Yasemin Devrimi’nin birinci yıldönümü Tunus'ta tartışmaların gölgesinde kutlandı. Bir yanda binlerce Tunuslu, Bin Ali rejiminin devrilişini neşeyle meydanlarda kutlarken, diğer yanda yeni hükümeti protesto eden işsiz kitleler vardı.

Tunus, ekim ayında yapılan seçimlerden birinci çıkan İslamcı Ennahda Partisi liderliğinde bir koalisyon hükümeti tarafından yönetiliyor. Ennahda, Türkiye’deki AKP modelini örnek aldığını sık sık dile getiriyor. Ancak Tunus ve Batı’da ülkedeki laik yapının ve demokratik gelişimin tehlikede olduğu endişesi de sürüyor.

‘AKP bize en yakın gördüğümüz parti'

Ennahda lideri Raşid Gannuşi, Euronews ile söyleşisinde ilginç mesajlar verdi. Gannuşi, “Türkiye’deki AKP, izlediği politikayla başarılı olan tek İslamcı parti… Tunus’taki Ennahda, AKP örneğini mi izleyecek?” sorusuna şu yanıtı verdi:

“AKP, parti olarak bize en yakın gördüğümüz parti. Türkiye ile Tunus’un çok ortak yönü var. Tarihi açıdan paralellikler var. İki ülke de Batı’ya çok yakınlar ve 19’uncu yüzyılda önemli reformları hayata geçirdiler. Bu benzerlikler ışığında AKP ve diğer ılımlı partilere çok yakın hissediyoruz. AKP’nin büyük ekonomik başarılara imza atmasından, demokrasi ve insan hakları alanında da başarılı olmasından biz de fayda sağlayabiliriz. Ancak sonuçta her ülke farklıdır.”

Raşid Gannuşi “AKP, dindar kökenine rağmen laik bir parti olarak kabul ediliyor…” yorumuna “Evet dediğim gibi her ülke farklı” karşılığını verdi.

Tunus'taki laik gelenek

Gannuşi, başında olduğu İslamcı Ennahda Partisi'nin, Tunus'ta din ve devlet işlerini birbirinden ayrı tutma geleneğine son verebileceği endişeleri için de şu değerlendirmeyi yaptı:

“Tunus laik bir devlet değil. Ülkenin dili Arapça ve dini İslam. Biz laik ya da dindar olsun, tüm Tunuslular’a bu devlet içinde haklarının güvencede olduğunu garanti ediyoruz. Kadın olsun erkek olsun, hangi inanca ve hangi siyasî görüşe sahip olurlarsa olsunlar tüm vatandaşlar yasalar önünde eşittir.”

© Deutsche Welle Türkçe

DW, BK/HK/AS