1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Global resesyon korkusu

22 Ocak 2008

Pazartesi günü patlak veren global borsa krizi bugün de durulmak bilmedi. ABD Merkez Bankası'nın faizleri 0,75 puan indirmesiyle önce toparlanan Avrupa borsaları, öğleden sonra yeniden düşüşe geçti.

Alman borsaları, sabah saatlerindeki düşüşün ardından toparlanmaya başlarken, Başbakan Merkel, Almanya ekonomisinde resesyon tehlikesi olmadığını söyledi.
Alman borsaları, sabah saatlerindeki düşüşün ardından toparlanmaya başlarken, Başbakan Merkel, Almanya ekonomisinde resesyon tehlikesi olmadığını söyledi.Fotoğraf: PA/dpa

2007’de 8 binlik puan sınırını aşan Alman birleşik borsa endeksinin hafta başında 6790 puana kadar gerilemesi yatırımcıyı ürkütürken dünyanın en önemli borsa endekslerinden Japon Nikkei yılbaşından bu yana %17 oranında eridi. Endekslerle birlikte petrol fiyatının da inişe geçmesi global resesyon tehlikesinin kapıya dayandığını gösteriyor.

Amerikan ekonomisinin ipotek krizi yüzünden negatif büyümeye sürüklenmesinden endişe ediliyor. ABD’ndeki artan işsizlik ve enflasyon, Merkez Bankası’nın faiz indirimiyle hisse senedi değerlerini desteklemesine izin vermiyor. Sydney borsasının son 12 seansı düşüşle kapatması menkul kıymetler borsalarında, global konjonktüre duyulan güvenin tabana vurduğu, şeklinde yorumlanıyor. ABD’den kaynaklanacak global resesyon tehlikesinin euro bölgesini de vuracağını belirten uzmanlar borsalardan kaynaklanan zincirleme reaksiyonun, vergi indirimi ve kamu harcamalarını arttırma gibi teşviklerle durdurulamayacağına dikkat çekiyorlar.

ABD krizinin dünyaya etkisi öngörülemiyor

Dow Jones haftayı büyük düşüşle kapatmıştı.Fotoğraf: AP

ABD’deki muhtemel resesyon diğer ülkeleri nasıl etkiler? Bu ölçünün kestirilememesi, borsalardaki krizin başlıca nedeni. Dow Jones’un haftayı düşüşle kapatmasının ardından Bush yönetiminin duyurduğu 145 milyar dolarlık teşvik paketi yatırımcıyı teskin etmeye yetmedi.

İpotek krizinin reel ekonomiyi peşinde sürükleyeceğine ihtimal vermeyenlerden biri de Hauck & Aufhaeuser bankasının portföy uzmanı Fidel Helmer. “ABD’deki resesyon endişesi bütün dünyaya yayılıyor ve güvensizlik artıyor” diyen Helmer, “ Şimdilik, borsalardaki tepkinin panikten kaynaklandığını söylemek yanlış olmaz” görüşünü dile getiriyor.

Asya’nın büyüme hızı yavaşlayabilir

Gerçekten Amerikan ekonomisinin durgunluğa sürüklemesi Asya ülkelerinin büyüme hızını frenleyebilir. Japonya’nın en önemli ihracat pazarı ABD.

ABD’de satın alma gücü düşünce Japonya’nın ihracatı tehlikeye girer. Nikkei endeksindeki aşırı değer kaybı da bu olumsuz beklentiden kaynaklanıyor. Fidel Helmer Çin’deki endişelerin ise ABD’den çok, Pekin yönetiminin büyüme hızını frenlemek istemesiyle ilgili olduğunu söylüyor:

“Bütün Asya borsalarının son aylarda rekor üzerine rekor kırdığı malum. Yatırım fonları ve kurumsal yatırımcı likiditeye ihtiyaç duyduğu zaman, kâr payı en yüksek değerli kağıtları tereddüt etmeden elden çıkarabiliyor.”

Uzmanlara göre Çin risk altında

Çin ekonomisi, Olimpiyatlar sonrasında durgunluk dönemine girebilir.Fotoğraf: AP

Global ekonomiyle bütünleştiği için devletin artık himaye edemediği Çin’in, ikili ticarette büyük fazlalar elde ettiği ABD’deki krizden etkilenmeye başladığı dikkat çekiyor. Morgen Stanley’in eski baş analizcisi Andy Xie oldukça karamsar:

“Yaz olimpiyatlarının ardından uzun bir resesyon geçireceğiz. Çünkü Şangay borsası hisse senetlerinin gerçek değerini yansıtmıyor. Balon şimdilik tepeden hava kaçırıyor. Ama kaçak derinlere inecek.”

‘Güçlü şirketlerin hisselerine yönelmeli’

Borsaların reel ekonomiden kopmasının şirket değerlerini şişirdiğini ve gerçekçi olmayan beklentilerin yatırımcıyı baştan çıkardığını savunan Radyo DW ekonomi editörü Henrik Böhme ise borsa krizini şöyle yorumluyor:

Uzmanlar, yatırımcılara sağduyulu hareket etme ve güçlü şirketlere yönelme önerisinde bulunuyor.Fotoğraf: AP

“Görünen köy kılavuz istemez. Sonunun böyle olacağı belliydi. Borsalarda akılcı analizler değil aritmetik mekanizmalar işler. Biri satış düğmesine kuvvetli bir şekilde basınca bütün bilgisayarlar otomatikman satışa geçer. Endeksler tırmanırken kimse gerçeği görmek istemiyordu. Şimdi borsalarda arınma zamanı geldi. Rant iştahı durmadan kabaran finans sektörü riskli yatırımları küçük paketler halinde bütün dünyaya satınca Avrupa’daki ticari bankalar da milyarlarca dolarlık sermayeden oldu. Ama piyasa, kendini arındıracak kadar güçlü. Paniğe gerek yok. Soğukkanlılıkla bekleyip, güçlü şirketlerin hisselerini makul fiyatla almak en iyisi. Borsalar şimdi daha sağlam bir zemin oluşturmaya çalışıyor. Krizden kârlı çıkmak için paraya olduğu kadar sağlam sinirlere de ihtiyaç var.”

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik