İran'ın hedefteki gizli nükleer tesisi: Fordo
18 Haziran 2025
İsrail'in hava kuvvetleri günlerdir İran'a peş peşe saldırılar düzenliyor. En önemli hedefler ise İran'ın nükleer tesisleri. İsrail, Tahran rejimini "atom bombası geliştirmeyi hedeflemekle" suçluyor. İran yönetimi ise bunu reddediyor. Buna rağmen, ülkenin dört bir yanında nükleer tesisler bulunuyor. Bunlardan bazılarının, sivil nükleer enerji kullanımının ötesinde gizli araştırmaların yürütüldüğü büyük yer altı tesislerine de ev sahipliği yaptığı tahmin ediliyor.
Natanz ve İsfahan'da ağır hasar
Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'nun (UAEK) değerlendirmesine göre, İran'ın orta kesiminde bulunan Natanz'da yüzde 60 oranına kadar uranyum zenginleştirmesi yapılıyordu. Oysa sivil amaçlı bir nükleer santralin çalışması için yüzde 3 ila 5 arasında bir zenginleştirme yeterli. Bir atom bombası geliştirmek için ise uranyumun yaklaşık yüzde 90 oranında zenginleştirilmesi gerekiyor.
BBC'ye konuşan UAEK Başkanı Rafael Grossi'nin aktardığına göre, bu tür zenginleştirme için gereken yer üstü santrifüjler neredeyse tamamen yok edilmiş durumda. Santrifüj, bir kimyasal karışımı, içindeki bileşenlerin yoğunluk farkına göre ayırmak için kullanılan bir laboratuvar cihazı.
Saldırılarda, nükleer tesislerin yer altı bölümünün isabet alıp almadığı henüz belirsiz. İsrail'in saldırıları sonucu meydana gelen elektrik kesintisinin, tesislerde daha fazla hasara yol açmış olabileceği belirtiliyor. Grossi'ye göre, hasar gören tesislerde "tehlikeli radyasyon sızıntısının" meydana gelmiş olması da kuvvetle muhtemel. Ancak Tahran'dan bu konuda henüz resmî bir açıklama yapılmadı.
İsfahan'daki Nükleer Teknoloji Merkezi'nde de en az dört binada hasar oluştuğu bildiriliyor. Burada şimdiye kadar madenlerden çıkarılan uranyum oksit, yani "sarı kek" (Yellowcake), uranyum tetraflorür ve uranyum hekzaflorüre dönüştürülüyordu. Bu işlemler, daha sonra yapılacak uranyum zenginleştirme işlemi için gerekli bir ön aşama.
Fordo'daki gizemli nükleer tesis
Natanz'a ek olarak İran, uranyum zenginleştirmeye yönelik ikinci önemli nükleer tesis olan Fordo'ya da sahip. Fordo kompleksi, Tahran'ın güneyinde yer alıyor. Kum kenti yakınlarındaki eski bir askerî arazide, İran rejimi 2000'li yılların başında gizlice bir nükleer tesis inşa ettirdi. İsrail'in buraya da saldırılar düzenlediği söyleniyor. Ancak şu ana kadar kayda değer bir hasara dair rapor bulunmuyor.
Bu durum, Fordo kompleksinin büyük ölçüde yerin derinliklerinde inşa edilmesinden kaynaklanıyor olabilir. UAEK denetimlerinden ve olası saldırılar ya da sabotajlardan korunmak amacıyla, dağlık bir bölgede 60 ila 90 metre derinliğe bir tünel sistemi yapıldı. Batılı istihbarat servisleri, 2009 yılında bu nükleer tesisle ilgili bilgilerini ilk kez kamuoyuyla paylaştı. 2012 yılında IAEA, İranlı bilim insanlarının Fordo'da "tıbbi amaçlarla" yüzde 20'ye kadar uranyum zenginleştirmeye başladıklarını açıkladı. O tarihten bu yana yer altındaki tesiste yaklaşık 3 bin santrifüjün kurulduğu bildiriliyor. Bu haliyle tesis, Natanz kompleksinden daha küçük görünüyor. Ancak burada daha yüksek saflıkta uranyum zenginleştirilmesinin mümkün olması, tesisi askerî amaçlar açısından daha önemli hale getiriyor.
İran atom bombası yapımına yaklaştı mı?
Fordo'daki nükleer tesiste tam olarak ne olup bittiği bilinmiyor. Her ne kadar kâğıt üzerinde tesis, UAEK tarafından denetleniyor olsa da özellikle uluslararası nükleer anlaşmanın feshedilmesinden bu yana İran yönetimi, uluslararası denetçilerin erişimini kısıtladı ve birçok izleme cihazını söktü.
UAEK, Mayıs ayı sonunda Tahran'ı, uranyum zenginleştirmeyi yüzde 60 seviyesine çıkarmakla suçlamıştı. İran'ın, yaklaşık 400 kilogramdan fazla "yüksek oranda zenginleştirilmiş uranyuma" sahip olduğu tahmin ediliyor. İsrail saldırılarından kısa süre önce yayımlanan bir raporda, Bilim ve Uluslararası Güvenlik Enstitüsü (Institute for Science and International Security), Fordo'daki mevcut kapasitelerle İran'ın, üç hafta içinde "233 kilogram silah kalitesinde uranyum elde edebileceği" ve bunun da "birkaç nükleer savaş başlığı üretimi için" yeterli olacağı uyarısında bulunmuştu.
Vurulması zor bir hedef
Bu çerçevede Fordo'daki tesisin gelecekte de İsrail saldırılarının hedefi olması muhtemel. İsrail'in Washington Büyükelçisi Yechiel Leiter, Fox News kanalına yaptığı açıklamada, "Operasyonun sonunda Fordo devre dışı kalmalı" ifadesini kullandı.
Ancak kayalık bir dağın altında yer alan bu tesisi yok etmek çok zor olabilir. ABD'li askerî analist Cedric Leighton, CNN kanalına yaptığı açıklamada, "İran'ın Fordo'da, hava saldırılarına karşı özel olarak güçlendirilmiş beton kullandığını" söyledi. Leighton, İsrail hava kuvvetlerinin "sığınak delici silahlara" sahip olduğunu, ancak yine de tesisin koruma zırhını delmek için çok sayıda saldırı dalgası gerekebileceğini belirtti.
Batılı ülkeler arasında yalnızca ABD'nin sahip olduğu sığınak delici bomba, hedefe çok daha hızlı ulaşabilecek kadar ağır. Hassas güdümlü GBU-57 bombası, yaklaşık 14 ton ağırlığında ve yer altındaki hedeflere yönelik özel olarak geliştirildi. Ancak bu bomba, İsrail hava kuvvetleri tarafından taşınamayacak kadar büyük ve ağır. Bunun için ABD'ye ait B-2 ya da B-52 bombardıman uçakları gerekli. ABD'nin, İsrail ile İran arasındaki çatışmaya doğrudan müdahil olup olmayacağı ise şimdilik belirsizliğini koruyor.