1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

HDP’li Oluç: Eve kapanmayacağız artık

24 Mayıs 2020

Kayyumlar ve polis müdahaleleriyle kıskaç altına alınan HDP mücadeleyi sürdüreceği mesajını vererek, “Onlar ne kadar saldırgan davranıyorlarsa biz de o kadar cesaretle siyasi faaliyetimizi sürdüreceğiz” dedi.

HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç
HDP Grup Başkanvekili Saruhan OluçFotoğraf: DW/K. Akyol

TBMM'de grubu bulunan üçüncü büyük parti HDP’nin elinde 31 Mart seçimlerinde kazandığı 65 belediyeden sadece 12’si kaldı. İktidarın kayyumlarla sadece HDP’ye değil tüm demokrasiye darbe vurduğunu savunan parti yönetimi, kayyumları protesto eylemlerinde polisin çok sert müdahalesinin yarattığı sıkıntıları da aşmaya çalışıyor. Bu müdahalelerde polisin koronavirüs salgınına karşı Sağlık Bakanlığı’nın öngördüğü “sosyal-fiziksel mesafe”yi hiçe saydığına işaret eden HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, hükümete “Biz de eve kapanmayacağız artık. Siz sosyal mesafeyi hiçe sayarsanız, biz de sayarız” dedi.

HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, hükümetin kayyum politikası, vekil transferlerini önleme girişimleri ve Ankara’daki erken seçim tartışmaları gibi güncel konularda, aralarında DW Türkçe’nin de olduğu bir grup gazetecinin sorularını yanıtladı.

"Sokaklardan geri çekilmeyeceğiz

Saruhan Oluç, HDP’nin kayyumları protesto için düzenlediği eylemlerde, koronavirüs salgınına karşı alınan önlemlere rağmen polisin yakın müdahalesini eleştirdi.

Oluç, "Herkese sosyal mesafe diye çağrı yapan emniyet güçleri hiç utanmadan sıkılmadan kayyumları protesto eylemlerinde yakın mesafeden ağır şiddet uyguluyor. Demek ki, polise sosyal mesafe konusunda bir sınırlama yok. Korona günlerinde bu tutum hukuk dışı olduğu kadar insanlık dışı” şeklinde konuştu.

TBMM'nin haftaya açılması ile birlikte hem mecliste hem de sokakta olacaklarına işaret eden Oluç, "Onlar ne kadar cüretkar ve saldırgan davranıyorlarsa biz de o kadar cesaretle onlar karşısında siyasi faaliyetimizi sürdüreceğiz. Bütün toplumsal ve siyasal muhalefete de bunu öneriyoruz. Atölyelerde, fabrikalarda herkes çalışacak her yer açılacak ama siyasiler faaliyetlerini yapmayacaklar, öyle bir şey yok. Halk toplantılarından, mitinglere kadar her türlü toplantımızı yapacağız. Sokaklardan geri çekilmeyeceğiz. Eylemlerimizi artırıyoruz. Elbette halkın sağlığını gözeteceğiz. İktidar bütün emniyet güçleri ile her türlü saldırıyı yapmaya devam ederken, kimse bizim evde kalıp ellerimizi kavuşturup oturmamızı beklemesin. Emniyet sosyal mesafeyi kullanmıyorsa, biz de kullanmayız” dedi.

Kayyum atamaları

HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, "HDP'nin gündeminde kayyumlara karşı yerel yönetimlerden çekilme seçeneği var mı” şeklindeki bir soruyu, "Herhangi bir yerden çekilmiyoruz çünkü o yerleri kazanmak için çok ciddi bedeller ödendi. Hiçbir yeri mücadele etmeden onlara teslim etmeyeceğiz” sözleri ile yanıtladı.

Saruhan Oluç, "Onlar gaspetsinler, hukuksuzluk yapsınlar, uluslararası demokratik sözleşmeleri çiğnesinler, tekrardan ilk seçimde oraları kazanacağımıza eminiz” dedi. Erdoğan’ın "Muhalefeti sandıkta hezimete uğratacağız” şeklinde sözlerine atıfta bulunan Oluç, "Biz de ‘Hodri meydan' diyoruz, sandığı ilk olarak kayyum atanan yerlere koysunlar. Kararlı ve inançlıyız. Mahalle mahalle örgütlenmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Vekil transferi tartışması

Oluç, MHP ve AKP'nin vekil transferinin önlenmesi için çalışmalara başlaması konusunda da değerlendirmelerde bulundu. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun erken seçim durumunda DEVA ve Gelecek partilerinin seçime girmelerine imkan sağlamak için desteğe hazır olduklarını açıklamasının ardından MHP lideri Devlet Bahçeli milletvekili tranferinin önlenmesini gündeme getirmiş, AKP de buna olumlu yanıt vermişti.

"Geçen dönem de CHP, İyi Parti’ye destek olmuştu ama iktidar İyi Parti’nin önünü kesmişti. İktidarın bir siyasi kumpas peşinde olduğu ortaya çıkmıştı. AKP ile MHP şimdi başka partilerin önünü kesmek istiyor” diyen Oluç, "Her türlü siyasi görüşün meclise yansıması gerekir. Biz de halka bunu anlatacağız. Tıpkı yüzde onluk seçim barajının yüksekliğini anlattığımız gibi. Evet, siyasi partiler ve seçim yasaları değiştirilmeli çünkü cunta döneminin ürünleri ancak bugünkü iktidar demokratik adım atmak peşinde değil. AKP ile MHP’nin, olası bir seçimde kimsenin önünü kesemeyeceğini artık herkes gördü ve anladı” şeklinde konuştu.

“Keşke seçim yapsalar da sonucunu görseler”

Erken seçim tartışmaları ilgili soruya ise Oluç, "İktidarın bu riski üstleneceğini düşünmüyorum. Sadece meclis değil önemli olan cumhurbaşkanlığı. Yüzde 50+1’e ihtiyaç var ve çok riskli bir durum. Erdoğan bu riski göze alsa sonuç kendisi için çok hazin olacak. Biz tabii ki, onlar seçim istese ‘aman yapma' demeyiz” sözleriyle yanıtladı.

"Erdoğan, yüzde 50+1 cebinde olmadığı için sürekli gergin” diyen Oluç, "Sürekli siyasi ve toplumsal muhalefeti kutuplaştırıyor. Muhalefeti sindirmeye çalışıyorlar ama muhalefet bütün oyunların farkında. Keşke seçim yapsalar da sonucunu görseler” şeklinde konuştu.

Hilal Köylü / Ankara

© Deutsche Welle Türkçe

 

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik