daki olumlu gelişmeler, Teksas, Florida ya da Kaliforniya’nın etkisi olmadan düşünülemez. Meksika’nın Zacatecas bölgesindeki hizmet endüstrisinde yaşanan büyüme, Kaliforniya’da çalışıp, oraya para gönderen göçmenlerin katkısıyla şimdiki duruma geldi.„

Süreli oturum izni

Uzmanlara göre, savunulan, süreli göçmenlik izni’nin şöyle bir olumsuz tarafı var: Şayet, Almanya’ya iyi entegre olmuş, bilgi ve becerili göçmenler, bir süre sonra kendi ülkelerine geri dönerlerse bu Almanya için büyük bir kayıp olur. Bu yüzden Almanya’nın bu özelliklere sahip göçmenler için daha cazip hale getirilmesi gerekiyor.