Meryl Streep ilerleyen yaşına rağmen hâlâ Hollywood’un en çok aranan yıldızı. Deneyimli oyuncu, "Suffragette" ile Londra Film Festivali’nin açılışını yaptı.
En fazla Oscar adaylığı ve Altın Küre ödülü. Meryl Streep hâlâ Hollywood’un en çok aranan isimlerinden. Son filmi "Suffragette" ile Londra Film Festivali’nin açılışını yapan Streep’in kariyerine bir göz attık.
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/F. Arrizabalaga
Yıldızı televizyonda parladı
Meryl Streep bir sinema yıldızı olmadan önce ilk uluslararası çıkışını bir TV dizisiyle yaptı. Streep, 1978 yılında tarihe geçen ABD dizisi “Holocaust”da (Yahudi Soykırımı) rol aldı.
Fotoğraf: picture-alliance/dpa
Unutulmaz performans
Erken bir zamanda sinema tarihinin bir dizi başyapıtında rol alması Streep için bir şans oldu. Bir Vietnam draması olan “Avcı”da (The Deer Hunter) genç Robert de Niro’nun yanında yardımcı rolüyle başarılı bir performans sergiledi.
Fotoğraf: picture-alliance/United Archives/IFTN
Woody Allen filminde
“Manhattan” Woody Allen’ın en güzel filmlerinden biri olarak kabul ediliyor. Bu filmde Meryl Streep de küçük bir rol aldı. Ancak yine de etkileyici bir performans sergiledi.
Meryl Streep aldığı üç Oscar Ödülü'nden ilkini yine bir yardımcı rolle kazandı. Bir boşanma draması olan "Kramer Kramer’e Karşı" filmindeki rolüyle Akademi üyelerini ikna etmeyi başardı.
Meryl Streep sadece dört yıl sonra ikinci Oscar Ödülü'nü kucakladı. Bir Yahudi Soykırımı draması olan “Sophie’nin Seçimi” filminde çocuklarıyla birlikte Auschwitz toplama kampına gönderilen bir kadını canladırdığı rolüyle En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'ne layık görüldü.
Fotoğraf: picture-alliance/United Archives/IFTN
Mücadeleci kadın
Meryl Streep, 1983 tarihli “Silkwood” filmiyle sinemada çok önemli bir imaj edindi. Aktirist, çevre dramasında güçlü karakterli ve cesur bir kadını oynadı.
Fotoğraf: picture-alliance/United Archives/IFTN
Melodramla da etkiledi
Ancak Streep filmografisinde çeşitliliği artırdı. Başrollerini Robert Redford ve Klaus Maria Brandauer ile paylaştığı “Benim Afrikam” (Out of Africa) adlı melodramla da eleştirmenlerin takdirini topladı.
Fotoğraf: Imago/United Archives
Alman kökleri
Oyuncu 1993’te bir kitap uyarlaması olan “Ruhlar Evi”nde rol aldı. Filmin yapımcıları arasında Alman Bernd Eichinger de vardı. Meryl Streep’in büyük dedesi Almandı.
Fotoğraf: Imago/United Archives
En güzel filmlerinden biri...
Oyuncunun şüphesiz hala en güzel filmlerinden biri “Yasak İlişki” (The Brigdes of Madison County). Streep, aynı zamanda filmin yönetmeni de olan Clint Eastwood ile oynadığı yapımda bir çiftçi eşini başarıyla canlandırmıştı.
Fotoğraf: Imago/Granata Images
Mamma Mia!
Film İsveçli pop grubu ABBA’nın şarkılarını temel alan müzikalin sinema uyarlaması. Streep’in filmdeki başrol arkadaşlarından biri Pierce Brosnan’dı.
Fotoğraf: imago stock&people
Beyazperdede bir leydi
Ünlü oyuncu “Demir Leydi” filminde de olağanüstü bir performans segiledi. Streep 2012’de İngiliz siyasetçi Margaret Thatcher rolüyle En İyi Kadın Oyuncu Oscar Ödülü'nü bir kez daha kazandı.
Fotoğraf: Concorde Filmverleih
Rock yıldızı Streep
ABD’li aktrist hali hazırda sinemalarda gösterimde olan “Sıradışı Anne” (Ricki and the Flash) filminde yine bambaşka bir görüntü çiziyor. Geleneksel rollerinden farklı olarak çılgın bir rock müzisyenini canlandırdığı rolüyle yine seyirciyi etkilemeyi biliyor.
Meryl Streep, 66 yaşında ancak hâlâ Hollywood'un en çok teklif alan yıldızlarından biri. 2012 yılında “Demir Leydi” filmiyle aldığı Oscar'ın kariyerinin son Oscar'ı olmayacağı kesin görünüyor.
Meryl Streep bir sinema yıldızı olmadan önce ilk uluslararası çıkışını bir TV dizisiyle yaptı. Streep, 1978 yılında tarihe geçen ABD dizisi “Holocaust”da (Yahudi Soykırımı) rol aldı.
Erken bir zamanda sinema tarihinin bir dizi başyapıtında rol alması Streep için bir şans oldu. Bir Vietnam draması olan “Avcı”da (The Deer Hunter) genç Robert de Niro’nun yanında yardımcı rolüyle başarılı bir performans sergiledi.
“Manhattan” Woody Allen’ın en güzel filmlerinden biri olarak kabul ediliyor. Bu filmde Meryl Streep de küçük bir rol aldı. Ancak yine de etkileyici bir performans sergiledi.
İlk Oscar Ödülü boşanma dramasına
Meryl Streep aldığı üç Oscar Ödülü'nden ilkini yine bir yardımcı rolle kazandı. Bir boşanma draması olan "Kramer Kramer’e Karşı" filmindeki rolüyle Akademi üyelerini ikna etmeyi başardı.
Meryl Streep sadece dört yıl sonra ikinci Oscar Ödülü'nü kucakladı. Bir Yahudi Soykırımı draması olan “Sophie’nin Seçimi” filminde çocuklarıyla birlikte Auschwitz toplama kampına gönderilen bir kadını canladırdığı rolüyle En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'ne layık görüldü.
Meryl Streep: Hollywood’un güçlü kadını
En fazla Oscar adaylığı ve Altın Küre ödülü. Meryl Streep hâlâ Hollywood’un en çok aranan isimlerinden. Son filmi "Suffragette" ile Londra Film Festivali’nin açılışını yapan Streep’in kariyerine bir göz attık.
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/F. Arrizabalaga
Yıldızı televizyonda parladı
Meryl Streep bir sinema yıldızı olmadan önce ilk uluslararası çıkışını bir TV dizisiyle yaptı. Streep, 1978 yılında tarihe geçen ABD dizisi “Holocaust”da (Yahudi Soykırımı) rol aldı.
Fotoğraf: picture-alliance/dpa
Unutulmaz performans
Erken bir zamanda sinema tarihinin bir dizi başyapıtında rol alması Streep için bir şans oldu. Bir Vietnam draması olan “Avcı”da (The Deer Hunter) genç Robert de Niro’nun yanında yardımcı rolüyle başarılı bir performans sergiledi.
Fotoğraf: picture-alliance/United Archives/IFTN
Woody Allen filminde
“Manhattan” Woody Allen’ın en güzel filmlerinden biri olarak kabul ediliyor. Bu filmde Meryl Streep de küçük bir rol aldı. Ancak yine de etkileyici bir performans sergiledi.
Meryl Streep aldığı üç Oscar Ödülü'nden ilkini yine bir yardımcı rolle kazandı. Bir boşanma draması olan "Kramer Kramer’e Karşı" filmindeki rolüyle Akademi üyelerini ikna etmeyi başardı.
Meryl Streep sadece dört yıl sonra ikinci Oscar Ödülü'nü kucakladı. Bir Yahudi Soykırımı draması olan “Sophie’nin Seçimi” filminde çocuklarıyla birlikte Auschwitz toplama kampına gönderilen bir kadını canladırdığı rolüyle En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'ne layık görüldü.
Fotoğraf: picture-alliance/United Archives/IFTN
Mücadeleci kadın
Meryl Streep, 1983 tarihli “Silkwood” filmiyle sinemada çok önemli bir imaj edindi. Aktirist, çevre dramasında güçlü karakterli ve cesur bir kadını oynadı.
Fotoğraf: picture-alliance/United Archives/IFTN
Melodramla da etkiledi
Ancak Streep filmografisinde çeşitliliği artırdı. Başrollerini Robert Redford ve Klaus Maria Brandauer ile paylaştığı “Benim Afrikam” (Out of Africa) adlı melodramla da eleştirmenlerin takdirini topladı.
Fotoğraf: Imago/United Archives
Alman kökleri
Oyuncu 1993’te bir kitap uyarlaması olan “Ruhlar Evi”nde rol aldı. Filmin yapımcıları arasında Alman Bernd Eichinger de vardı. Meryl Streep’in büyük dedesi Almandı.
Fotoğraf: Imago/United Archives
En güzel filmlerinden biri...
Oyuncunun şüphesiz hala en güzel filmlerinden biri “Yasak İlişki” (The Brigdes of Madison County). Streep, aynı zamanda filmin yönetmeni de olan Clint Eastwood ile oynadığı yapımda bir çiftçi eşini başarıyla canlandırmıştı.
Fotoğraf: Imago/Granata Images
Mamma Mia!
Film İsveçli pop grubu ABBA’nın şarkılarını temel alan müzikalin sinema uyarlaması. Streep’in filmdeki başrol arkadaşlarından biri Pierce Brosnan’dı.
Fotoğraf: imago stock&people
Beyazperdede bir leydi
Ünlü oyuncu “Demir Leydi” filminde de olağanüstü bir performans segiledi. Streep 2012’de İngiliz siyasetçi Margaret Thatcher rolüyle En İyi Kadın Oyuncu Oscar Ödülü'nü bir kez daha kazandı.
Fotoğraf: Concorde Filmverleih
Rock yıldızı Streep
ABD’li aktrist hali hazırda sinemalarda gösterimde olan “Sıradışı Anne” (Ricki and the Flash) filminde yine bambaşka bir görüntü çiziyor. Geleneksel rollerinden farklı olarak çılgın bir rock müzisyenini canlandırdığı rolüyle yine seyirciyi etkilemeyi biliyor.
Meryl Streep, 66 yaşında ancak hâlâ Hollywood'un en çok teklif alan yıldızlarından biri. 2012 yılında “Demir Leydi” filmiyle aldığı Oscar'ın kariyerinin son Oscar'ı olmayacağı kesin görünüyor.
Meryl Streep, 1983 tarihli “Silkwood” filmiyle sinemada çok önemli bir imaj edindi. Aktirist, çevre dramasında güçlü karakterli ve cesur bir kadını oynadı.
Ancak Streep filmografisinde çeşitliliği artırdı. Başrollerini Robert Redford ve Klaus Maria Brandauer ile paylaştığı “Benim Afrikam” (Out of Africa) adlı melodramla da eleştirmenlerin takdirini topladı.
Oyuncu 1993’te bir kitap uyarlaması olan “Ruhlar Evi”nde rol aldı. Filmin yapımcıları arasında Alman Bernd Eichinger de vardı. Meryl Streep’in büyük dedesi Almandı.
"Yasak İlişki"de Clint Eastwood ile kamera karşısında
Oyuncunun şüphesiz hala en güzel filmlerinden biri “Yasak İlişki” (The Brigdes of Madison County). Streep, aynı zamanda filmin yönetmeni de olan Clint Eastwood ile oynadığı yapımda bir çiftçi eşini başarıyla canlandırmıştı.
Film İsveçli pop grubu ABBA’nın şarkılarını temel alan müzikalin sinema uyarlaması. Streep’in filmdeki başrol arkadaşlarından biri Pierce Brosnan’dı.
James Dean'in Ölümünün 60. Yılı
James Dean Hollywood’ta sadece üç filmde başrol oynamasına rağmen sinema tarihinin başlıca ikonlarından biri. Karizması bugün bile etkisini hissettiriyor. İşte efsane ismin hayatına kısa bir bakış:
Fotoğraf: picture alliance/AP Images/Warner Bros
Rahat, havalı ve çok yakışıklı
Hepsi onu anlatıyor. James Dean belleklere böyle yerleşmiş. Devlerin Aşkı filmine ait bu fotoğraf gibi yüzlercesi onun bu özelliklerini ortaya koyuyor.
Fotoğraf: picture alliance/AP Images/Warner Bros
Dokuz yaşında kaderin darbesi
James Dean 8 Şubat 1931’de ABD’nin Indiana eyaletinde doğdu, orada büyüdü. Annesi 29 yaşındayken kanserden öldü. Küçük James’i büyükannesi ve teyzesi büyüttü.
James Dean küçük yaşta oyunculuk, sanat ve dansa olan ilgisini keşfetti. Aile, Indiana eyaletinin taşrası Fairmount'taki bu evde birkaç yıl yaşadı. James Dean burada öğrenci tiyatrolarında çalıştı, dans etmeyi öğrendi, müzikle ilgilendi.
Fotoğraf: AP
İlk küçük roller
James Dean, oyunculuğu genç yaşlarında özel topluluklarda öğrendi. Sahne ve televizyon yapımlarında önce küçük yan roller üstlendi. Sinema için kamera karşısına geçtiği ilk film ise Amerikalı yönetmen Sam Fuller'ın 1951 yapımı Fixed Bayonets adlı yapımdı. James Dean'ın burada da küçük bir rol aldı.
Fotoğraf: picture-alliance/dpa
İlk başrolünde kült figür
Daha sinemadaki ilk önemli rolü kendisine büyük şöhret kazandırdı. O yıllarda sinema ve tiyatro yönetmeni Elia Kazan yeni filmi “East of Eden” (Cennet Yolu) için genç James Dean’i seçti. Oyuncu, yapımcı ve stüdyo patronları tarafından başından itibaren bir kült figür olarak sunuldu.
İkinci filmi şöhretini katladı. Nicholas Ray’in bugün klasikler arasında yer alan filmi “Rebel Without A Cause”da (Asi Gençlik) James Dean hayatının rolünü oynadı: İsyankar ve asi genç..
Fotoğraf: picture-alliance /
Sinemanın devi
James Dean’in son başrolü Elizabeth Taylor ile oynadığı George Stevens filmi “Giant” (Devlerin Aşkı) oldu. Filmin galası öncesinde oyuncuyu efsaneleştiren o kaza meydana geldi.
Fotoğraf: picture alliance/AP Images/Warner Bros
Otomobil meraklısıydı
James Dean hızlı otomobillere meraklıydı. Televizyon ve sinemadan kazandığı ilk paralarla şık spor otomobiller satın aldı, yarışlara katıldı.
Fotoğraf: picture-alliance/dpa
24 yaşında ölüm
James Dean 30 Eylül 1955 tarihinde Kaliforniya’da bir kavşakta geçirdiği kazada hayatını kaybeti. Önce Dean’in aşırı hız yaptığından şüphelenildi, ancak daha sonra muhtemelen kazada suçlu olmadığı anlaşıldı. Aracının büyük hasar görmüş hali birçok hayranını derinden üzdü.
Ünlü oyuncu “Demir Leydi” filminde de olağanüstü bir performans segiledi. Streep 2012’de İngiliz siyasetçi Margaret Thatcher rolüyle En İyi Kadın Oyuncu Oscar Ödülü'nü bir kez daha kazandı.
ABD’li aktrist hali hazırda sinemalarda gösterimde olan “Sıradışı Anne” (Ricki and the Flash) filminde yine bambaşka bir görüntü çiziyor. Geleneksel rollerinden farklı olarak çılgın bir rock müzisyenini canlandırdığı rolüyle yine seyirciyi etkilemeyi biliyor.
Meryl Streep, 66 yaşında ancak hala Hollywood'un en çok teklif alan yıldızlarından biri. 2012 yılında “Demir Leydi” filmiyle aldığı Oscar'ın kariyerinin son Oscar'ı olmayacağı kesin görünüyor.
Streep galaları devam eden en yeni filmi “Suffragette” ile yakında seyirciyle buluşacak. İngiltere’deki kadın hakları hareketi üzerine olan film Avrupa galasını Londra Film Festivali’nde yaptı.