Uzmanların ve politikacıların katılımıyla Berlin’de “İslam Devleti’- Küresel Tehdit” başlığı altında bir sempozyum düzenlendi. Sempozyumun sonuç bildirgesinde, IŞİD’in askerî birtakım yenilgiler almış olmasına rağmen henüz güçlerini geri çekme gibi bir durumun sözkonusu olmadığı vurgulandı.

'IŞİD’in terör eylemleri dünya kamuoyunu bir süre daha meşgul edecek'

Londra merkezli King’s College Üniversitesi'nde öğretim görevlisi ve aynı zamanda terör uzmanı olan Prof. Peter Neumann, IŞİD’in terör eylemlerinin dünya kamuoyunu bir süre daha kendisiyle meşgul edeceğini tahmin ediyor. Prof. Neumann IŞİD Irak ve Suriye’de tamamen yenilgiye uğratılsa bile faaliyetlerinin sonuçlarıyla mücadelenin on yıllar alacağına dikkat çekti.

IŞİD başka bölgelerde yuvalanmak istiyor

Federal Anayasayı Koruma Teşkilatı (BfV) Başkanı Hans-Georg Maaßen da benzer değerlendirmelerde bulundu. Sempozyumda konuşan Maaßen IŞİD’in Suriye ve Irak’taki güncel toprak kayıplarını yanlış yorumlamamak gerektiğini belirterek, terör örgütünün Libya, Mali, Afganistan, Nijerya ve Yemen gibi başka ülkelere ve bölgelere ayak basmaya çalıştığına işaret etti.

Almanya dış istihbaratından sorumlu Federal Haberalma Servisi (BND) Başkan Yardımcısı Guido Müller de IŞİD’in Irak’ı gözden çıkartmış olacağına ihtimal vermediği, daha ziyade Libya’ya tam olarak yuvalanmak istediği görüşünü dile getirdi.

IŞİD stratejisindeki değişimler

Federal Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Maaßen, Paris ve Brüksel’deki terör saldırılarının güvenlik birimleri açısından hiç beklenmedik bir anda geldiğini söyledi ve “IŞİD’in stratejisinde yeni bazı şeyler hissediyoruz. Eş zamanlı silahlı saldırılar düzenliyorlar” ifadelerini kullandı. Maaßen bu kapsamda mülteci kisvesi altında Avrupa'ya sızdırılan teröristler olabileceğini, bunun da IŞİD’in “siyasi mesajı” olarak algılanması gerektiğine dikkat çekti ve “Yanlarında kimlik belgesi bulunmayan mültecilerin beni endişelendirdiğini itiraf etmem gerekiyor. Paris’teki terör saldırılarından sonra Almanya’da da terör eylemleri düzenlemesi için Twitter mesajları üzerinden çağrı yapılmıştır” şeklinde konuştu.

'Müslümanları ve cami cemaatlerini değil, aşırıları gözlem altında tutuyoruz'

Almanya’daki camiler ve terör tehlikesi tartışmasında ise hem Federal Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Maaßen hem de Federal İçişleri Bakanlığı müsteşarı Emely Haber, bu konuda birtakım şeylerin birbirine karıştırılmaması tavsiyesinde bulundular. Maaßen, “Müslümanları ve cami cemaatlerini gözlem altında tutmuyoruz. Biz sadece aşırı eğilimlileri takip ediyoruz” dedi. Maaßen Almanya’dan Suriye’ye 800 kadar “savaşmaya hazır” kişinin gittiğini saptadıklarını, ellerine her gün olası saldırı hazırlıklarına dair ihbarlar ulaştığına işaret etti ve uluslararası istihbarat birimleriyle işbirliği içinde olduklarını ama buna rağmen olası saldırıları her zaman önleme garantisi bulunmadığını vurguladı.

Müsteşar Emely Haber de Almanya’daki müslümanların genel bir zan altında bırakılmaması, kamuoyundaki tartışmalarda müslümanların genelleştirilmemesi konusunda uyarıda bulundu. Haber, İslamî kuruluşların sığınmacılara yardım elini uzattıklarını da anımsattı ve gözlerden uzak bina avlularında faaliyet gösterme durumunda kalan camileri buralardan dışarı çıkarmak için yardımcı olunması gerektiğini belirtti.

Maaßen ve Haber, Almanya’da sayıları 8 bin 650 olarak saptadıkları Selefilerin propaganda faaliyetlerine karşı da ön tedbir çalışmaları yoğunlaştırarak karşı koyulabileceğini vurguladılar.

© Deutsche Welle Türkçe

Marcel Fürstenau