1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Midilli'deki sığınmacılar isyan etti

24 Ekim 2016

Yunanistan'ın Midilli Adası'ndaki kampta bulunan sığınmacılar, işlemlerin yavaş yürümesine tepki gösterdi. Calais'deki kampın boşaltılması işlemleri ise devam ediyor.

Griechenland Afrikanische Flüchtlinge auf Lesbos
Fotoğraf: DW/T. Tosidis

Yunanistan’ın Midilli adasındaki Moria kampında sığınmacılar, iltica başvurularının incelendiği, ofis olarak kullanılan dört koyteyneri ateşe verdi ve polise taş atarak saldırdı. Polisin verdiği bilgiye göre 70 kadar mülteci kamptaki barınma ve yaşam koşullarını protesto için olaylara katıldı. Koyteynerlerin kullanılamaz hale geldiği bildirildi.

Eylemlere katılan sığınmacıların çoğunluğunun Pakistan ve Bangladeşliler olduğu, bir saat kadar süren taşkınlıklardan sonra 10 kişinin tutuklandığı açıklandı.

Moria kampında ve Yunanistan’a bağlı diğer adalardaki merkezlerde daha önceleri de protesto gösterileri düzenlenmişti. 3 bin 500 mülteci için planlanmış olan ve 5 binden fazla mültecinin barındığı Moria kampı eylül ayında çıkan bir yangında birkaç gün süreyle kullanılamaz hale gelmişti.

Harmanlı'daki mülteciler diğer Avrupa ülkelerine geçmek istiyor

Bulgaristan’ın en büyük mülteci kampı olan Harmanlı’da da 300 kadar mülteci diğer Batı Avrupa ülkelerine seyahat etmelerinin engellendiği gerekçesiyle protesto eylemi düzenlediler. Türkiye sınırındaki Harmanlı’da 3 bin 800 kadar mülteci bulunuyor ve bunların yaklaşık yarısının Afganlı olduğu belirtiliyor.

İspanya’nın Barcelona kentindeki mülteci kabul merkezinde çoğunluğunu Cezayirli mültecilerin oluşturduğu 50 kadar mülteci kampta tutuldukları ve yeniden özgürlüklerine kavuşturulmadıkları gerekçesiyle  açlık grevi başlattılar. Bunlardan bazıları daha sonra eylemlerini durdurdu.

Fotoğraf: picture-alliance/AP Photo/M. Schwarz

Calais'nin boşaltma işlemleri devam ediyor

Öte yandan Fransa’da Manş Denizi kıyısındaki Calais mülteci kampının boşaltılması sırasında kampı terk etmek istemeyen mülteciler ile emniyet güçleri arasında çatışma yaşanmıştı, ancak daha sonra boşaltma işlemleri sırasında bir olay çıkmadığı bildirildi.

Fransa'nın Calais mülteci kampındaki yaklaşık 6 bin 500 mültecinin ülkenin çeşitli yerlerindeki sığınmacı kabul merkezlerine gönderiliyor. Ancak yardım örgütleri kampta yaklaşık 8 bin 100 kişinin bulunduğunu tahmin ediyor. Yasadışı yoldan oluşturulan çadır ve kulübelerden oluşan ve “Vahşi Orman” adı verilen barınakta daha önceki yıllarda Manş Denizi’ni aşarak İngiltere’ye yasadışı yoldan giriş yapmak isteyen mülteciler doldurmuştu. Kampın tamamen boşaltılmasının yaklaşık bir hafta sürmesi bekleniyor Mültecilerin çoğunluğu Afganistan, Etiyopya, Eritre ve Sudan'dan. 

Fransa İçişleri Bakanlığı sözcüsü Pierre-Henri Brandet, boşaltma işlemine değinerek, “Bugün önemli bir gündür. Devlet hatırı sayılır çaba göstermiştir” dedi.

Fotoğraf: DW/T. Schultz

'Şimdiye kadar hiç görülmemiş operasyon'

Calais Valiliği “şimdiye kadar hiç görülmemiş operasyon” olarak nitelediği boşaltma işlemine bin 250 kadar polis memurunun katıldığını açıkladı. Calais’deki  kampta mültecilerin sadece ilk ifadeleri alınıyor, ancak sığınma prosedürü başlatılmıyordu.

Fransız makamları bu girişimin “insani” boyutuna vurgu yapıyor, hiç kimsenin zorla kamptan çıkartılmadığını belirtiyor ve kampı boşaltma işlemlerinin insani yardım örgütlerinin gözetiminde yapıldığına dikkat çekiyor. Fransa, eğer mültecilerin yakınları İngiltere’de yaşıyorsa mültecilerin aile birleşimi kapsamında bu ülkeye kabul edilmesinin uygun olacağını da vurguluyor.

Alman sığınmacı örgütü Pro Asyl Yöneticisi Günter Burkhardt ise İngiltere'nin kendisini izole etmesini ve pasif kalmasını eleştiriyor ve mültecilerin yakınlarının bulunduğu yerlere gitmeyi istediklerini, polis operasyonları ile bunu engellemenin çözüm olmadığını vurguluyor.

© Deutsche Welle Türkçe

afp/dpa/ÇA/BÖ