Aralarında, tutuklu iş insanı Osman Kavala’nın da bulunduğu 16 sanığın "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle yargılandığı Gezi Parkı davasının beşinci duruşması bugün Silivri’de görüldü. İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi, Kavala’nın tutukluluğunun devamına karar verdi. 

Duruşmayı yabancı basın mensubu ve gözlemciler ile diplomatların da içinde olduğu kalabalık bir izleyici grubu takip etti. Duruşmada ilk sözü alan avukat Köksal Bayraktar, Murat Pabuç adlı tanığın savcı huzurunda savunma olmadan dinlenmesini eleştirdi. "'Gizli tanığın hayati tehlikesi var, gizlilik olmalıdır' diyorsunuz ama hangi karara dayanarak diyorsunuz? Neden savcı bulunuyor da biz bulunmuyoruz? Savcı ve savunma eşittir, kararınız eşitlik kuralına aykırıdır. Mahkeme heyetinin reddi gerekmektedir. Sizin bu davaya devam etmemenizi önemle vurguluyoruz" dedi.

İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu, akli dengesi yerinde olmayan tanığın savunmadan "can güvenliğinden endişe etmesi" bahanesiyle kaçırılarak ifadesinin alındığını dile getirerek, "Avukatlar asla tehlikeyi ifade eden konumda bulunamazlar. Bugün artık tahammül noktasını geçtiğimiz düzeydeyiz. Bu delilin dosyadan çıkarılmasını istiyoruz" dedi.

Emel Korkmaz'dan mahkeme heyetine tepki

Avukat Fikret İlkiz de tanığın neden dinlendiğini anlayamadıklarını söyleyerek, "Size hiç güvenimiz yok, heyetinizi reddediyorum" sözlerini sarf etti. Avukat Hasan Fehmi Demir, mahkeme heyetinin reddini talep etmek için konuştuğu sırada, Gezi Parkı eylemleri sırasında Eskişehir’de 19 yaşındaki Ali İsmail Korkmaz’ı tekmeleyerek ölümüne sebep olan eski polis Mevlüt Saldoğan hakkında, "Bir katili adam öldürdüğü için dosyada müdahil yapıyorsunuz" dedi. Mahkeme başkanı, Saldoğan’ın "yaralandığı" için müdahillik talebinin kabul olduğunu belirtince mahkeme salonunda bulunan Ali İsmail Korkmaz’ın annesi Emel Korkmaz, tepki göstererek ayağa kalktı. "Ali İsmail’in annesiyim ben" diye mahkeme heyetine bağıran Korkmaz’a heyet başkanı, "Acınızı anlıyorum, oturun" dedi. Emel Korkmaz ise "Anlayamazsınız" diye yanıt verdi. Duruşma sırasında, yine Gezi Parkı eylemleri sırasında polisin attığı gaz fişeğiyle çocuk yaşta hayatını kaybeden Berkin Elvan’ın anne babası ile Emel Korkmaz yan yana oturdu.

"Tekme o kadar şiddetliydi ki ayak parmakları zarar görmüş"

Korkmaz ailesinin avukatı olduğunu belirterek söz alan Ayhan Erdoğan, Mevlüt Saldoğan hakkında kesinleşen kararı ve mahkemenin gerekçeli kararını heyete sundu. Saldoğan’ın müdahilliğine gerekçe gösterilen hastane raporunun Ali İsmail Korkmaz’a tekme attığı sırada ayak baş parmağının yaralanmasına dair olduğunu söyledi. "Bu yaralanma cinayet sebebidir. Tekme o kadar şiddetliydi ki ayak baş parmakları zarar görmüştür. Cinayet silahıdır o tekme" dedi. Mevlüt Saldoğan’a verilen 10 yıl 10 ay hapis cezası Yargıtay tarafından onanmıştı. Saldoğan, "mesleki itibarını ve kariyerini kaybettiği" iddiasıyla şikayetçi olduğunu belirtmiş, davaya katılma talebinde bulunmuştur. 

Avukatlar, tanığın akli dengesinin yerinde olmadığını, ifadelerinin çelişkili olduğunu ve komplo teorisi ürettiğini özellikle vurguladı. Söz konusu tanığın akli dengesinin yerinde olmaması nedeniyle subaylık görevine son verildiğini hatırlatan avukatlar, insan hakları ihlallerine karışan kamu görevlilerinin tanık olarak gösterilmesinin de kabul edilemez olduğunu ve mahkeme heyetinin tarafsızlığını yitirdiğini söyledi. 

Avukatlar terk etti, izleyiciler çıkarıldı

Dava kapsamında yargılanan avukat Can Atalay da, mahkeme heyetinin bir dakika bile dosyada olmaması gerektiğini belirterek, "Aksi takdirde bizlere başka hukuk uygulandığının belgesi olacaktır. Dosyada cebir ve şiddet unsuru yok, gaz maskesi şiddet unsuru kabul edilebilir mi?" diye konuştu.

Mahkeme heyeti, avukatların reddi hakim talebini reddetti. Karar üzerine Kavala’nın avukatları, "Yargılama bu şekilde devam edemez. Kararınıza itiraz ediyoruz. Duruşmadan ayrılma kararı alıyoruz" diyerek salonu terk etmeye başladı. Avukatların kararını alkışlamaya başlayan izleyiciler için mahkeme başkanı salondan çıkarılmaları talimatı verdi. "Osman Kavala onurumuzdur" sloganı ve alkışlarla izleyiciler salondan çıkarıldı. İzleyecilerin ardından avukatların tamamı da salonu terk etti ancak mahkeme heyeti yargılamaya devam etti. 

Mahkeme başkanından vekil için talimat: "Dışarı alın"

Mahkeme başkanı, avukatlar olmadan duruşmanın devam edemeyeceğini belirterek tepki gösteren CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun salondan çıkarılması talimatı verdi. Mahkeme başkanının Tanrıkulu’nun dışarı çıkarılmasını istemesi üzerine gerginlik yaşandı. CHP Milletvekili Sera Kadıgil de, "Hukuk yok, kanun yok ama duruşma var" diyerek talimata sert tepki gösterdi. Gerginlik üzere mahkeme başkanı salonu kısa süreliğine terk etti. Tanrıkulu da kendi isteğiyle salondan ayrıldı. Başkanın salona geri gelmesiyle duruşmaya kaldığı yerden devam edildi. Osman Kavala, avukatları olmadığı için beyanda bulunmak istemediğini belirterek, "Tanık dinlemesi yasaya uygun yapılmamıştır. Kendisine sorular sormak istiyorum, ancak ondan sonra değerlendirme yapabilirim" dedi. 

Sanıklar söz almayı reddetti

Ayrıca, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararına atıfta bulunan Kavala, "Eylemleri finanse ettiğime dair tek delil yoktur. AİHM kararında delil olmaksızın kişinin özgürlüğünden mahrum edilmesi hak ihlalidir. Hak ihlalinde ısrar ediliyor" diyerek tahliyesini talep etti. Duruşma salonunda diğer sanıklar da Kavala gibi avukatları olmadan konuşmanın hukuka aykırı olacağını belirterek söz almayı reddetti. Savcı, delil durumu ve suçun vasfı nedeniyle Osman Kavala’nın tutukluluğunun devamını istedi. Mahkeme heyeti, Kavala’nın tutukluluğunun devamına karar verdi. Ayrıca, Mevlüt Saldoğan’ın müdahilliğinin kaldırılması talebi de heyet tarafından reddedildi. 

Burcu Karakaş

©Deutsche Welle Türkçe