1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Kıbrıs’ta yeni müzakere sürecinin önü açılıyor

Deutsche Welle, ajanslar24 Temmuz 2008

Kıbrıs Cumhurbaşkanı Dimitris Hristofyas ile Kuzey Kıbrıs lideri Mehmet Ali Talat, kapsamlı çözüm müzakerelerine gidebilecek olan yeni süreç çerçevesinde yarın yeniden bir araya geliyor.

Talat-Hristofyas görüşmesinden doğrudan müzakere takviminin çıkması bekleniyor
Talat-Hristofyas görüşmesinden doğrudan müzakere takviminin çıkması bekleniyorFotoğraf: AP

Talat-Hristofyas görüşmesinin, BM Kıbrıs Özel Temsilcisi Taye-Brook Zerihoun'un ara bölgedeki ikametgahında yapılacağı belirtildi.


25 Temmuz görüşmesiyle devem etmekte olan bu süreç, Kıbrıs Cumhuriyeti’ndeki lider değişikliği ile başladı. 24 Şubat'ta yapılan ikinci tur seçimlerde Meclis Başkanı ve AKEL Genel Sekreteri Dimitris Hristofyas, yüzde 53.36 oy alarak, Kıbrıs’ın yeni lideri olmuştu.

24 Şubat'ta yapılan ikinci tur seçimlerde Hristofyas, Kıbrıs’ın yeni lideri olmuştuFotoğraf: AP


Annan planının referandumda reddedildiği dönemin lideri olarak çözümden yana tavır almayan Tasos Papadopulos'un yerini alan Hristofyas, çözüm yanlısı açıklamalar yaparak, Türklere dostluk elini uzattığını belirtiyor.


Talat ile Hristofyas, yeni süreç çerçevesinde ilk olarak 21 Mart'ta bir araya geldi. BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Michael Möller'in ara bölgedeki ikametgahında düzenlenen ve yaklaşık 3.5 saat süren görüşmede liderler 3 ay sonra bir araya gelmeyi kararlaştırdılar. Liderler, Lokmacı Kapısı'nın da teknik olarak mümkün olan en kısa sürede açılması için uzlaşmaya vardılar.


BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Möller, 21 Mart görüşmesinin ardından her iki lider adına yaptığı açıklamada, liderlerin bir dizi çalışma grubu ve teknik komiteler kurmak, gündemlerini belirlemek ve bunu mümkün olan en hızlı şekilde yapmak üzere danışmanlarının bir hafta içinde buluşmasına karar verdiklerini bildirdi. Talat ile Hristofyas'ın teknik komitelerin varacağı sonuçları kullanarak, BM Genel Sekreteri gözetiminde tam teşekküllü müzakereleri başlatmak konusunda anlaştıklarını belirten Möller, liderlerin resmi müzakerelere başlamadan önce de gerektiği sürece ve gerektiği zaman buluşmak konusunda fikir birliğine vardıklarını kaydetti.

İki lider, tek uluslararası kimlikli, federal bir hükümet olması konusunda hemfikirFotoğraf: AP

Komiteler oluşturuldu

Talat ile Hristofyas'ın 21 Mart görüşmesinde vardığı mutabakat uyarınca başlayan yeni süreçte, taraflar 6 çalışma grubu ile 7 teknik komite oluşturulmasına karar verdi.


Kıbrıs sorununun özüne ilişkin konuları ele alacak olan çalışma grupları şöyle belirlendi:

1-Yönetim ve Güç Paylaşımı

2-AB Konuları

3-Güvenlik ve Garantiler

4-Toprak

5-Mülkiyet

6-Ekonomik konular.


İki taraf arasındaki günlük konular üzerinde çalışma yapacak teknik komitelerin başlıkları ise şöyle oldu:

1-Suç/Suça İlişkin Konular

2-Ekonomik ve Ticari Konular

3-Kültürel Miras

4-Kriz Yönetimi

5-İnsani Konular

6-Sağlık

7-Çevre.


23 Mayıs görüşmesi

Talat ile Hristofyas, 23 Mayıs'ta yeniden bir araya geldiler. İki lider bu görüşmede çalışma grupları ile teknik komitelerin çalışmalarını gözden geçirdi ve Haziran ayının ikinci yarısında yeniden bir araya gelerek, yeni bir değerlendirme yapmaya karar verdi.


Siyasi eşitliğe dayalı 2 bölgeli, 2 toplumlu federasyona bağlılıklarını yeniden teyit eden liderler, ortaklığın, eşit statüdeki Türk ve Rum kurucu devletlerinin oluşturacağı, tek uluslararası kimlikli, federal bir hükümeti olması konusunda hemfikir.

Ara bölgede görev yapan BM barış gücü askerleriFotoğraf: AP


Rum kesimi lideri Hristofyas, Kıbrıs'ın uluslararası kimliğinin, "Kıbrıs Birleşik Federal Cumhuriyeti" (United Federal Republic of Cyprus) olması konusunda ortak pozisyonları olduğunu söyledi.


BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs'taki yeni Özel Temsilcisi Taye-Brook Zerihoun'un ara bölgedeki ikametgahında yapılan 3 saatlik görüşmeden sonra iki lider ortak açıklama yaptı.


Zerihoun'un okuduğu açıklamaya göre, liderler, BM Güvenlik Konseyi'nin ilgili kararlarında tanımlanan siyasi eşitliğe dayalı 2 bölgeli, 2 toplumlu federasyona bağlılığını yeniden teyit etti. Açıklamada, ortaklığın, eşit statüdeki Türk ve Rum kurucu devletlerinin oluşturacağı, tek uluslararası kimlikli, federal bir devlet olacağı belirtildi.


Açıklamaya göre, liderler, ayrıca, temsilcilerine, 15 gün içinde teknik komitelerin sonuçlarını gözden geçirme talimatı verdi. Liderler, yeni bir değerlendirme yapmak amacıyla Haziran ayının ikinci yarısında yeniden bir araya gelmeye de karar verdi.

İngiltere ile memorandum

Yeni süreç devam ederken, Kıbrıs Cumhuriyeti ile İngiltere 5 Haziran'da karşılıklı anlayış memorandumu imzaladı.


Hristofyas ile İngiltere Başbakanı Gordon Brown arasında imzalanan memorandumda, Kıbrıs sorununun çözümünde "iki bölgeli, iki toplumlu federasyona" atıfta bulunuldu.


Talat, memorandumun, Hristofyas ile vardıkları mutabakatın dışında olduğunu belirterek, "İngiltere'nin yaklaşımının çözüme yardımcı olmayacağını, sadece engelleyeceğini" söyledi.


Memoranduma Ankara da tepki gösterirken, Dışişleri Bakanlığı bu metni, "Ada'da adil çözüm arayışına gölge" olarak niteledi.

1 Temmuz görüşmesi

Talat ile Hristofyas'ın 21 Mart'ta yaptığı görüşmede varılan mutabakat uyarınca oluşturulan teknik komitelerde anlaşmaya varılan önlemler de 20 Haziran'da açıklandı.

Mehmet Ali Talat'ın BM ve AB ile Müzakerelerden Sorumlu Özel Temsilcisi Özdil Nami ile Kıbrıs yönetimi liderliği Komiseri Yorgos Yakovu düzenledikleri basın toplantısında bu önlemleri açıkladılar. 6 maddeden oluşan önlemler, kültürel mirasın korunmasına yönelik eğitim programları, yol güvenliği, ambulansların karşılıklı geçişleri, ortak sağlık komitesi kurulması, çevre eğitimi ve atıklarla ilgili çalışmalar yapılmasını içeriyordu.


İki tarafın liderleri 1 Temmuz'da yeniden bir araya gelerek, 4,5 saatlik bir görüşme yaptılar.


BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Zerihoun, görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, liderlerin, "tek egemenlik ve tek vatandaşlık konusunda prensipte anlaştığını" bildirdi. Zerihoun, liderlerin, uygulamaya ilişkin detayları kapsamlı müzakerelerde ele alma konusunda da uzlaştığını açıkladı.

Başbakan Erdoğan'ın 20 Temmuz Barış Harekatı yıldönümünde adayı ziyareti güneyde tepkiyle karşılandıFotoğraf: AP


Liderler, 1 Temmuz görüşmesinde ilk kez teknik komite ve çalışma gruplarının faaliyetlerini gözden geçiririrken, 25 Temmuz'da yeniden bir araya gelerek, çalışma grupları ile teknik komitelerin çalışmalarını son kez gözden geçirmeyi kararlaştırdılar.

Erdoğan BM’yi çözümün adresi gösterdi

25 Temmuz görüşmelerine az bir süre kala Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, beraberinde 8 bakandan oluşan kalabalık bir heyetle “20 Temmuz Barış Harekatı”nın 34. yıl dönümü vesilesiyle Kuzey Kıbrıs’ı ziyaret etti.


Ziyaret ve bu çerçevede yapılan açıklamalar kuzeyde memnuniyet, güneyde ise tepkiyle karşılandı. Erdoğan, Talat ile düzenlediği ortak basın toplantısında, "Kıbrıs'ta çözüm Birleşmiş Milletler (BM) çatısı altında, BM Genel Sekreterinin iyi niyet misyonu çerçevesinde, adadaki gerçeklere dayanan iki eşit halk, bunun altını özellikle çiziyorum ve iki kurucu devlet arasında oluşturulacak, yeni bir ortaklık ilişkisi çerçevesinde bulunacaktır" diye konuştu.


Talat da Kıbrıs Türk halkının kendi asli kurucu yetkilerini kullanarak, egemenlikteki eşit ortaklığını tescil edeceği bir çözümü amaçladığını belirterek, "Rum egemenliğine yama olmak ya da egemenliği Rum tarafına bırakmak bizim için asla söz konusu değildir" dedi.

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik

Bu konuda daha fazla içerik

Daha fazla içerik göster