1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Yargıdan emsal HPV aşısı kararı

11 Mart 2022

Ankara 62. İş Mahkemesi, SGK'nın rahim ağzı kanserine karşı koruyuculuğu olan HPV aşısının bedelini, üç doz aşıyı kendi imkanlarıyla olan üniversite öğrencisi Yağmur Varkal'a geri ödemesine karar verdi.

Fotoğraf: picture-alliance/dpa/epa/M. Tsikas

Dünya Sağlık Örgütü'nün rahim ağzı kanserine karşı 9-14 yaşlarındaki kız çocukların olmasını önerdiği HPV (İnsan Papilloma Virüs) aşısının Türkiye'de ücretsiz olmasıyla ilgili yargıdan örnek bir karar çıktı. Ankara 62. İş Mahkemesi, bir kadının başvurusu üzerine HPV aşısının ücretini ödemeyen Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Başkanlığı'nı haksız buldu. Mahkeme, üç doz aşının bedelinin faiziyle başvurucuya ödenmesine hükmetti.

Mahkeme bu kararı, İstanbul Teknik Üniversitesi'nde öğrenci olan 21 yaşındaki Yağmur Varkal'ın açtığı dava üzerine aldı. Varkal, rahim ağzı kanserinden korunmak amacıyla geçen yıl 695,97 TL vererek bir doz HPV aşısı oldu. Varkal, Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği avukatları aracılığıyla Sosyal Güvenlik Kurumu'na başvurarak iki doz daha aşı olması gerektiğini, bu nedenle ödediği bedelin kendisine iade edilmesini istedi. Ancak SGK bu talebe olumsuz yanıt verdi.

Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği avukatlarından Nilda Baltalı, bunun üzerine Yağmur Varkal adına mahkemeye dava açtı. Bu arada Yağmur Varkal, kalan iki doz aşıyı da kendi imkanlarıyla oldu ve mahkemeye ek dilekçe vererek bunların da ücretinin kendisine ödenmesini talep etti.

SGK: Aşı takvimi içerisinde yok

Ankara 62. İş Mahkemesi'ne savunma gönderen SGK, Sağlık Uygulama Tebliği'nde (SUT) bulunan ilaç/aşı bedellerinin ödendiğini belirterek ödeme listesinde yer almayan ilaçların ödenmesine olanak bulunmadığını kaydetti. Bu SUT hükümlerinin kılavuz değil uyulması zorunlu olan bir düzenleme olduğunu iddia eden SGK, dava konusu edilen HPV aşısının Sağlık Bakanlığı tarafından belirlenen aşı takvimi içerisinde yer almadığını savundu.

Mahkeme, bunun üzerine rahim ağzı kanserini önlemede HPV'nin etkisi olup olmadığı yönünde bilirkişi görevlendirdi. Kadın hastalıkları ve doğum uzmanı Dr. Hidayet Yazar, SGK uzmanı Cüneyd Kökten, eczacı Pınar Aydın'dan oluşan üç kişilik bilirkişi, hazırladıkları raporu mahkemeye sundu.

Rahim ağzı kanserlerine karşı aşılama yapılmasının tıbben gerekli olduğu kanaati belirtilen raporda, HPV'nin Sağlık Uygulama Tebliği'nde bedeli karşılanan muadili bir aşının olmadığı vurgulandı. Raporda, "Rahim ağzı kanseri (serviks kanseri) ülkemizde de görülen, Human Papilloma Virus (HPV) bulaşması ile oluşan, ölümcül, başta aşı ve diğer yöntemlerle önlenebilir bir hastalık olduğu güncel tıbbi bilgilerle sabittir. Sağlık Bakanlığımızın yayınlarında da dünya tıbbı ile uyumlu şekilde işlenmiştir. Bazı hastalıkların aşı ile önlenebileceği ve yok edilebileceği bilimsel bir gerçektir. Bunlar arasında rahim ağzı kanseri aşısı da vardır. Dünyada rahim ağzı kanserlerini önlemeye yönelik aşılama (HPV aşısı) 87 ülkede ulusal aşılama programına dahildir. Rahim ağzı kanserlerine yakalanıldığında hastalığın ölümcül olduğu gerçeğinden hareketle aşının hayati öneme haiz olduğu vurgulanan raporda, "Aşıların içerdiği HPV suşları markalar arasında farklıdır. Aşının, içerdiği virüs suşları çeşidine karşı koruyuculuğu yüzde 99,7 olarak kabul edilmektedir. Aşı literatürde maliyet etkin olarak kabul edilmektedir" değerlendirmesi yapıldı.

"HPV aşısı ücretsiz olsun" talebi

04:06

This browser does not support the video element.

"Kadınlarda en çok görülen dokuzuncu kanser türü"

Rahim ağzı kanserinin Türkiye'de kadınlarda en çok görülen dokuzuncu kanser türü olduğu anlatılan raporda, HPV aşısının 9-14 yaşta önerildiğinden bir çok ülkede çocukluk çağı aşısı olarak kayda geçirildiği ifade edildi.

Raporda, Sağlık Bakanlığı Kanser Araştırma Dairesi'nin "Günümüzde HPV’nin en çok kanser yapan tiplerine karşı geliştirilen ve koruyuculuğu yüksek olan aşılar mevcuttur. Dünya Sağlık Örgütü, rahim ağzı kanserine karşı 9-14 yaşlarındaki kız çocuklara aşı yapılmasını önermektedir" değerlendirmesinden de alıntı yapıldı.

Yargıdan örnek HPV kararı

Ankara 62. İş Mahkemesi'nde görülen davanın karar duruşması ise 10 Mart'ta görüldü. Avukat Çisel Demirkan Sakallı, duruşmada HPV aşısının 71 ülkede ücretsiz olduğuna işaret ederek "Rahim ağzı kanseri ve cinsel yolla bulaşan hastalıkları önleyici niteliktedir. Kanser olduktan sonra tedavi etmektense aşı ile çözüm bulmak daha kolaydır. Toplum sağlığının göz önünde bulundurulmasını talep ediyoruz" dedi. SGK avukatı ise davanın reddini istedi.

Yargılama sonunda mahkeme, davanın kabulüne karar vererek bir dozu 695 TL olan HPV aşısının üç dozunun bedelinin yasal faizisiyle birlikte Yağmur Varkal'a ödenmesine karar verdi.

"HPV ulusal aşı programına alınmalı"

Kararı DW Türkçe'ye değerlendiren Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği avukatlarından Nilda Baltalı, eşit ve parasız sağlık hakkı için HPV aşısı Türkiye'de de ulusal aşı programına alınması gerektiğini belirterek ölümcül bir hastalığın önlenebileceği HPV aşısının aynı zamanda güvenli ve özgür bir cinsel yaşamın da gereği olduğunu söyledi.

Duruşma sırasında Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği üyeleri de mahkeme önünde basın açıklaması yaptı Fotoğraf: Verband der Verein Frauen und Kinder in Ankara

Baltalı, "HPV aşısı ulusal aşı takvimine alınana kadar mücadelemize devam edeceğiz. Çabamız, yaşam hakkı mücadelemizin bir parçasıdır. Çünkü devletin kadınların yaşam hakkını koruyamadığı artan kadın cinayetleriyle ortada olduğu gibi bize kalırsa tedavisi olan bir kanser türünün önüne gecilmeyerek de cinayet işlenmektedir. Bu nedenle HPV aşısının ücretsiz aşı takvimine alınmasının zorunlu olduğunu düşünüyoruz" dedi.

Üç doz aşının yurttaş maaşına yaklaşık 2 bin 400 TL maliyetinin olduğunu anımsatan Baltalı, yoksulluk sınırının altında çalışan bir kadın için bu meblağın çok yüksek olduğuna dikat çekerek "Etkinlik maliyet karşılaştırması yapan halk sağlığı uzmanları kanserin tedavisine değil önleyici sağlık uygulamalarına geçilmesine vurgu yapıyor" dedi.

Avukat Baltalı, benzer dava açmak isteyen kadınların HPV aşısı olduktan sonra, aşı ödemesini gösterir belgeyle ilgili SGK müdürlüğüne ödenen bedelin iadesi talebinde bulunabileceklerini söyledi. Baltalı, talebe olumsuz yanıt alınması durumunda ise bir avukat eşliğinde iş mahkemesine dava açılabileceğini kaydetti.

 

Alican Uludağ

© Deutsche Welle Türkçe

Alican Uludağ 2008'den bu yana gazetecilik yapan Alican Uludağ, yargı ve insan hakları gibi konulara odaklanıyor.alicanuludag