1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Krizin Balkan ülkelerine etkisi

18 Kasım 2009

Küresel mali ve ekonomik kriz, reform sürecinin tam ortasında gafil avladığı Güneydoğu Avrupa ülkelerini fena vurdu. Ancak kriz bazı ülkeler için fırsatlar da doğurdu.

Ekonomik krizin en çok etkilediği Balkan ülkelerinin başında Macaristan geliyor.Fotoğraf: picture-alliance/ dpa

Budapeşte’deki Alman işadamları derneğinden Manfred Bey, durumu en kötü Güneydoğu Avrupa ülkesinin, Macaristan olduğu görüşünde. Bey,"Kriz yatırımcının belini büküyor. Unutmayın ki bu ülkedeki yerli ve yabancı yatırımcı tarafından üretilen malların büyük bölümü ihraç ediliyor. Global ihraç pazarlarının çökmesi Macaristan’ı özellikle etkiliyor" diye konuştu.

Macaristan krizden nasıl kurtulur?

Macar siyaset bilimcisi Zoltan Kiszely ise Macaristan’ın ekonomik canlanmadan fayda sağlayamadığını söyledi. Kiszely,"Kârı büyük yabancı şirketler alıp götürüyor. Macaristan’da sermaye birikmiyor, işletme kârı ülkeden kaçıyor. Orta boy Macar şirketlerinin ayakta kalması mümkün değil" dedi.

Bulgaristan da hâlâ yolsuzlukla etkili mücadele edilemiyor.Fotoğraf: DW

Zoltan Kiszely, iç ve dış borçların dağ gibi birikmesinin ülkesini krize daha duyarlı kıldığını ve kriz sonrasında ekonomik bakımdan hızla toparlanmayı da önlediği görüşünde. Macar siyaset bilimci şöyme konuştu:“Krediler cari harcamalara gitti. Yatırım yapılmadığı için borçların ekonomik büyümeyle ödenmesi mümkün değil.

Büyük zorluk çektiğimizi ve getirisini ilerde paylaşmak üzere herkesin belli bir süre fedakârlık etmesi gerektiğini halka anlatmalıyız.Bunu yapmadığımız müddetçe Macaristan krizden kurtulamaz."

Bulgaristan'da işsizlik kabusu

Bulgaristan’ın durumu da pek farklı değil. Yüksek borçla finanse edilen on iki yıllık büyümenin ardından küresel krizin pençesine düşen bu Balkan ülkesinde yatırımcı beklemeyi tercih ederken, işsizlik hızla artıyor. Ekonomik reformların bekletilmesi ve yolsuzlukla etkili mücadele edilmemesi Bulgaristan ekonomisine toparlanma fırsatı vermiyor.

Bosna-Hersek'teki farklı halk grupları ortak menfaatlerde buluşamıyor.Fotoğraf: DW

Global ekonominin aktörleri arasında yer almayan Arnavutluk yüzde üçlük büyüme hızını koruyabildiği için istihdam artıyor ve yurtdışında yetişmiş vasıflı işgücü de ülkesine dönüyor.

Balkanlar’ın gözü yaşlı ülkelerinden biri de Romanya. En büyük sorunu kamu borçları olan Romanya, hükümet krizi yüzünden reform ve konjonktür programları uygulayamıyor. Milyoner İon Blazac'ın, “Mali kriz yüzünden para adeta imha ediliyor. En iyisi Ferrari almak. Bu lüks oto, yılda en fazla yüzde beş değer kaybediyor” demesine şaşırmamak gerekiyor.

2007 yılından beri AB üyesi olan Romanya'nın en büyük sorunu kamu borçları.Fotoğraf: AP

Sırbistan cazip

Sırbistan ise Avrupa Birliği ile imzaladığı serbest ticaret anlaşması sayesinde yabancı yatırımcıya cazip geliyor. 600 milyon Euro’luk altyapı yatırımlarını kriz sonrasına erteleyen Sırbistan Birlik üyeliği şansını kaybetmemek için reformları hızla devreye sokuyor.

Siyasi çekişmelerin bir türlü sona ermediği Bosna Hersek’in Boşnak, Hırvat ve Sırp halk gurupları bir türlü ortak menfaatler üzerinde anlaşamıyor. Oslobodenje gazetesinin yazı işleri müdiresi Vildana Selimbegovic'e göre, önemli bir kalkınma potansiyeli bulunan Bosna Hersek’teki ataletten siyaseti sorumlu. Selimbegovic,"Krizde yaprak kıpırdamıyor. Siyaset bütün reformları bloke ediyor” diye konuştu.


© Deutsche Welle Türkçe


Andreas Meyer-Feist/ Çeviren Ahmet Günaltay


Editör: Değer Akal