İsrail Cumhurbaşkanı İsaac Herzog, Alman medya grubu Springer'in yayın organlarına yaptığı açıklamada ABD'yi Batı Şeria"daki Filistinlilere yönelik olduğu iddia edilen saldırılar sebebiyle İsrail"e yaptırım uygulamaması konusunda uyararak, "Bu büyük bir hata olurdu" dedi. İsrail ordusunda yaşanabilecek olası suistimallerin İsrail'de soruşturulacağını ve yargılanacağını belirten Herzog, "Çok güçlü bir yargımız var. İsrail'de kimse yasalardan kaçamaz" ifadelerini kullandı.

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, önümüzdeki günlerde İsrail ordusunda, ultra ortodoks Yahudi askerlerden oluşan Netzah Yehuda taburuna cezai yaptırımlar uygulanacağını duyurmuştu.

Netzah Yehuda taburu, Batı Şeria'da Filistinlilere karşı çok sayıda şiddet, hak ihlali ve orantısız güç içeren olaya karışmakla suçlanıyor. İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu da ABD'nin cezai yaptırım açıklamasına tepki göstermiş, sosyal medya hesabından "İsrail ordusu cezalandırılmamalı" mesajını paylaşmıştı.

Herzog: İran dünya için en büyük tehdit

Cuma günü Amerikan basınında öne sürülen ancak detayları açıklanmayan, İsrail'den İran'a yönelik füze saldırısı iddialarına ilişkin soruları da yanıtlayan Herzog, "Bence bunun muğlak kalması daha iyi olur" ifadelerini kullandı.

İran medyası, geçen perşembeyi cumaya başlayan gece İran'ın merkezine yakın olan İsfahan şehri yakınlarına gerçekleşen hava saldırısının, üç insansız hava aracının (İHA) düşürülmesiyle önlendiğini duyurmuş, ABD medyası da İsrail'in İran'a misilleme saldırısı düzenlediğini bildirmişti.

Bild'e verdiği röportajda, dünyadaki istikrar için gerçek tehdidin İran olduğunu ifade eden Herzog, "İran liderliğindeki bu şeytani imparatorluk, dünya meselelerini istikrarsızlaştırmak için inanılmaz önlemler alıyor" dedi.

İran'ın İsrail'e yönelik şiddetli saldırısının Avrupa'ya bir sinyal olduğunu savunan Herzog, "Eğer uyanmazlarsa, olabildiğince güçlü olmazlarsa ve NATO'daki koalisyonla bu şeytani imparatorluğa karşı savaşmazlarsa Avrupa gelecekte bunun bedelini ödeyebilir" ifadelerini kullandı. Tahran'ın ileride nükleer bombaya sahip olabilme tehlikesini dünyanın geleceğine yönelik en büyük tehdit olarak nitelendiren Herzog, bu tehlike karşısında dünyayı birlikte hareket etmeye ve "gerekirse" savaşmaya davet etti.

"Hiçbirimiz savaşa gitmek istemiyoruz, hiçbirimiz kan dökmek istemiyoruz, hepimiz düzgün ve iyi bir hayata değer veriyoruz" diyen Herzog, "Ancak Batı medeniyeti ve özgür dünya, bir düşmanın var olduğu anlayışını yayması gerekiyor. (...) Onlar son derece köktenci bir Müslüman ideolojisine sahip" dedi.

"İran halkı ayaklanacak"

İran'ın kendi vatandaşlarının yaşam kalitesini iyileştirmek yerine terörü yaymak için milyarlarca dolar harcadığını belirten Herzog, Tahran rejiminin İsrail'in güçlü yönlerini ve yeteneklerini yanlış değerlendirdiğini dile getirdi. İsrail'in dayanıklılığını vurgulayan Herzog, İran halkının da rejime karşı ayaklanacağı görüşünü savundu.

Röportajında Alman Hükümetine teşekkür eden Herzog, Hamas'ın 7 Ekim saldırıları sonrasında, Almanya Başbakanı Scholz'un, "Tutarlı bir şekilde ahlaki açıdan net bir duruş sergilediğini, durumu çok net yorumladığını ve anladığını" belirtti.

"Gazze Şeridi'nin Hamas terörü altında bu korkunç duruma sürüklenmesi yüreğimi acıtıyor ama onlar (Hamas) bu saldırıyı başlattı, savaşa gittiler" ifadelerini kullanan Herzog, Hamas'ın Filistin halkına yaşattığının bir trajedi olduğunu vurguladı.

7 Ekim saldırısı sırasında kaçırılan ve hala Hamas’ın elinde bulunan rehinelerle ilgili de konuşan Herzog, "Kalplerimiz kanıyor. Gazze'de 133 İsrailli var. Kimse nerede ve nasıl olduklarını bilmiyor. Sadece aileleri ve sevenleri için değil tüm ulus için büyük bir trajedi" dedi.

Herzog, Hamas lideri Yahya Sinvar'ı canlı ya da ölü olarak yakalamak zorunda olduklarını, bunun kendileri için hayati öneme sahip olduğunu da sözlerine ekledi.

 

AFP,DW / EC,ET

DW Türkçe'ye VPN ile nasıl erişebilirim?