Dünya üzerinde yalnızca dört tane kalan kuzey beyaz gergedanlarından biri daha öldü.
Fotoğraf: picture alliance/WILDLIFE
Reklam
ABD'nin San Diego kentindeki hayvanat bahçesinde yaşayan 41 yaşındaki Nola adlı gergedanın durumunun, 13 Kasım’da geçirdiği kalça ameliyatının ardından kötüleştiği ve uyutulduğu bildiriliyor. Nola’nın 1989 yılından bu yana hayvanat bahçesinin en ilgi çeken üyelerinden biri olduğu kaydediliyor. Doğal Hayatı Koruma Vakfı’nın (WWF) verdiği bilgiye göre, yeryüzünde kalan son üç kuzey beyaz gergedanı (Ceratotherium simum cottoni) Kenya’da Ol Pejeta Vahşi Yaşam Parkı’nda yaşıyor ve ileri yaşta olan bu hayvanlar avcılara karşı günde 24 saat silahlı bekçilerin koruması altında bulunuyor. Son olarak temmuz ayında Çek Cumhuriyeti’ndeki bir hayvanat bahçesinde bulunan kuzey beyaz gergedanı hayatını kaybetmişti.
Afrodizyak söylentisi soy tüketiyor
Beyaz gergedanlar dünyanın en nadir büyük memeli hayvanları sayılıyor. Daha önce Kongo’dan Uganda ve Çad’a kadar uzanan bir bölgeye yayılmış olan kuzey beyaz gergedanlarının soyu tükenmek üzere. Bazı Uzakdoğu kültürlerinde öğütülmüş gergedan boynuzunun birçok hastalığa iyi geldiği, afrodizyak etkisi gösterdiği iddia edildiği için, bu hayvanlar yoğun bir şekilde avcıların hedefi olmuş ve 2008 yılında vahşi ortamdaki kuzey beyaz gergedanlarının sayısı sıfıra inmişti.
Tehdit altındaki türler
Yapılan bir araştırmaya göre hayvan ve bitki türleri her yıl, birkaç yüzyıl öncesine göre daha hızlı ölüyor. İnsanlık da kısa süre içinde kurbanlar arasına katılabilir.
Fotoğraf: picture-alliance/WILDLIFE/M. Harvey
100 kez hızlı
Amerikan siyah ayıları dünya genelinde tehdit altındaki 22 bin türden biri. Farklı Amerikan üniversitelerinden bilim insanları yaptıkları ortak araştırma sonucunda, geçen yüzyılda türlerin ölümünün insani aktivitelerin olmadığı döneme oranla 100 kat fazla olduğunu vurguluyor. Doğal Hayatı Koruma Vakfı, her geçen gün 70 türün daha yok olacağını tahmin ediyor.
Fotoğraf: picture alliance/Bildagentur-online
Kırmızı liste giderek uzuyor
Dünya Doğa ve Doğal Kaynakların Korunması Uluslararası Birliği, kurbağagillerin yüzde 41 ve memelilerin ise yüzde 26'sının yok olma tehdidiyle karşı karşıya olduğunu belirtiyor. Örneğin bu Titicaca dev kurbağa sadece Peru ve Bolivya'da And Dağları'nda yaşıyor. 1970'lerin başlarında göllerin zeminindeki bu kurbağaların sayısı milyonları buluyordu. Günümüzde ise göllerde neredeyse kayboldular.
Fotoğraf: picture alliance/WILDLIFE
Kirlenmiş çevre, yok olmuş ormanlar
Türlerin hızla yok olmasının nedenlerinin büyük kısmından insanlar sorumlu. Bunun yarı sıra küresel ısınma, çevre kirliliği ve ormanlardaki ağaçların kesilmesi de diğer faktörler. Araştırmaya göre son 40 yılda dakikada 2 bin ağaç kesildi.
Fotoğraf: picture-alliance/dpa
Daha keşfedilmeden öldü
Yapılan son araştırmada bilim insanları, sanayileşme öncesinde türlerin yokolma oranını, günümüzle karşılaştırdı. Nesli tükenmiş bu kuş Mauritius ada ülkesinde keşfedilmesinden 100 yıl önce, 1690'da tükenmişti. Uçma yeteneği olmayan bu kuşların yokolmasının nedeni, onları yiyen sıçanlar ve ev hayvanlarıydı.
Fotoğraf: Fotolia/Morphart
Karşılaştırmalı değer olarak fosil
Araştırmacılar omurgalı türlerin yokolmasıyla ilgili çalışmalarında fosilleri de analiz ettiler. Bulgular 4.5 milyar yıl önce yeryüzünde tam olarak nelerin olup bittiğini belirlemekten çok, kaba taslak bilgilere işaret ediyor. Çok eski zamanlarda her yüzyıl 10 bin omurgalı türden ikisi yok oluyordu. Örneğin bu resimdeki at.
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/R. Otto
Ekolojik sistem tehdit altında
Bazı türlerle ekolojik sistemin belirli fonksiyonları da kayboluyor, bitkilerin tozlaşması buna örnek. Araştırmacılara göre türlerin şimdiki yok olma hızı hesaba katılırsa, üç nesil sonraki insanlar biyo çeşitliliğin birçok avantajından vazgeçmek zorunda kalacak. Stanford Üniversitesi'nden araştırmacı Paul Ehrlich, 'Bindiğimiz dalı kesiyoruz' diyor.
Fotoğraf: picture-alliance/dpa
İnsanlık için tehlike
Araştırmayı yazan ekibin başındaki Meksika Ulusal Otonom Üniversitesi'nden Gerardo Ceballos, 'Eğer önlem alınmazsa, türümüz çok daha erken bir dönemde yok olacak' tespitinde bulunuyor. Örneğin arılar yok olursa, bunun tahıl üretimi açısından açlık gibi çok önemli sonuçları olabilecek. Arıların ölmesi şimdiden dünya genelinde önemli bir sorun.
Fotoğraf: picture-alliance/dpa
Hızlıca önlem almak şart
Araştırmayı hazırlayanlar acil bir çağrıda bulunuyor: İnsanlık tehdit altındaki türlerin korunması çabalarını hızlandırmalı ve artırmalı. Özellikle doğal yaşam bölgelerinin kaybolmasının, doğanın sömürülmesinin ve iklim değişiminin önüne geçilmeli. Eğer önlem alınmazsa gezegenin kendini toparlaması milyonlarca yıl sürebilecek.
Fotoğraf: picture-alliance/WILDLIFE/M. Harvey
8 fotoğraf1 | 8
Genetik kurtarma çalışmaları
Bu hayvan türünün tamamen yeryüzünden kaybolmaması için çabalar sürüyor. Nola’nın ölümünden birkaç hafta önce kuzey beyaz gergedanlarının bir nevi yakın kuzeni olarak nitelenen güney beyaz gergedanlarından (Ceratotherium simum simum) altı adet Güney Afrika’dan San Diego’ya getirildi. Bilim insanları bu iki türün farklı türler mi olduğunu, yoksa birbirlerinin altsınıfı mı olduklarını henüz ortaya çıkarabilmiş değil.
San Diego Hayvanat Bahçesi sözcüsü Christina Simmons'ın verdiği bilgiye göre, vahşi ortamda sayıları 20 bin 400’e yakın olan güney beyaz gergedanlarının kuzey beyaz gergedanlarının DNA'sından geliştirilecek embriyolara taşıyıcı annelik yapacak kadar genetik benzerlik taşıyıp taşımadıkları konusundaki araştırmalar devam ediyor. Bilim insanları, sözkonusu program başarılı olduğu takdirde gelecek 10 ila 15 yıl zarfında bir kuzey beyaz gergedan yavrusunun dünyaya gelebileceğini söylüyor.