1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

IŞİD zayıflıyor ama şiddet bitmiyor

13 Şubat 2017

Suriye’de terör örgütü IŞİD sıkışmış durumda ve çözülmesi an meselesi gibi görünüyor. Ama Suriye’de şiddet devam edeceğe benziyor. Savaşın sona ermesi otomatikman barışın başlaması anlamına gelmiyor.

Syrien Region Rakka SDF Kämpfer
Fotoğraf: Reuters/R. Said

Suriye’de terör örgütü IŞİD sıkışmış durumda ve çözülmesi an meselesi gibi görünüyor. Ne var ki, Suriye’de şiddet devam edeceğe benziyor. Savaşın sona ermesi, barışın başlaması anlamına gelmiyor.

Suriye'nin kuzeyinde IŞİD’in dört yıl önce ele geçirdiği Rakka kentinin ilkbahar aylarında düşebileceğinden söz ediliyor. En azından İngiltere Savunma Bakanı Michael Fallon böyle bir tahminde bulunuyor. Fallon, Reuters haber ajansına yaptığı açıklamada, “Musul’dan sonra Rakka da kurtarıldığında bu korkunç halifeliğin sonunun gelmeye başladığını göreceğiz” şeklinde konuştu.

Rakka’nın kurtarılmasına ilişkin hazırlıklar aylardan beri devam ediyor. Geçen Kasım ayında ilk askeri birlikler bölgede toplanmıştı. Aralarında Arap ve Kürt birliklerinin olduğu muhalif savaşçılardan kurulu Suriye Demokratik Güçleri’ne (SDG) bağlı 40 bin kadar savaşçı ile Kürt YPG birlikleri buradaki muhalif orduyu oluşturuyor. Bu güçler ABD’nin desteğinde Rakka’ya doğru ilerliyor. Rus savaş uçakları da kente sürekli hava saldırısı düzenliyor.

Rakka üzerindeki baskı artıyor

Ancak başlatılan operasyona rağmen kentin kurtuluş sürecinin yavaş ilerlediği belirtiliyor. Burada çetin sokak çatışmaları yaşanabileceği, IŞİD militanlarının kentteki birçok semte mayın döşediği, bu nedenle muhalif güçlerin yavaş ilerleyebildiği bildiriliyor. Suriye Demokratik Güçleri Kasım ayından bu yana 620 IŞİD militanının öldürüldüğünü duyurdu.

Suriye'deki YPG birlikleriFotoğraf: picture alliance/NurPhoto/J. Simkin

Verdiği bilgiler teyit edilemeyen Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlem Örgütü, Rakka’da kentin su şebekesine saldırıldığı ve suyun kesildiğini duyurdu. Kentte yaşayan 200 binden fazla kişinin su ihtiyacının nasıl karşılanacağı henüz bilinmiyor.

Hükümet ile muhalif güçler birbirine mesafeli

Rakka’nın kurtarılmasından sonra Suriye’nin siyasi geleceğinin ne olacağı da henüz cevap bekleyen sorular arasında yer alıyor. Kazakistan’ın başkenti Astana'da Ocak ayında yapılan toplantıya katılan Esad rejimi temsilcileri muhalefete taviz vermeye yanaşmayacağını açıklarken, gelecekte de Suriye topraklarının tümünden sorumlu olacağını vurguladı. Esad rejimi aynı zamanda aşırı olmayan silahlı muhalif gruplarla yerel ölçekte temaslarda bulunma stratejisini sürdürmek istiyor. 

Esad zayıf konumda

Halep’in isyancı grupların kontrolünden çıkarılıp tamamen rejim kontrolüne geçmesinin ardından Suriye Devlet Başkanı Esad da baskı altında. Hükümet zayıf konumda ve sadece müttefiki Rusya ve İran’ın desteği ile siyaseten ayakta kalmayı sürdürebiliyor. Finansal açıdan zor duruma düşmüş olan, kendi kaynaklarından büyük ölçüde yoksun ve siyaseten meşruiyeti olmayan Suriye hükümeti şimdi devletin otoritesini yeniden sağlamakla yükümlü.

Astana görüşmelerinden bir kareFotoğraf: picture-alliance/AP Photo/S. Grits

Bunu uluslararası destek olmadan nasıl yapacağı da bilinmiyor. Esad bundan sonra da Rusya Devlet Başkanı Putin'e bağımlı. Ancak Putin’in Esad'a ne ölçüde destek vereceği net değil. Öte yandan muhalefetteki bazı gruplar, rejimin devam etmesinden yana olmadığı için terör eylemleri ve suikast girişimleri ile rejimi istikrarsızlaştırmaya devam edecek gibi görünüyor.

Rusya Suriye konusunda stratejisini değiştirebilir

Londra'dan Arapça yayınlanan Şark el-Avsat gazetesi bu durum nedeniyle Rusya Devlet Başkanı Putin’in yeni ABD Başkanı Donald Trump ile işbirliğine daha fazla yanaşabileceği yorumunu yapıyor. iki büyük gücün ancak el ele vermesi durumunda Suriye’de sürekli barışın tesis edilebileceğine dikkat çekiliyor.

Ancak Trump İran ile imzalanan nükleer anlaşmadan rahatsız olduğunu ve bu anlaşmayı iptal etmeyi düşündüğünü göreve gelmeden ve geldikten sonra sık sık dile getirdi. Ancak böyle bir girişimin Tahran’ın Suriye konusunda saf dışı bırakılması ve dolaylı olarak Moskova ile işbirliğinin de askıya alınması anlamına geleceğine işaret ediliyor.

Şark el-Avsat gazetesinin görüşüne göre böyle bir durum Moskova'nın İran ile ilişkilerini gözden geçirmesini gündeme getirebilir. Gazeteye göre bu sebeple Rusya, İran ve Beşar Esad açısından bundan sonra güçlendirici bir rol oynamayabilir. Rusya sadece kendi çıkarlarını gözetebilir, bu da Trump ile karşı karşıya gelmemeye özen göstermek anlamına gelir.

Siyasi yorumcular bu açılardan bakıldığında Suriye'yi çalkantılı dönemlerin beklediğini söylüyorlar. Savaşın bitmiş olmasının otomatikman barışın müjdecisi olmadığı belirtiliyor. 

 

© Deutsche Welle Türkçe

Kersten Knipp

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik