1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git
Çatışmalar

İdlib'e gözlemciler konuşlandırılacak

15 Eylül 2017

Astana zirvesinde Suriye'nin İdlib vilayetinde oluşturulan çatışmasızlık bölgelerinde 1.500 gözlemci konuşlandırılması kararlaştırıldı. Gözlemciler Türkiye, Rusya ve İran'dan gönderilecek.

Kasachstan Astana Syrien Gespräche
Fotoğraf: Getty Images/AFP/S. Filippov

Suriye'de altı yıldır devam eden iç savaşı sonlandırmak için Türkiye, Rusya ve İran'ın girişimleriyle Kazakistan'ın başkenti Astana'da altıncısı düzenlenen zirvede, İdlib bölgesinde her üç ülkeden 500'er olmak üzere toplam 1.500 gözlemci konuşlandırılması yönünde mutabakata varıldı.

Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamda gözlemcilerin faaliyetlerinin üç garantör ülke arasında oluşturulacak "Müşterek Koordinasyon Merkezi” tarafından sağlanacağı bilgisi yer aldı.

Bakanlık'ın açıklamasında ayrıca "Gözlemci kuvvetlerin asli görevi, rejim ve muhalefet arasında çatışma yaşanmasını engellemek ve olabilecek ateşkes ihlallerini izlemek olarak tanımlanmıştır” ifadesi kullanıldı.

Taraflar olumlu karşıladı

Moskova merkezli Interfax haber ajansına konuşan Rus müzakereci Alexander Lavrentyev, İdlib'e konuşlandırılacak unsurlarının askeri polis olabileceğini kaydetti ve bu gözlemcilerin çatışma riskinin daha yüksek olduğu bölgelerde yer alabileceğini söyledi.

Lavrentyev ayrıca Ekim ayı sonunda yapılması planlanan toplantılardan sonra ek gözlemcilerin Suriye'ye gönderilebileceğinin sinyalini verdi.

İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Hüseyin Cabiri Ansari, Astana'da al Manar televizyonuna yaptığı açıklamada İdlib'de konuşlanacak "müşterek güçlerin” kontrol noktalarıyla birlikte "güvenli koridorlar” oluşturacağını söyledi.

Suriye'nin Birleşmiş Milletler Büyükelçisi Beşar el Caferi, varılan mutabakatın Suriye'de savaşan ve aralarıdna El Kaide'nin de bulunduğu aşırıcı grupları kapsamadığının altını çizdi. Ancak Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad adına Astana'da bulunan Caferi, varılan anlaşmanın Suriye'nin toprak bütünlüğünü garantilediğini kaydetti.

Kazakistan Dışişleri Bakanı Kayrat Abdurahmanov da ülkenin resmi haber ajansı Kazinform'a verdiği demeçte Astana süreci içerisinde dört çatışmasızlık bölgesinin tesis edildiğini, bunların da Şam yakınlarındaki Guta, merkezdeki Humus, kuzeybatıdaki İdlib ve güneydeki bazı bölgelerin olduğunu söyledi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Rus mevkidaşı Sergey Lavrov Moskova'daki bir toplantıdaFotoğraf: picture-alliance/dpa/M. Shipenkov

Savaşın sonu yaklaşıyor mu?

Hatay'ın yaklaşık 30 kilometre doğusundaki İdlib bölgesi büyük ölçüde, geçtiğimiz seneye kadar El Kaide ile bağlantılı olan ve bir dönem Nusra Cephesi olarak bilinen Şam Fethi Cephesi tarafından kontrol ediliyor.

Uluslararası gözlemcilerin tahminlerine göre, ülkede son altı yılda 450 binden fazla Suriyeli hayatını kaybetti, bir milyondan fazlası yaralandı ve nüfusun yarısına denk gelen 12 milyon kişi evlerini terk etmek zorunda kaldı.

Rusya ve İran'ın desteğini alan Esad yönetimi ülkede savaşan muhalif grupları büyük ölçüde etkisiz hale getirirken, Amerika Birleşik Devletleri'nin liderliğinde kurulan uluslararası bir koalisyon IŞİD'e karşı mücadele eden ve büyük ölçüde Kürt unsurlardan oluşan Suriye Demokratik Güçleri'ni destekliyor.

Türkiye savaşın başlarında Esad rejiminin devrilmesi gerektiğini savunurken, son yıllarda sahada yaşanan  gelişmeler dolayısıyla savaşın sonlandırılmasına odaklanmış durumda.

© Deutsche Welle Türkçe

DW,Reuters,dpa/ÇÖ,BÖ

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik