1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Macron istifa eden Lecornu'yu yeniden başbakan atadı

11 Ekim 2025

Fransa haftalardır hükümet krizi yaşanıyor. Cumhurbaşkanı Macron, istifa eden Sebastien Lecornu'yu yeniden başbakan yaptı. Aşırı sol ve aşırı sağdan sert tepki geldi.

Sebastien Lecornu mikrofon önünde konuşuyor
Geçen hafta başbakanlık görevinden istifa eden Sebastien Lecornu yeniden bu göreve atandıFotoğraf: Stephanie Lecocq/AFP

Haftalardır ağır bir hükümet krizi içinde bulunan Fransa'da Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, alışılmışın dışında bir adım atarak 39 yaşındaki Sebastien Lecornu'yu yeniden başbakan olarak atadı. Lecornu, hafta başında başbakanlık görevinden istifa etmişti.

Elysee'den yapılan açıklamaya göre Lecornu'ya "tam yetki" verildi. Lecornu'nun Macron'a yakın bir isim olduğu biliniyor.

Lecornu'nun ilk başbakanlık dönemi yalnızca dört hafta sürmüştü. Bu kısa sürede farklı siyasi taraflarla temas kurmaya odaklanan Lecornu, geçtiğimiz Pazartesi günü, kurduğu hükümetin kısa sürede dağılacak hâle gelmesi üzerine istifa etmişti. Cumhurbaşkanı Macron, Lecornu'yu istifasının hemen ardından yeniden müzakereler yürütmekle görevlendirdi.

Yeni hükümetin en acil görevi, mali olarak zor bir durumda bulunan Fransa'da bütçeyi parlamentodan geçirmek. Ancak bunun gerçekleşmesi, Ulusal Meclis'te dengeleri elinde tutan Sosyalistlere taviz verilmeksizin mümkün görünmüyor.

Güvensizlik önergesi verilecek

Macron'un kararının ardından, hem sol parti Boyun Eğmeyen Fransa (LFI) hem de aşırı sağcı Ulusal Birlik (RN), yeni hükümete karşı derhal bir güvensizlik önergesi vereceklerini açıkladı.

RN lideri Jordan Bardella, X üzerinden yaptığı açıklamada, "Elysee Sarayı'ndaki Emmanuel Macron tarafından atanan Lecornu II Hükümeti, her zamankinden daha izole olmuş ve gerçeklikten kopmuş bir liderin eseri, kötü bir şaka, demokratik bir utanç ve Fransız halkı için bir aşağılamadır" ifadelerini kullandı.

Sol cepheden de Macron'a sert tepki geldi. LFI lideri Jean-Luc Mélenchon, yaşananların "gülünç bir komedi" olduğunu belirterek Macron'u, 2024 yazındaki erken genel seçimlerde ortaya çıkan seçmen iradesini hiçe saymakla suçladı.

Macron, uzun süredir yakınında bulunan Lecornu'da ısrar ederek, sol çevrelerden veya mevcut siyaset dışında bir uzmandan başbakan seçilmesi yönündeki çağrıları bir kez daha reddetmiş oldu. 2024'teki seçimlerde sol partilerin güçlü çıkışına rağmen Macron, daha önce de muhafazakâr Michel Barnier ve merkez siyasetçi François Bayrou gibi isimleri başbakanlık görevine getirerek solu dışarıda bırakmıştı.

Lecornu, Cumhurbaşkanı Macron'a yakın bir siyasetçi olarak biliniyorFotoğraf: Ludovic Marin/AFP

Güvensizlik önergesinin açıklanması, Macron'un aylardır içinde bulunduğu siyasi krizin yeni bir aşamaya geçtiğine işaret ediyor. Aynı zamanda, Cumhurbaşkanlığı ile Parlamento arasındaki uçurumun ne kadar derinleştiğini de gözler önüne seriyor.

Sessiz ama etkili bir kriz yöneticisi

Macron'un başbakanlığında ısrar ettiği Lecornu, sessizliğiyle tanınan ama etkili bir kriz yöneticisi olarak biliniyor. Bu özelliği, Macron'un çevresinde kalan az sayıdaki sadık isimden biri olmasını sağladı. Diğer birçok siyasetçi artık kendi cumhurbaşkanlık hayallerinin peşinde.

Genç bir siyasetçi olan Lecornu, ciddi ve mesafeli tavrıyla, ekseriyetle yaşı ileri siyasetçilerde rastlanan özellikleri bünyesinde barındırıyor. 19 yaşında Ulusal Meclis'te asistan olarak göreve başlayan Lecornu, kısa süre içinde Avrupa işlerinden sorumlu Devlet Sekreteri Bruno Le Maire'in kabinesine alındı. Genç yaşına rağmen belediye başkanlığı, senatörlük ve üç bakanlık görevi yaptı. Macron, onu ilk hükümetine dahil ettiğinde sadece 31 yaşındaydı. Lecornu, o zamandan beri kesintisiz şekilde hükümette yer aldı.

Macron'a yakın bir siyasetçi

Lecornu, Macron'un en hassas görevlerini üstlendi. İlk dosyalarından biri Almanya sınırındaki Fessenheim nükleer santralinin kapatılmasıydı. 2019'daki Sarı Yelekliler protestolarının ardından ülke çapındaki diyalog sürecini yönetti.

2022'de Macron'un yeniden seçilmesinde kilit rol oynadı. Aynı yıl 35 yaşında savunma bakanlığı görevine atanarak, Fransız Devrimi'nden bu yana ülkenin en genç savunma bakanı sıfatıyla tarihe geçti.

Lecornu, farklı siyasi partilerle de temas hâlinde olmasıyla diğer birçok siyasetçiden ayrışıyor. Aşırı sağcı RN'nin eski lideri Marine Le Pen'le yediği öğle yemekleri, meclisin sol kanadı tarafından sert biçimde eleştiriliyor. Ancak Macron'un, bu temasları stratejik bir gereklilik olarak gördüğü belirtiliyor.

DW, AFP / BÜ, JD