ABD Başkanı Donald Trump'ın damadı Jared Kushner, yeni açıkladığı Ortadoğu barış planına dahil olmak için Filistinlilere kapıların açık olduğunu söyledi.

Bahreyn'de ABD'nin girişimi ile düzenlenen iki günlük konferansta merakla beklenen Ortadoğu planının ekonomi ayağını duyuran Kushner, Manama'da lüks bir oteldeki kapanış konuşmasında Filistin yönetimine ABD'nin tavsiyelerine kucak açarak kendi halkına yardımcı olma çağrısında bulundu.

Kushner, "Eğer halkın hayatını iyileştirmek istiyorlarsa, bunu gerçekleştirmek için harika bir çerçeve sunduk" diye konuştu. İyimser düşünmeye devam edeceklerini dile getiren Kushner, "Süreç boyunca kapıyı hep açık bıraktık" dedi.

Kushner'in yaptığı çağrının arkasında iki gün süren konferansa Filistin yönetiminden katılım olmaması yatıyor. Filistin yönetiminden üst düzey bir yetkili olan Hanan Aşravi, Batı Şeria'da düzenlediği basın toplantısında Kushner'in planı için "bizim zekamız için bir hakaret" ve "gerçeklikten çok uzak" değerlendirmesini yaptı.

"Manama’daki konferansta odada yer alan fil elbette İsrail'in işgali" diyen Aşravi, görüşmelerde işgal konusunun hiç gündeme getirilmemesini eleştirdi.

Filistin'in ekonomik olarak sıkıntı içerisinde olmasının başlıca nedenleri arasında İsrail'in Gazze'ye yönelik ambargosu nedeniyle vergi gelirlerinin engellenmesi yatıyor.

Kushner'in planında neler var?

Filistin yönetiminin tepkisine neden olan "Barıştan Refaha" adlı plan, altyapı, turizm ve eğitim alanında 50 milyar dolarlık yatırım yolu ile Filistinliler için bir milyon kişilik istihdam yaratılmasını öngörüyor.

Uluslararası Para Fonu Direktörü Christine Lagarde planın istihdama odaklanmasından övgüyle bahseredek, Filistin ekonomisinin daha da kötüleşmesinin önüne geçmek için iyi niyet gösterilmesi gerektiğini söyledi.

Suudi Arabistan'ın Maliye Bakanı Muhammed el Cedan da Filistin meselesinin kendileri için çok önemli olduğunu belirterek, bölgeye refahı getirecek her şeye destek vereceklerini söyledi. Birleşik Arap Emirlikleri'nin Finansal İşlerden Sorumlu Devlet Bakanı Ubeyd bin Humayid el-Tayer, uluslararası kurumlardan plana destek vermesini istedi. El-Tayer, "Girişime bir şans vermemiz gerekiyor, konuşmalı ve tanıtmalıyız" diye konuştu. 

Konferansa destek veren ülkeler arasında İsrail de yer alıyor. İsrailli akademisyenler ve gazetecilerin, İsrail'in Bahreyn'le diplomatik ilişkisi olmamasına rağmen iki gün süren konferansa katıldı. 

ABD'de Trump yönetiminin göreve gelmesiyle ülkenin Filistin politikasında değişikliğe gidildi. Trump, 2017'de aldığı bir kararla Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanımıştı.

Ayrıca geçtiğimiz yol Ağustos ayında Washington, Filistinli mültecilere yardım sağlayan Birleşmiş Milletler programına yapılan yardımları kesmişti. ABD, BM'nin yardım programının en büyük bağışçılarından biriydi. Programa 2017'de 364 milyon dolar sağlanmıştı.

rtr,AFP/ÖA,JD

©Deutsche Welle Türkçe