1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Halep'te klor gazı kullanıldığı iddiası

7 Eylül 2016

Halep'te isyancı grupların kontrolündeki bölgelerde Esad rejimine bağlı birliklerin klor gazı kullandığı iddia edildi.

Halep'te klor gazından etkilendiği belirtilen kişiler tedavi altında
Halep'te klor gazından etkilendiği belirtilen kişiler tedavi altındaFotoğraf: picture-alliance/AA/I. Ebu Leys

Halep'teki aktivistler ve doktorlar, isyancıların kontrolündeki bölgelere Esad rejimine bağlı askerleri birliklerin klor gazı kullandığını iddia etti. Beyaz Bereliler adlı yardım örgütünden İbrahim el Hac, El Zukari bölgesinde varil bombalarının atılmasından sonra yaklaşık 80 kişinin solunum problemleri nedeniyle tedavi edildiğini belirtti. Tedavi edilenlerden 50'sinin çocuk olduğu ifade ediliyor.

Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi de 70'den fazla yaralı olduğunu duyurdu.

BM uzmanları da ağustos ayı sonunda açıkladığı bir raporda Nisan 2014 - Mart 2015 tarihleri arasında İdlib vilayetinde klor gazı kullanıldığının tespit edildiğini açıklamıştı.

Klor gazından çoğunlukla çocukların etkilendiği belirtiliyorFotoğraf: picture-alliance/AA/I. Ebu Leys

BM İnsan Hakları Konseyi'nin raporu

Öte yandan BM İnsan hakları Konseyi tarafından Suriye'deki durumu değerlendirmekle görevlendirilen araştırma komisyonunun dün Cenevre'de açıkladığı raporda sivillere, tıbbi personel ile hastanelere yapılan keyfi saldırıların ve yardım ekiplerinin geçişine izin verilmemesinin felaketi daha da arttırdığı ifade edildi.

BM, Suriye iç savaşı sırasında kuşatma altına alınan bölgelerde en kötü şartlar altında yaşama mücadelesi veren 600 bin sivile insani yardım ulaştırılamadığına dikkat çekti.

Raporda hükümet kuvvetlerinin acımasızca bombaladığı Halep'te sivillere uygulanan şiddetin doruğa çıktığı ve halkı açlığa mahkum etmenin savaş taktiği olarak kullanıldığı ifade edildi.

Bütün taraflar savaş suçu işliyor

Komisyon Başkanı Paulo Pinheiro "sivillere yapılan saldırıların ve ablukanın sona ereceğine dair herhangi bir işaret bulunmadığını ve halkın barış umudunu kaybettiğini" söyledi.

BM İnsan Hakları Konseyi'ne sunulan araştırma raporunda acıların ancak Suriye hükümeti ile asilerin barışçı çözüm üzerinde anlaşmalarıyla dinebileceğine, ancak bunun için iç savaşa katılan taraflar kadar uluslararası topluluğun da daha fazla siyasi irade göstermesi gerektiğine de yer veriliyor.

© Deutsche Welle Türkçe

dpa/AG/HS