1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Marine Le Pen: AfD ile yollarımızı ayırıyoruz

22 Mayıs 2024

Aşırı sağcı Almanya için Alternatif partisinin Avrupa Parlamentosu için yarışan liste başı adayının ifadeleri Fransız müttefiklerinin tepkisini çekti. Marine Le Pen, AfD ile yollarını ayırdıklarını duyurdu.

Marine Le Pen ve arkasında üç Fransız bayrağı
Marine Le PenFotoğraf: Christophe ARCHAMBAULT/AFP

Fransız aşırı sağcı lider Marine Le Pen, aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) ile yolları ayırdıklarını duyurdu. Rassemblement National (Ulusal Birlik) lideri Marine Le Pen, Europe 1 radyosuna verdiği mülakatta "Artık araya mesafe koymanın değil, bu hareketten temiz bir kopuşun zamanı" dedi.

Haziran ayında yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesinde AfD'nin bir müttefik olarak fazla toksik hale geldiğini belirten Le Pen, "Acil olarak bir karantina kordonu (cordon sanitaire) oluşturmak gerekliydi" dedi. Le Pen sözlerinin devamında,"AfD provokasyondan provokasyona koşuyor" ifadelerini kullandı.

Maximilian KrahFotoğraf: Andreas Arnold/dpa/picture alliance

AfD'li Krah, La Repubblica'ya ne dedi?

İki parti arasında yaşanan krize AfD'nin Avrupa Parlamentosu seçimlerinde liste başı adayı olan Maximilian Krah'ın, İtalyan La Repubblica gazetesine yaptığı açıklamalar neden oldu. Krah gazeteye verdiği mülakatta, Adolf Hitler yönetimindeki Nazi Almanyası'nın başlıca paramiliter örgütü Schutzstaffel (SS) üyelerinin hepsinin suçlu olmadığını savundu.

"Bir SS üniforması giyen herkesin otomatik olarak suçlu olduğunu asla söylemeyeceğim" diyen Alman parlamenter, SS üyelerinin savaş suçlusu olup olmadığı sorusuna yanıt olarak da, "Muhakkak suçluların oranı yüksekti ancak hepsi suçlu değildi" ifadelerini kullandı.

Schutzstaffel, 6 milyon Yahudinin katledildiği Yahudi Soykırımının planlanması ve hayata geçirilmesinde aktif rol oynadı. Toplama ve imha kamplarının muhafızlığı ve yönetimi de bu birimin sorumluluğundaydı.

Jordan BardellaFotoğraf: Alain Jocard/AFP/Getty Images

Ulusal Birlik: Kırmızı çizgiler aşıldı

Fransa'da, Avrupa Parlamentosu seçiminde anketlere göre yarışı önde götüren Ulusal Birlik (RN), dün (Salı) parlamentoda AfD'li parlamenterlerle aynı sıralarda oturmama kararı aldı. Ulusal Birlik Başkanı Jordan Bardella kararın gerekçesiyle ilgili olarak TF1 kanalına yaptığı açıklamada, "Avrupa Parlamentosu'nda beş yıldır birlikte çalıştığımız AfD'nin benim için kırmızı çizgi niteliğinde olan çizgileri aştığını düşünüyorum" dedi. Avrupa Parlamentosu'nda her iki parti Avrupalı aşırı sağcı ve milliyetçi partilerin oluşturduğu Kimlik ve Demokrasi grubu içinde yer alıyor.

Krah seçim kampanyalarından çekildi

Ulusal Birlik partisinde yaşanan bu tepkiler sonrasında Maximilian Krah bugün, sosyal medya hesabından parti yönetim kurulundan istifa ettiğini ve Avrupa Parlamentosu seçimlerine katılmayacağını açıkladı. "Olgulara dayalı, farklılıkları gözeterek kullandığım ifadelerin partimize zarar vermek için bahane olarak kullanıldığının farkındayım. Şu anda ihtiyacımız olan son şey benim üzerinden bir tartışma" diyen Krah, "AfD birliğini korumalı. Bu nedenle seçim kampanyalarından derhal çekiliyor ve Merkez Yürütme Kurulu üyeliğimden istifa ediyorum" ifadelerini kullandı.

Avrupa Parlamentosu üyesi Maximilian Krah SS'lerle ilgili açıklamaları öncesinde de bir çalışanı ile ilgili iddialarla kamuoyunda gündeme gelmişti. Avrupa Parlamentosu'nda "akredite asistan" sıfatıyla Krah için çalışan Jian G. parlamentodaki müzakereler ve kararlarla ilgili Çin istihbaratına bilgi aktardığı şüphesiyle geçen ay tutuklanmıştı.

Petr BystronFotoğraf: Christoph Soeder/dpa/picture alliance

AfD'nin Avrupa Parlamentosu için milletvekili listesinde ikinci sırada yer alan Petr Bystron da hakkındaki savcılık soruşturması nedeniyle seçim kampanyalarından çekildi. Hem Bystron hem de Krah Rus yanlısı ağlarla olan ilişkileri nedeniyle gündeme gelmişti. Savcılık iki siyasetçiye bu ağlardan para akışı olup olmadığını soruşturuyor.

Ocak ayında araştırmacı gazetecilik ağı Correctiv, AfD yöneticilerinin başka aşırı sağcı gruplarla Potsdam'da bir toplantı yaptığını ve bu toplantıda göçmen kökenlilerin geldikleri ülkere geri gönderilmesinin ele alındığı ifşa etmişti. Le Pen bu toplantıyı eleştirmiş ve konuyla ilgili olarak partinin kurmaylarından Alice Weidel ile bir kriz toplantısı yapmıştı.

 

DW,Reuters,dpa / EC,ET

DW Türkçe'ye engelsiz nasıl erişebilirim?