1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Merkel Chemnitz’teki olayları kınadı

28 Ağustos 2018

Chemnitz’te bir Almanın öldürülmesi sonrasında şiddet içeren, ırkçı gösterilere tepkiler sürüyor. Olaylara tepki gösteren Başbakan Merkel, hukuk devletinde şiddet ve nefrete yer olmadığını vurguladı.

Deutschland Demonstration der rechten Szene in Chemnitz
Fotoğraf: picture-alliance/AP Photo/J. Meyer

Almanya’nın doğusunda yer alan Chemnitz kentinde hafta sonunda Daniel H. isimli bir Alman’ın öldürülmesi sonrasında düzenlenen ırkçı gösterilere ve yaşanan şiddet olaylarına tepkiler sürüyor. Almanya Başbakanı Angela Merkel, Chemnitz’te yaşanan olaylara tepki gösterdi. Merkel, Salı günü Berlin'de yaptığı açıklamada, video görüntülerinde görülen "göçmenlerin kovalanmasına,” gösterilerde şiddet kullanılmasına ve "caddelere nefret yayılmasına” tepki göstererek, “bunların hukuk devleti ile hiçbir ilgisinin olmadığını” ifade etti. Merkel, "hiçbir meydan ve hiçbir caddede bu tür olayların çıkmasının” kabul edilemeyeceğini sözlerine ekledi.

Chemnitz'de hafta sonunda çıkan bir tartışma sonucu Daniel H. yaşamını yitirmiştiFotoğraf: DW/B. Knight

Merkel, Pazar sabaha karşı yaşanan olayda hayatını kaybeden Alman’ın yakınlarının acısını paylaştığını da dile getirdi. Chemnitz polisinin olayları kontrol altına alıp almadığına ilişkin bir soruyu ise Merkel şu sözlerle yanıtladı: “Polis orada olayların akılcı bir şekilde sona ermesi için kuşkusuz her türlü önlemi aldı. Ama hukuk ve düzenin korunması, yasalara uyulmasının sağlanması için İçişleri Bakanı Horst Seehofer'in Saksonya eyaletine destek sunması da olumlu.”

İçişleri Bakanından tepki

Merkel'in sözlerine öncesinde konuya ilişkin açıklamaya yapan İçişleri Bakanı Horst Seehofer, federal hükümetin Saksonya'daki polis kuvvetine yardım etmeye hazır olduğunu belirtmişti. "Saksonya'daki polis gücü zor bir durum içerisinde” diyen Hristiyan Sosyal Birlik (CSU) partili Seehofer, eyaletin bu yönde bir isteği olması halinde hükümetin polis takviyesi yapabileceğini açıklamıştı. Cinayet sonrasında düzenlenen ırkçı protesto gösterilerini de kınayan Seehofer, “bu kanlı olayın ardından halkın üzüntüsünün anlaşılabilir” olduğunu ancak bunun şiddet çağrıları yapılmasını veya gösterilerde şiddet kullanılmasını haklı çıkarmayacağını vurgulamıştı.

Polis aşırı sağ ve sol gruplar arasında çatışma çıkmasını engellemek için çaba göstermiştiFotoğraf: picture-alliance/dpa/J. Woitas

Saksonya Başbakanı olayları kınadı

Saksonya Başbakanı Michael Kretschmer de, Chemnitz’deki ırkçı olayları kınayan açıklamalarda bulundu. Kretschmer, Salı günü eyaletin başkenti Dresden’da yaptığı açıklamada, ölüm ile sonuçlanan bir şiddet eyleminin aşırı sağcılar tarafından siyasi olarak suistimal edilmesinin iğrenç olduğunu ifade etti. Kretschmer, "spontane düzenlenen bir gösteride yabancı gibi görünen insanlara saldırılmasının kabul edilemez” olduğunu da sözlerine ekledi. Kretschmer, olayların faillerine yönelik olarak takibat yapılacağının da altını çizdi.

Ne olmuştu?

Aşağı Saksonya eyaletinin Chemnitz kentinde Pazar sabahı farklı milliyetlere sahip kişiler arasında çıkan tartışmada bir Alman bıçaklanarak ağır yaralanmış, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirmişti. 35 yaşındaki Alman’ı öldürdükleri şüphesiyle bir Suriyeli ve bir Iraklı tutuklanmıştı.

Bunun üzerine kentte Pazar günü aşırı sağcı grupların çağrısıyla protesto gösterisi düzenlenmişti. Daha sonra internette yayınlanan videolarda, bazı göstericilerin yabancı olduğunu düşündükleri insanları kovaladığı ve tartaklamaya çalıştığı görülmüştü. Pazartesi akşamı da kentte aşırı sağcı ve sol gruplar tarafından gösteriler düzenlenmişti.

Aşırı sağcıların pazartesi akşamı düzenlediği gösteriye tahminlerin üzerine katılım olmuştuFotoğraf: picture-alliance/dpa/S. Willnow

Pro Chemnitz adlı grubun çağrısıyla aşırı sağcıların düzenlediği gösteriye yaklaşık 6 bin kişi katılmıştı. Saksonya’nın yanı sıra Kuzey Ren-Vestfalya, Aşağı Saksonya, Thüringen, Berlin ve Brandenburg eyaletlerinde de bu gösteriye katılım olduğu belirlenmişti. Emniyet müdürlüğü sözcüsü hazırlıklı olmalarına rağmen bu kadar büyük bir kalabalıkla karşılaşacaklarını tahmin etmediklerini açıklamıştı. Pazartesi akşamı kentte güvenliği sağlamak için yaklaşık 600 polis memuru görev yapmıştı.

Sol grupların katıldığı karşı gösteride ise yaklaşık bin göstericinin bulunduğu belirtilmişti. Polisin verdiği bilgilere göre, iki farklı gruptan göstericiler arasında yaşanan şiddet olayları sonucu aralarında iki polis memurunun da bulunduğu 20 kişi yaralanmıştı. Gösterilerde düzeni bozma, anayasa aykırı örgütlerin işaretlerini kullanma, adam yaralama ve toplantı yasalarını ihlal etme iddiasıyla 43 suç duyurusunda bulunulmuştu.

dpa/AFP/JD,GY

© Deutsche Welle Türkçe

 

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik