1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git
Hukuk devleti ilkesiTürkiye

Gazeteci Sedef Kabaş tutuklandı

22 Ocak 2022

"Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan tutuklanma talebiyle İstanbul Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edilen gazeteci Sedef Kabaş tutuklandı. Karara Kabaş'ın "kaçma ve saklanma ihitmalinin yüksek" olması gerekçe gösterildi.

Sedef Kabaş
Sedef KabaşFotoğraf: ANKA

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik sözleri nedeniyle dün gece yarısı Üsküdar'da gözaltına alınan gazeteci Sedef Kabaş, bugün Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'ne götürüldü. "Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan tutuklanma talebiyle nöbetçi İstanbul Sulh Ceza Hakimliğine sevk edilen gazeteci Sedef Kabaş tutuklandı. Kabaş'ın avukatı Uğur Poyraz gazetecinin tutuklandığını sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla duyurdu.

Kabaş: Hakaret etme gibi bir kastım yoktur

DW Türkçe'nin ulaştığı hakimlik ifadesi ve tutuklama kararına göre, Sedef Kabaş suçlamayı reddederek serbest bırakılmayı talep etti. Kabaş ifadesinde, "Ben bu hususta savcılıkta ifade vermiştim. O ifadem doğrudur ve aynen tekrar ederim. Sözün orjinali bir atasözüdür, hatta sözün orjinalini de değiştirerek sarf ettim, bundan da anlaşılacağı üzere hakaret etme gibi bir kastım yoktur, kast etmek istediğim toplumu kucaklayan birleştirici üslup olması gerektiğidir, bunu vurgulamak istedim, atılı suçlamayı kabul etmiyorum, serbest bırakılmayı talep ederim" sözlerine yer verdi. 

Kabaş'ın avukatı: Hukuk cinayeti

Kararda yer alan ifadelere göre Sedef Kabaş'ın avukatı Uğur Poyraz ise kararın bir "hukuk cinayeti" olduğunu savundu. Poyraz, hakimlikte “Bu ülkede bir sürü hırsız bir takım suçlular varken devlet Sedef’i mi bulmuştur, lütfen bir hukuk cinayetine ortak olmayın, bu tutuklama talebi bir hukuk cinayetidir" ifadelerini kullandı. 

Tutuklamanın gerekçesi: Kaçma ve saklanma ihtimali yüksek

Tutuklama kararında Sedef Kabaş'ın tutuklanma gerekçesi de yer aldı. Karara göre, Kabaş'ın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef aldığını söylemesine rağmen hakimlikte aksi yönde kanaat oluştuğu belirtildi. Kararda, "Müsnet eylemin televizyon programında gerçekleştirilmiş olması sebebi ve suçun nitelikli hali kapsamına girdiği ve cezada aktarım öngörüldüğü hususları birlikte değerlendirildiğinde şüphelinin üzerine atılı suçu işlemiş olduğu hususunda kuvvetli suç şüphesinin bulunduğu” ifadeleri yer aldı. Kararda Kabaş'ın "kanunda öngörülen cezasının alt ve üst sınırı nedeniyle kaçma ve saklanma ihtimalinin yüksek" olduğu bu nedenle adli kontrol hükümlerinin uygulanmasının yetersiz kalacağı ve bu durumda tutuklamanın "ölçülü olduğu" kanaatine varıldığı belirtildi.

Ne olmuştu?

Sedef Kabaş katıldığı bir televizyon programında "Şu meşhur bir söz vardır; 'Taçlanan baş akıllanır' diye. Ama görüyoruz ki gerçek değil. Ya da tam tersi bir söz vardır. Hadi onu söylemeyeyim, büyükbaş hayvan diyeyim. Büyükbaş bir hayvan bir saraya girdiği zaman o kral olmaz, o saray ahır olur, denir. Yani tam tersini ifade eder" demişti.

Bu sözlerin ardından Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Kabaş hakkında Cumhurbaşkanı'na hakeret suçlamasıyla soruşturma başlattı. Soruşturmayı ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı devraldı.

CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, Kabaş'ın gözaltına alınması sonrası sosyal medya hesabından bir açıklama yaptı. Kaftancıoğlu "Davet edilse gideceği bilinmesine rağmen gece yarısı avukatına bile ulaşamadığı bir saatte gözaltına alınmasının tek bir sebebi var. Korkutmak ve korku toplumu yaratmak" dedi.

Gazeteci Yavuz Baydar da Kabaş'ın ifadelerine ilişkin "Anayasa'nın 90. Maddesiyle güvence altına alınmış olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne göre bu düpedüz ifade özgürlüğüdür. Ama Türkiye Avrupa'da değil. Doğu despotluğuna kaymış bir polis devleti" dedi.

Hükümetten Kabaş'a tepkiler

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Kabaş'ın ifadelerine tepki gösterdi. 

Sözcü Kalın "Cumhurbaşkanımızın şahsına ve Cumhurbaşkanlığı makamına yönelik hakaret dolu sözler, söyleyenin zavallı ve müptezel halini ortaya koymuştur. Bu aziz millet, hadsizlere inat Cumhurbaşkanımıza da onun makamına da sahip çıkmaya devam edecek" dedi.

İletişim Başkanı Fahrettin Altun da "Siyasetin de muhalefetin de gazeteciliğin de bir ahlakı vardır. Bu ahlakı bu ülkeye çok görenler, kendilerine saygıları olmayan zavallılardır. Bir sözde gazeteci, nefret saçmak dışında bir hedefi olmayan bir televizyon kanalında arsızca sayın Cumhurbaşkanımıza hakaret ediyor. Bu arsızlığı, bu ahlaksızlığı en sert şekilde kınıyorum" açıklamasını yaptı.

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül de Twitter hesabından açıklama yaptı. Gül, "Milletimizin oylarıyla seçilmiş Cumhurbaşkanımızı hedef alan, edepten nasipsiz, çirkin sözleri lanetliyorum. Haset ve nefretten doğan bu hadsiz ve hukuksuz ifadeler, milletin vicdanında ve adalet önünde hak ettiği karşılığı bulacaktır" dedi. 

AKP Sözcüsü Ömer Çelik de Kabaş'ın ifadelerini ahlaksızlık olarak niteledi. Çelik "Gazeteci sıfatı taşıyan Sedef Kabaş'ın bir televizyon kanalında Cumhurbaşkanlığı makamını aşağılık sözlerle hedef alması muhalefet değil ahlaksızlık ve pespayeliktir. Bu ahlaksızlığı lanetliyoruz" dedi.

DW, ANKA / EC, BÖ

© Deutsche Welle Türkçe