1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Lübcke cinayeti şüphelisi suçu itiraf etti

26 Haziran 2019

Kassel Bölge Valisi Lübcke'yi öldürdüğü şüphesiyle gözaltına alınan Stephan E'nin suçu itiraf ettiği açıklandı. İçişleri Bakanı Seehofer şüphelinin itirafına rağmen cinayetin tamamen açıklığa kavuşmadığını söyledi.

Walter Lübcke 2 Haziran gecesi evinin terasında öldürülmüştüFotoğraf: picture-alliance/dpa/Y. Walsdorf

Almanya'da 2 Haziran'da öldürülen Kassel Bölge Valisi Walter Lübcke soruşturmasının şüphelisi Stephan E.'nin cinayeti itiraf ettiği bildirildi.

Soruşturmayı yürüten Başsavcı Peter Frank, şüphelinin suçu üstlendiğini ve tek başına hareket ettiğini söylediğini belirtti. Başsavcı Frank, Lübcke cinayetine ilişkin olarak Alman Federal Meclisi İçişleri Komisyonu'nda düzenlenen kapalı oturum sonrasında konuya ilişkin açıklamalarda bulundu.

Frank, şüphelinin tek başına hareket ettiği yönündeki itirafına rağmen, cinayete iştirak eden, yardım eden ya da azmettiren olup olmadığına ilişkin araştırmalarımız sürecektir" dedi. Başsavcı ayrıca şüphelinin aşırı sağcı bir terör örgütü ile olası bağına ilişkin araştırmanın devam edeceğini de sözlerine ekledi.

İçişleri Komisyonu'ndaki oturuma katılan İçişleri Bakanı Horst Seehofer de, zanlı Stephan E.'nin itirafını "bir soruşturma başarısı” olarak nitelendirdi. Seehofer, şüphelinin tek başına hareket ettiği yönündeki açıklamalarına rağmen cinayetin tamamen açıklığa kavuşmadığını vurguladı. Seehofer, "Bu siyasi cinayeti açıklığa kavuşturma çabaları burada bitmiyor” dedi. Savcılığın olası iştirakçiler ve azmettirenlere yönelik kapsamlı incelemelerinin sürdüğünü belirten Seehofer, "Şüphelinin yakın olduğu çevrelere yönelik de derin bir araştırma yürütülecektir” diye konuştu.

Cinayetten ciddi sonuçlar çıkartılması gerektiğini belirten İçişleri Bakanı Seehofer hem ceza davası kapsamında hem de önlemler konusunda adım atacaklarını ifade etti. Topluma da düşen bir görev olduğunu hatırlatan Seehofer halkı bu tür insanlardan uzak durmaya çağırdı. İçişleri Bakanı "Aşırı sağcılarla hiç bir şekilde bağ kurulmamalı, onlara sempati duyulmamalı. Bu demokrasinin kırmızı çizgisidir” dedi.

Başsavcı Peter Frank ve İçişleri Bakanı Horst SeehoferFotoğraf: picture-alliance/dpa/M. Skolimowska

Cinayetin NSU ile bağı var mı?

Cinayetin aşırı sağ ile bağlantısı olma ihtimali nedeniyle Federel Savcılığın üstlendiği soruşturma devam ediyor. Muhalefet partileri ve hükümet ortağı Sosyal Demokrat Parti (SPD), cinayetin arkasında aşırı sağcı bir örgüt olma ihtimali üzerinde duruyor.

Sol Parti milletvekili Martine Renner açıklamasında, şüphelinin cinayeti tek başına işlemiş olduğu iddiasının "sanığı korumaya yönelik” bir çaba olduğunu savunarak, "Aşırı sağ terörün tarihi tek başına suç işleyenlerin olmadığını gösteriyor” ifadesini kullandı.

İçişleri Bakanı ve Federal Başsavcı'nın açıklamaları sonrası konuyu değerlendiren Yeşiller Partisi İçişleri Uzmanı Irene Mihalic "cinayetin aşırı sağ ile bağlantısı şimdi açıkca ortaya kondu” dedi. Mihalic, sanığın  aşırı sağcı Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) örgütü ile bağı olup olmadığı konusunun açıklığa kavuşturulması gerektiğini belirtti.

NSU soruşturmalarında yaşanan skandalları hatırlatan Sosyal Demokrat Parti'den (SPD) İçişleri Uzmanı Burkhard Lischka da "İkinci bir NSU'yu daha kaldıramayız” ifadesini kullandı.

İçişleri Komisyonu Başkanı Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) partili Andrea Lindholz, cinayetin NSU ile olası bağlantısının yürütülen soruşturmada aydınlatılması gerektiğini ifade etti.

Zanlı neden izlenmiyordu?

Wiesbaden Savcılığı,  Kassel Bölge Valisi Walter Lübcke'yi öldürdüğünü itiraf eden şüphelinin daha önce aşırı sağcı çevrelerde aktif olduğu ve sabıkası bulunduğunu açıklamıştı. İçişleri Komisyonu'ndaki oturuma katılanlara dayandırılan haberlere göre iç istihbarattan sorumlu Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Thomas Haldenwang şüphelinin 2009 yılından sonra yakın takipte olmadığını ifade etti.

SPD'li Lischka, "şüphelinin neden 2009 yılında yakın takipten çıkartıldığının açıklığa kavuşturulması gerekiyor” açıklamasında bulundu. Suç işlemediği için takibin bırakılmasının kabul edilemez olacağını ifade eden Lischka istihbarat örgütünün İslamcıları incelediği gibi aşırı sağcıları incelememediğini belirtti.

Walter Lübcke 2 Haziran gecesi evinin terasında kısa mesafeden kafasına sıkılan bir kurşunla öldürülmüş, yürütülen soruşturma kapsamında 45 yaşındaki bir zanlı DNA analizleri sonrasında gözaltına alınmıştı.

Başbakan Angela Merkel’in sığınmacılara açık kapı politikasını savunan Lübcke, 2015 yılında yaptığı bir konuşmanın ardından aşırı sağcılar tarafından ölümle tehdit edilmiş, bunun üzerine CDU'lu siyasetçiye geçici olarak koruma verilmişti.

dpa,epd,AP/MY,GA

© Deutsche Welle Türkçe