1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

İran’ın gelişmiş santrifüj çıkışı doğrulandı

9 Eylül 2019

UAEA’nın, İran’ın gelişmiş santrifüjlerle uranyum zenginleştirme hazırlığını doğrulaması diplomasi trafiğini hareketlendirdi. Çin ve Rusya ABD’yi suçlarken, Almanya İran’a yükümlülüklerine bağlı kalma çağrısı yaptı.

Natans tesislerindeki santrifüjler (Foto: Arşiv)
Natans tesislerindeki santrifüjler (Foto: Arşiv)Fotoğraf: picture-alliance/dpa

İran’ın geçen hafta duyurduğu “daha gelişmiş santrifüjlerle uranyum zenginleştirme hazırlığı” Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) tarafından doğrulandı. 

UAEA sözcüsü, ajans denetçilerinin hafta sonunda İran’a yaptıkları ziyaret sırasında gelişmiş santrifüjlerin yerleştirilmiş ve test aşamasına getirilmiş olduklarını tespit ettiklerini açıkladı. Ancak sözcü, bunlar üzerinde herhangi bir test yapılmadığının görüldüğünü sözlerine ekledi.

Birleşmiş Milletler bünyesinde faaliyet gösteren UAEA’nın denetçilerinin, İran’daki Natans nükleer enerji tesislerinde, uranyum zenginleştirmek için 22 adet IR-4, bir adet IR-5, 30 adet IR-6 ve 3 adet IR-6s model santrifüj tespit ettikleri belirtildi. 

Oysa 2015 yılında imzalanan nükleer anlaşma İran’a ancak daha az gelişmiş bir model olan ilk jenerasyon IR-1 santrifüjleriyle uranyum zenginleştirme izni veriyor. 

Tahran duyurmuştu

Tahran Yönetimi, nükleer anlaşmayı ihlal eden hamlesini geçen hafta açıklamış, İran Atom Enerjisi Kurumu Sözcüsü Behruz Kemalvandi uranyumu daha modern ve hızlı santrifüjlerle zenginleştireceklerini duyurmuştu.

İran, 2015 yılında imzalanan ve nükleer anlaşmadan (JCPOA) kaynaklı yükümlülüklerini aşamalı olarak rafa kaldıracağını açıklamış, buna ABD’nin anlaşmadan tek taraflı çekilerek ağır yaptırımlar uygulaması ve anlaşmanın muhafazasını isteyen İngiltere, Fransa, Almanya ve AB'nin sözlerini, ve yükümlülüklerini yerine getirmemesini gerekçe göstermişti.

Rusya ve Çin ABD'yi suçluyor

Rusya’nın UAEA nezdindeki daimi temsilcili Mikhail Ulyanov, İran’ın gelişmiş santrifüj kullanma kararının “dramatize edilmemesi gerektiğini” savunurken, “burada nükleer silahlanma yönünde bir tehlike yok, sadece JCPOA anlaşması içinde dengenin tekrar sağlanması yönünde güçlü bir mesaj veriliyor” görüşünü aktardı. 

Yaşanan gelişmelerden ABD’yi sorumlu tutan Çin ise İran ile nükleer anlaşmanın korunması gerektiğini savundu. 

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hua Chunying, “ABD tek taraflı yaptırımlar ve İran’a karşı yoğun baskı gibi yanlış politikalardan vazgeçmelidir” açıklamasını yaptı. 

Almanya’dan İran’a: Yanlış yol

Gelişmeler hakkında Almanya’dan da bir açıklama geldi. Almanya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Rainer Breul, Alman hükümetinin olağan basın toplantısında İran’ın gelişmiş santrifüjler yoluyla uranyum zenginleştirmeye hazırlanmasını “yanlış yolda atılmış bir adım” olarak nitelendirdi. 

Alman hükümeti olarak İran’a nükleer anlaşmadan kaynaklı yükümlülüklerine bağlı kalma çağrısı yaptıklarını söyleyen Breul, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un ABD ile İran arasındaki görüşmelerin yeniden başlatılması ve gerilimin düşürülmesini öngören çabalarına destek verdiklerini açıkladı.

Macron, Washington ve Tahran ile görüşmeler yürüterek İran’ın 15 milyar dolar kredi verilmesi karşılığında anlaşmadan kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmesi önerisini gündeme taşımıştı.

İran ne amaçlıyor?

İran’ın gelişmiş santrifüj hamlesiyle özellikle ABD yaptırımları nedeniyle zora giren petrol sevkiyatının sürmesini sağlamaları için Avrupa ülkeleri üzerindeki baskısını artırmayı hedeflediği belirtiliyor. 

Nükleer anlaşma ekonomik teşvikler karşılığında İran’ın nükleer programından vazgeçirmeyi hedefliyor. ABD’nin tek taraflı çekilmesi ve ağır yaptırımlar uygulamaya başlamasının ardından bu teşvikler hayata geçirilemedi. Anlaşmaya taraf olan İngiltere, Fransa, Almanya, Avrupa Birliği (AB), Çin ve Rusya, İran’ın beklentilerine yanıt verecek yol arayışında.

Reuters, AP / DA, AÜ

© Deutsche Welle Türkçe

 

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik