1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Merkel Afrika’yı turlayacak

Ute Schaeffer3 Ekim 2007

G-8 Dönem Başkanı, Almanya Başbakanı Angela Merkel, Etiyopya, Güney Afrika Cumhuriyeti ve Liberya’yı kapsayan Afrika gezisine çıkıyor.

Afrika ile ilişkiler, G-8 dönem başkanı olarak Almanya'nın önem verdiği konulardan.
Afrika ile ilişkiler, G-8 dönem başkanı olarak Almanya'nın önem verdiği konulardan.Fotoğraf: AP

Almanya Başbakanı Angela Merkel, G-8 dönem başkanı olarak öncelikli hedeflerinin Afrika ülkeleri ile dürüst ve açık ilişki olduğunu bildirmişti. Merkel, bugün çıkacağı ve 7 Ekim’e kadar sürecek Afrika gezisinde bu ilişkilerin temellerini atmak için fırsat bulabilecek.

Pekçok Afrika ülkesinde gelişme ve yeni perspektifler gördüğünü ifade eden Angela Merkel, kıtaya ilk ziyaretinde, reformlar ve ekonomik gelişmede başarılı olan ülkelere öncelik veriyor: Almanya’nın Afrika kıtasındaki en büyük ticaret ortağı Güney Afrika Cumhuriyeti, kıtaya barış ve demokrasi gibi değerleri yaymaya çalışan Afrika Birliği’nin genel merkezinin bulunduğu Etiyopya ve de iç savaşın pençesinden kurtulan Liberya.

Altyapı şartına işaret etti

Kalkınma yardımının, sadece politik kararlılığın ve kurumsal altyapının bulunduğu yerlerde iyi bir yatırım olduğunu söyleyen Merkel, “İnsani açıdan yoksullukla mücadele, tabii ki en önemli konu. Ne var ki edindiğimiz tecrübelere göre gerekli altyapı ve kurumlar olmadan yapılan yardımlar insanlara ulaştırılamıyor. Bu durumda yoksullukla mücadele adına ne kadar para harcarsak harcayalım yolsuzluğun, rüşvetin hakim olduğu ülkelerde yoksulluğu önleyemeyiz. Bu da şu anlama geliyor: Sadece halkına belli bir hukuk güvencesi veren ülkeler yoksulluğu yenebilir” diyor.

Afrika’da, demokrasi ve hukukun üstünlüğü gibi değerleri önemseyen ülkeler arasında, reform kararlılığı ile tanınan Ellen Johnson-Sirleaf gibi bir cumhurbaşkanına sahip Liberya ve Güney Afrika bulunuyor. Bu ülkeleri, gelecekte kalkınma yardımından daha fazla faydalanabilecek.

Merkel’e göre, “Afrika’ya verdiğimiz paraların amacına ulaşmasını olmasını istiyorsak, yoksullukla mücadele için iktidardaki hükümetlerin konumunu da gözetmeliyiz. Bunlar birbirine bağlı konular”.

İyi bir yönetim ve politik reformlar Afrika Birliği’nin de hedefleri arasında yer alıyor. Merkel de gezisine, birliğin genel merkezinin bulunduğu Etiyopya’nın başkenti Addis Ababa’dan başlayacak. Afrika Birliği, hem G-8 için hem de Avrupa Birliği için önemli bir muhatap.

Addis Ababa’da Afrika Birliği’nin temsilcileri ile bir araya gelecek olan Merkel’ın Somali, Sudan ve Çad’da yaşanan krizlere de değinmesi bekleniyor. Gelecekte bu bölgede Almanya’nın, ortak bir Avrupa dış ve güvenlik politikası çerçevesinde daha büyük bir sorumluluk üstlenmesi muhtemel.

Yardım bütçesi genişletiliyor

G-8 Dönem Başkanı olarak Alman hükümeti, Afrika için sadece vaatlerde bulunmak değil, icraat yapmak istiyor. Bunun sonucu olarak, 2008 yılında Almanya’nın kalkınma yardımı bütçesi 750 milyon euro artacak. Berlin’in Afrika politikası uzun zaman sadece kalkınma yardımı ile sınırlı kaldı. Almanya Başbakanı bunun değişmesini istiyor.

Diğer ülkeler, özellikle de Çin, Afrika’nın güvenlik politikası açısından önemini kavramış durumda. Siyasi gözlemciler, Afrika ülkeleri ile ilişkinin hem riskler hem fırsatlar barındırdığına vurgu yapıyor. Nitekim Merkel de Afrika’nın enerji kaynakları, Alman işletmelerinin yatırım alanı ve geleceğin tüketim pazarı olarak önemine dikkat çekti.

Pekin kaygıyla izleniyor

Öte yandan Çin’in Afrika’daki angajmanı Avrupa ülkelerinde olduğu gibi Almanya’da da endişe ile izleniyor.

Merkel bu konuda şunları söylüyor: “Bu ikili arasındaki ilişkiyi dikkatle izliyoruz. Afrika’nın doğal kaynaklarını satın alıyorlar, ama bu kaynakların sürdürülebilir kullanımı ve söz konusu ülkelerin hükümetlerinin durumuna dikkat etmiyorlar. Gelecekte bu tür projelerde ortak ilkeler bulup, birlikte hareket edersek iyi olur. Böylece Afrika ülkeleri ile ilişkide eşit koşullarda olabiliriz.

Almanya Başbakanı’nın Afrika’daki muhatapları ise farklı düşünüyor. Afrika ülkeleri, Avrupalıların bürokratik beklentilerinden yorulmuş durumda ve Çin’in yatırımları ile ekonomilerine kazandırdığı ivmeden memnunlar.

Siyasi gözlemcilere göre, tarafların da beklentilerini gözden geçirmesi gerekiyor. Angela Merkel’ın gezisi ile Alman dış politikasının yıllar boyu ihmal ettiği Afrika ülkeleri ile ilişkiye yeni bir profil kazandırılacak.

Aslında Almanya Cumhurbaşkanı Horst Köhler de görevi devraldığında bu kıtaya verdiği özel önemin altını çizmişti. Köhler Kara Kıta’yı iki kez ziyaret etti.

Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier de Ağustos ayında yaptığı ziyaretler ile Merkel’in temaslarının yolunu açtı.

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik