1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

150909 Entwicklungsbericht Weltbank

16 Eylül 2009

Dünya Bankası’na göre küresel ısınmaya neden olan gazların yüzde 64’ü zengin ülkelerden kaynaklanıyor. Bu ülkeler zararın ise yüzde 20’sini karşılıyor. İklim değişikliğinin en fazla vuracağı bölgeler ise yoksul ülkeler

Fotoğraf: dpa - Bildfunk

Dünya Bankası yeni "ilerleme raporu"nu yayımlamak için ilk kez Washington dışında bir yer seçti. Raporun küresel ısınma ve kuraklıkla ilgili olduğu düşünüldüğünde, Kenya'nın başkenti Nairobi, yaşanan duruma dikkat çekmek adına çok uygun bir örnek oluşturuyor. Doğu Afrika'da bulunan Nairobi ve çevresi bu yıl hiç yağış almadı. Hata bölgenin bazı bölümlerine geçen yıl da yağış düşmedi. Bu sebeple nehirlerde deredeyse hiç su kalmadı, kaynaklar kurudu. Büyük baş hayvanların telef olmasıyla, büyük gıda sıkıntısı baş gösterdi.

Dünya Bankası'nın Kenya yetkilisi Johannes Zutt şunları kaydetti:

"Küresel ısınmanın da etkisiyle geçtiğimiz yıllarda kuraklık arttı. Bunun etkilerini görmemek mümkün değil. Kenya'da su olmadığı için gıda ve elektrikten de yoksunuz. Çünkü hepsi yeterli yağış düşmesine bağlı…"

Fotoğraf: picture-alliance/ dpa

Kabarık fatura

Dünya Bankası'nın tahminlerine göre, gelişmiş ülkelerin küresel ısınma nedeniyle oluşan masrafların yüzde 80'ini karşılaması gerekiyor. Aksi takdirde hava sıcaklığının ortalama iki derece artması, üretimde yüzde beş oranında bir düşüşe neden olacak. Zutt sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu özellikle fakir halkı etkileyecek. Mahsul olmadan hayatta kalmaları mümkün değil. Kıtlık zamanlarından, yetersiz beslenmeden ve bu nedenle de hastalıkların artmasından endişeliyiz. Bunların hepsi küresel ısınmanın sonuçları..."

Dünya Bankası önümüzdeki on yıl içinde küresel ısınmayı tetikleyen sera gazı emisyonunun yüzde 80 oranında azaltılması gerektiğine dikkat çekiyor. Ancak bunun için yeni teknolojilere ihtiyaç duyuluyor. Nobel Barış ödüllü Kenyalı çevreci Wangari Maathai, hükümetlerin alternatif enerji kaynakları bulmak için daha yoğun çaba harcamaları gerektiğini düşünüyor ve "Bir hükümet gerekli kararları alırsa, birçok şey değiştirilebilir. Çünkü kanunları hükümetler çıkarıyor" diyor.

Afrika da düşünülmeli

Fotoğraf: AP

Maathai, Aralık ayında Kopenhag'da yapılacak olan Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi'nde etkili adımların atılması ve gelişmiş ülkelerin karar verirken Afrika'yı da düşünmeleri gerektiğini belirtiyor. Maathai ayrıca küresel ısınmayla mücadelede bireye de büyük görevler düştüğünü vurguluyor:

"Kopenhag'da diğer hükümetler ne yaparsa yapsın, eğer bizler birey olarak üzerimize düşen görevleri yapmazsak yaşadığımız acılar devam eder. İnsanlarımız ve hayvanlarımız ölür ve büyük bir ihtimalle şu anda yaşadıklarımızdan çok daha kötü günler görürüz."

Dünya Bankası raporunda, gelişmiş ülkeleri küresel ısınma konusunda daha bilinçli ve fakir ülkelere karşı daha adil davranmaya çağırdı. Rapora göre, gelişmiş ülkelerin küresel ısınmanın etkilerini azaltabilmek için 2030 yılına kadar 475 milyar dolarlık yatırım yapmaları gerekiyor.

Fotoğraf: AP/Montage DW

Rapor, sera gazlarının yüzde 64'ünün zengin ülkelerde üretildiğine, ancak bu ülkelerin küresel ısınma nedeniyle ortaya çıkan zararın sadece yüzde 20'sini karşıladıklarına dikkat çekiyor. Raporda ayrıca gelişmekte olan ülkelerin sera gazı salınımına etkisinin yüzde iki oranında olduğuna; buna karşılık bu ülkelerin küresel ısınmanın doğurduğu etkilerin yüzde 80'ine maruz kaldığı da belirtiliyor.

Dünya Bankası raporunun altını özellikle çizdiği üç önemli nokta bulunuyor: Bir an önce harekete geçmek, birlikte hareket etmek ve uygulanacak çözümlerin sürdürülebilir olması. Bu çalışmalarla her ne kadar küresel ısınmanın iki derecenin altında tutulması hedeflense de, bunun gerçekleştirilememesi halinde, en azından sıcaklığın daha fazla yükselmesinin önüne geçilmesi planlanıyor.

Antje Diekhans / Çeviri: Banu Ertek

Editör: Ahmet Günaltay