1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Gözler Merkel-Schulz TV düellosunda

3 Eylül 2017

Almanya’da gözler, Merkel ve Schulz arasında bu akşam yapılacak televizyon düellosuna çevrildi. İki liderin tartışacağı en hararetli konulardan birini de Amanya'nın Türkiye politikasının oluşturması bekleniyor.

Belgien Brüssel - Martin Schulz und Angela Merkel
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/O. Hoslet

Almanya'da 24 Eylül’de yapılacak genel seçimlere giren en büyük iki siyasi partinin başbakan adayları Angela Merkel (Hristiyan Demokrat Birlik-CDU) ve Martin Schulz (Sosyal Demokrat Parti-SPD) bu akşam televizyonda karşı karşıya gelecek. TSİ 21.15’te başlayacak TV düellosu; ARD, ZDF, RTL ve SAT.1 olmak üzere dört kanalda canlı olarak yayınlanacak.

Yaklaşık 90 dakika sürecek düellonun özellikle kararsız seçmen üzerinde etkili olması bekleniyor. Kamuoyu araştırma şirketi Forsa, TV düellosunun 6 milyondan fazla seçmenin kararında etkili olabileceğini tahmin ediyor.

Bununla birlikte son anketler başbakanlık yarışında her iki adayın da puan kaybettiğini gösteriyor. Yine de anketler doğrudan bir başbakanlık seçimi yapılması halinde Angela Merkel’in yüzde 49'luk destekle Schulz'un (yüzde 26 destek) açık ara önünde olduğuna işaret ediyor. O nedenle Schulz’un "son şansı" olarak görülen düelloda, gidişatı kendi lehine çevirip çeviremeyeceği büyük merak konusu.

TV düellosunun en can alıcı konuları neler olacak?

Schulz’un sosyal adalet, emeklilik ve eğitim politikalarında Merkel’i köşeye sıkıştırması bekleniyor. Schulz, dördüncü kez başbakanlığa hazırlanan Merkel’i alt sınıftakilerin sorunları ile ilgilenmemekle suçluyor. Schulz’un öne çıkan bir diğer atağının da eğitim politikaları üzerine olması bekleniyor. Sosyal Demokratların lideri, eğitimde eyalet ve federal hükümetlerin işbirliğinden yana ve eyalet hükümetlerine toplam 12 milyar euroluk mali destek vadediyor. Schulz’un elinin güçlü olduğu bir diğer konu da emeklilik politikaları. Schulz, Merkel’in emeklilik politikasının, primleri artırıp emeklilik maaşını düşüren bir sisteme yol açtığını savunuyor ve bunu "emeklilerin programlanmış yoksulluğu" olarak nitelendiriyor.

Fotoğraf: picture alliance/dpa/U. Baumgarten

Uluslararası politikalar: Türkiye

Merkel sosyal konularda geleneksel olarak Sosyal Demokratların galip geldiğini çok iyi biliyor. O nedenle TV düellosunda bu konularda Merkel için önemli olan zayıflık göstermemek. Buna karşın uluslararası siyaset sahnesinde birçok 'zor' politikacıya karşı büyük bir tecrübe toplayan Merkel’in de uluslararası politikalarda eli kuvvetli.

İki liderin tartışacağı uluslararası konular arasında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ABD Başkanı Donald Trump ve Kuzey Kore’nin yanı sıra Türkiye politikaları da öne çıkıyor. Schulz’un Merkel’i Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik pasif bir tutum sergilemekle suçlamasına kesin gözüyle bakılıyor. Schulz, Türkiye’de tutuklu bulunan Alman vatandaşları nedeniyle Ankara’ya bir ültimatom verilmesi gerektiğini savunuyor. SPD lideri, eğer Türk hükümeti, demir parmaklıklar ardındaki Alman vatandaşlarını serbest bırakmazsa AB üyelik müzakereleri ve Gümrük Birliği’nin genişletilmesine ilişkin görüşmelerin dondurulmasını talep ediyor. Merkel ise temelde Türkiye’ye yönelik bir ültimatoma karşı çıkıyor ve bunun müzakereleri daha da zora sokacağını savunuyor. Ayrıca Merkel, bir süre önce Berlin’in Türkiye ile Gümrük Birliği’nin genişletilmesini bloke edeceğini açıklayarak Schulz’un bu konudaki kozunu elinden almayı başarmış görünüyor.

Savunma bütçesi ve Trump

Schulz ve SPD’li Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel’in son dönemde öne çıkardıkları bir diğer konu da savunma harcamaları. Gabriel, Merkel’i savunma bütçesindeki yüzde 2 hedefini seçim programına alarak Trump’a boyun eğmekle suçluyor. SPD’nin hesaplarına göre bu, savunma harcamalarında yıllık 30 milyar euro artış anlamına geliyor. 2014 yılında yapılan NATO Zirvesi’nde üye ülkelerin 2024’e kadar savunma harcamalarını milli gelirlerinin en az yüzde 2’sine çıkarmaları yönünde karar alınmıştı.

TV düellosunda iki lider arasında hararetli tartışmalara yol açması beklenen bir diğer konu göçmenler. Schulz’un Merkel’i 2015 yılındaki "Hoş geldin" politikasından vazgeçmekle suçlayabileceği tahmin ediliyor. Ancak koalisyon ortağı olarak SPD’nin de son dönemde sertleştirilen iltica ve göç politikalarında imzası olması, Schulz’u zora sokabilir.

Düellodan hangi liderin galip olarak ayrılacağını görmek için bu akşam yaklaşık 15 ila 20 milyon kişi ekran başında olacak.

© Deutsch Welle Türkçe

dpa/Reuters/BD/BW

 

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik