İmamoğlu'nun "Turpun Büyüğü" açıklamasına jet soruşturma
27 Ocak 2025
Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Başkanı ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Ekrem İmamoğlu, bugün İstanbul'da düzenlediği basın toplantısında son dönemde İstanbul'daki CHP'li belediyelerin de dahil olduğu yargı süreçleriyle ilgili usulsüzlükler bulunduğunu söyledi. İmamoğlu'nun basın toplantısının bitiminde ise hakkında jet hızıyla yeni bir soruşturma açıldı.
İmamoğlu, İstanbul'da düzenlediği basın toplantısında son dönemde iktidarın yargı yoluyla CHP'li belediyelere uyguladığı baskı ve bu kapsamdaki tutuklamalar ile kendisi de dahil olmak üzere açılan soruşturmalarla ilgili konuştu.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik sert eleştirilerde bulunan İmamoğlu, tutuklu olan Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat ve Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in tutuklanmalarında rol oynayan bilirkişi Satılmış Büyükcanayakın hakkında bilgiler verdi. İmamoğlu, İstanbul'da bu alanda toplam 1891 bilirkişi görev yaparken sürekli Büyükcanayakın'ın kendisi ile ilgili dosyalarda seçilmesine dikkat çekti.
İmamoğlu, "Binlerce bilirkişi arasında bize hep Satılmış Bey'in düşmesi tesadüf olabilir mi?" sorusunu yöneltirken "Bu bilirkişi, olmayan şeyleri yazacak-atıf yapacak kadar rahat bir profesyonel. Başına bir şey gelmeyeceğinden emin. Belli ki arkasında güvendiği kişiler var. Özel seçilmiş birisi" ifadelerini kullandı.
Basın toplantısının adı "Turpun Büyüğü"
İmamoğlu, 31 Mart seçimlerinden birinci olarak çıkan CHP'ye yönelik operasyonların devam ettiğini belirterek şunları kaydetti:
"Sizin yetkililerden duyduğunuz ilk cümle 'yargı bağımsızdır' cümlesi. Siz onlara inanmayın. Siyaset köküne kadar yargıya karışıyor, bu kadar net. Bunu ben demiyorum, Cumhurbaşkanı diyor. 'Turpun büyüğü heybede' diyor."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beşiktaş Belediye Başkanı Akpolat'ın tutuklanmasının ardından AKP'nin 17 Ocak'taki Konya 8. Olağan İl Kongresi'nde konuşarak son günlerde tartışılan ve muhalefetin tepkiyle karşıladığı şu sözleri sarf etmişti:
"Dosyalardaki iddialara verecek cevapları olmadığı, yapılan hırsızlık ve arsızlıklar aşikar olduğu için sürekli topu taca atıyorlar. Halbuki onlar da çok iyi biliyor ki daha turpların büyükleri heybede. Telaşlarının, paniklemelerinin, ortalığı velveleye vermelerinin bir sebebi de işte bu hakikattir."
Erdoğan'ın "turpun büyüğü" ifadesiyle İmamoğlu'nu işarete ettiği yorumları yapılmıştı.
İmamoğlu da bu sözlerden hareketle düzenlediği basın toplantısının adını "Turpun Büyüğü" koyduğunu belirterek "Bugün heybeden turp niyetine çok enteresan bir kişilik çıkacak" dedi ve bilirkişi Büyükcanayakın ile ilgili bilgiler açıkladı.
İmamoğlu söz konusu bilirkişi ile ilgili şunları kaydetti:
"Bizim soruşturmalar ne tesadüf hep Satılmış Bey'e denk geliyor. Nedir bu Satılmış Bey sevdası. Hayatımıza Satılmış Bey isimli kişi, bu kadar nüfuz ettirilince, araştırmaya başladık ‘Kimdir bu' diye. Bir baktık ki bu arkadaşa, nedense hep CHP'li belediyelerin dosyaları düşüyor. Hayri İnönü zamanında Şişli, Şükrü Genç döneminde Sarıyer, Ali Kılıç döneminde Maltepe, Küçükçekmece… Liste uzayıp gidiyor. Peki 8 binden fazla bilirkişisi olan İstanbul'da, neden hep Satılmış Bey tercih ediliyor?"
Beylikdüzü Belediye Başkanı olduğu dönemle ilgili siyasi yasak ve hapis cezasıyla yargılanmakta olduğunu, 2022 yılında kendisine ceza sorumluluğu yüklenemeyeceğini Danıştay'ın karara bağladığını söyleyen İmamoğlu, "Benimle ilgili bilgileri yeterli bir bulmayan mahkeme bilirkişiye başvurdu. Bu sıra dışı bilirkişi Danıştay'ın beş yargıcının imzaladığı raporu doğru bulmadı" diye konuştu.
İmamoğlu, kendisi ile ilgili dosyalarda İstanbul'da muhasebe alanında görev yapan 1891 bilirkişi içinden hep Satılmış Büyükcanayakın'ın görevlendirildiğini ve hazırladığı raporlar nedeniyle "ödüllendirildiğini" söyleyerek "Yargı bağımsız öyle mi?" diyerek Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'u yargıdaki usulsüzlüklere karşı harekete geçmeye çağırdı.
İmamoğlu adliye koridorlarında "Adalet Bakanı'nın İstanbul'da sözünün geçmediğinin" konuşulduğu iddialarının bulunduğunu da söyledi.
"Sayın Cumhurbaşkanı turpun büyüğü senin heybenden çıktı"
İmamoğlu basın toplantısında Adalet Bakanı'nın yanı sıra Cumhurbaşkanı Erdoğan'a da hitaben konuşarak şunları kaydetti:
"Sayın Cumhurbaşkanı... Sizde böyle maharetli bilirkişi Satılmış Bey oldukça, nokta atış bu kişiyi bulan yargı mensupları oldukça, heybenizde büyük turplar taşıdığınızı düşünebilirsiniz. Sizin turp sandıklarınız bu milletin gönlünde zerre yer etmez. Yargıyı kumpaslarla siyasi emeller için kullanmak sizden önce ve döneminizde nasıl ayağına dolaştıysa yarın da emin olun sizin ayağınıza dolaşacak."
İBB Başkanı "Turpun büyüğü senin heybenden çıktı" diyerek Erdoğan'a yönelik şunları söyledi:
"Aslında işin çok kolay. Bu kadar heybeyi sırtında taşımana gerek yok. Bu kadar yük taşıyacağına kendini sadece milletin sandıktaki vicdanına emanet ettiğin an rahatlayacaksın. Ben geceleri Allahıma bin şükür huzurla uyuyorum. Bunu da huzurla uyuyamayan düşünsün. Allah size de nasip etsin."
Satılmış Büyükcanayakın iddiaları reddetti
Bu arada Halk TV’den gazeteci Barış Pehlivan’ın telefonla ulaştığı Satılmış Büyükcanayakın İmamoğlu'nun iddialarını reddetti.
CHP'li davalarda hep kendisinin mi bilirkişi olduğunun sorulmasına karşılık "Yalan konuşuyorsunuz genel olarak, çünkü ben sadece CHP davalarına değil, beni kimse bağlamaz, AK Parti’nin 2010'daki (dosyasında) MHP’nin de (dosyasında) bilirkişilik yaptım. Asla seçilmiş kişi değilim" dedi.
Büyükcanayakın bilirkişilik yaptığı sırada savcılarla asla istişare etmediğini de kaydetti.
"12 Eylül'den beri ilk kez parti genel başkanları tutuklu"
İmamoğlu basın toplantısının başlarında Kartalkaya'daki otel yangınında hayatını kaybedenler için üzüntüsünü de dile getirirken iktidarı sorumluluk almamakla suçlayarak şöyle konuştu:
"Yetki sahibi olmak için yanıp tutuşanlar iş sorumluluk almaya gelince adam asmaca oynuyorlar. Tek başına gerçeklerin ortaya çıkması için çabalayan ve facia yaşandığı ilk andan itibaren durmaksızın çalışan Tanju Başkanımıza da burada selamlarımı iletiyorum ve kolaylıklar diliyorum."
Yangın faciasının ardından yaptığı ilk açıklamada Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy itfaiyeyi suçlamış, ardından hükümete yakın medyaya servis edilen belgelerle Bolu Belediyesi sorumlu gösterilmeye çalışılmıştı. Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan ise basına yaptığı açıklamalarda otelin denetiminin Turizm Bakanlığının sorumluluğu altında olduğunu açıklamıştı.
Hükümetin sıra sorumluluk almaya gelince ortadan kaybolduğunu da belirten İmamoğlu, "Yarattıkları derin rejim sorunu, sistem sorunu her yetkiyi, izni ve talimatı merkeze devşirme çabası, ortaya sorun çıktığında bunu hemen başka kurumlara pas etmeye, yetkiyi başkalarına yıkma çabası; tam da bugün ülkemizde yaratılmış olan sistemin milletimizi getirdiği acı durumdur" dedi.
İmamoğlu, basın toplantısında geçtiğimiz günlerde tutuklanan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ile ilgili de konuştu. "Siyasallaşmış yargı eliyle siyasete şekil verme çabasının" yaşanmakta olduğunu söyleyen İmamoğlu, HDP eski Eş Başkanı Selahattin Demirtaş ile Özdağ'ın durumlarını hatırlatarak 12 Eylül darbesinden bu yana ilk kez bu dönemde iki parti genel başkanının cezaevinde olduğuna işaret etti.
İmamoğlu kürsüden indikten beş dakika sonra soruşturma
Basın toplantısının ardından soruları yanıtlayan İmamoğlu kürsüden indikten yaklaşık 5 dakika sonra İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından açıklama yapıldı. Açıklamada, Ekrem İmamoğlu hakkında bugün düzenlediği basın toplantısında sarf ettiği sözler nedeniyle "yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs" ve "adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs" suçlarından resen soruşturma başlatıldığı duyuruldu.
Başsavcılığın açıklamasında, "ayrıca yazılı ve görsel medyada bu yönde söylemlerde bulunanlar için gerekli tespitin yapılarak soruşturma başlatılması için İstanbul Emniyet Müdürlüğüne talimat verildiği" belirtildi.
Savcılık kaynakları, "Ekrem İmamoğlu'nun açıklamalarını canlı yayınlayan medya organlarının soruşturma kapsamında olmadığını, aynı doğrultuda kendisi gibi bilirkişiyi hedef alacak şekilde münferiden yayın yapan medya organlarının soruşturma kapsamında olduğunu" bildirdi.
İmamoğlu da kendisi hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca soruşturma açılmasına ilişkin "Daha konuşmam bitmeden hakkımda soruşturma başlatılıyor. Bu haksız müdahalelere cevap vermek adil yargılamayı etkilemek değil, tam tersine hukukun bağımsızlığını savunmaktır. Belgelerle açıkladığım hukuksuz işlerle ilgili de jet hızıyla soruşturma bekliyorum" dedi.
DW/GS,HS