24 Eylül'de Almanya’da yapılacak genel seçimlerde Hür Demokrat Parti'nin (FDP) liste başı adayı olan Christian Lindner, DW'ye verdiği özel röportajda Türkiye'yle ilgili değerlendirmelerde de bulundu.

Şu an parlamentoda temsil edilmeyen FDP’nin seçimlerde meclise girerek Hristiyan Birlik partileri ile koalisyon kurma olasılığı bulunuyor.

Bu durumda koalisyonun küçük ortağının Dışişleri Bakanlığı görevini üstlenmesi geleneği uyarınca Lindner’in Dışişleri Bakanı olma olasılığı yüksek.

Christian Lindner, DW’den Ines Pohl ve Jaafar Abdul-Karim’e verdiği mülakatta Türkiye ile ilgili soruları da yanıtladı:

DW: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan CDU, SPD ve Yeşillere oy verilmemesi için Almanya’daki Türk kökenlilere çağrı yaptı. Ama FDP’den bahsetmedi. Neden?

Lindner: Muhtemelen şu an parlamentoda temsil edilmedikleri için FDP ve Almanya için Alternatif (AfD) hakkında bir açıklama yapmadı. Bunun, FDP’nin özellikle Erdoğan dostu bir tavrı olması gibi bir nedeni yok. Çünkü partim, Türkiye ile AB üyelik müzakerelerinin kesilmesini talep eden ilk siyasi partiydi.

Türkiye’nin maalesef İslami bir başkanlık diktası yolunda ilerlediği, en geç referandumdan sonra açıklık kazandı.

Buna ek olarak son yaşanan gelişmelerin ardından ekonomik işbirliğine yönelik tüm trafik ışıkları, kırmızıya dönüştürülmelidir.

DW: Bu somut olarak ne anlama geliyor?

Lindner: İhracat kefaletleri verilmemesi, gümrük kolaylığına ilişkin görüşmelerin yapılmaması gibi. Bu, Türkiye’deki muhalefete bizim bir borcumuz.

Eğer Erdoğan’a karşı sürekli bir alttan alma ve yatıştırma politikası izlersek Batı, Türkiye’deki demokratik muhalefeti desteklemiş olmaz. 

DW: Sizce Merkel yeterince eleştirel değil mi?

Lindner: Hayır, kesinlikle yeterince eleştirel değildi. Benim ölçütüm Hollanda’nın liberal Başbakanı. Sayın Rutte, ülkesinde Türk hükümet temsilcilerinin referandum kampanyası yapmasını yasakladı. Alman hükümeti ise, buradaki konsolosluklarda seçim sandıkları kurulmasına izin verdi. FDP iktidarda olsaydı, buna izin vermezdi.

DW: Türkiye ile yapılan mülteci anlaşmasını da bitirir miydiniz?

Lindner: Ben şantaja imkân veren bir duruma düşülmemesi taraftarıyım.

DW: Ama az önce her şeyi bitirelim dediniz, bunu neden bitirmemeli?

Lindner: Burada karşılıklı bir çıkar söz konusu. Ancak buna bağımlı olmamalıyız. Şimdi Erdoğan, bu anlaşmayı feshetmekle tehdit ediyor. Bu baskı aracına izin vermemeliyiz. O nedenle bir Avrupa sınır polisine ihtiyacımız var. Frontex Ajansı’nın daha geliştirilmesi, belki de Avrupa egemenlik alanındaki gerçek anlamda ilk ortak kurum haline getirilmesi gerekiyor. Kendi inisiyatifi ile harekete geçebilen, gerçek anlamda sınırları koruyabilecek personel ve teçhizatla donatılmış bir kurum.

© Deutsche Welle