1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Myanmar’da kaos hakim

Ajanslar27 Eylül 2007

Demokrasi yanlısı gösterileri bastırmak için güvenlik güçlerinin şiddette başvurmasıyla Myanmar’da göstericilerle güvenlik güçleri çatışıyor. BM Güvenlik Konseyi ise Çin’in vetosu nedeniyle kınama yayınlayamadı.

Dünkü çatışmalarda beşkişi öldü.
Dünkü çatışmalarda beş kişi öldü.Fotoğraf: AP

Askeri cuntanın verdiği isimle Myanmar ya da eski adıyla Burma’da, haftalar önce sessiz sakin biçimde başlayan, Budist rahiplerin öncülüğündeki yönetim aleyhtarı kitlesel gösterilere güvenlik güçlerinin sert müdahalesinden sonra kaos hakim.

Yangon kentinde rejim aleyhtarı göstericiler yasağa rağmen yine sokaklara döküldü. Şehrin orta kesimlerindeki Sule tapınağı civarında toplanan, muhalefet lideri Aung San Suu Kyi'nin babası, bağımsızlık kahramanı General Aung San'la ilgili sloganlar atan binlerce göstericiyle güvenlik güçleri karşı karşıya geldi. Rahiplerin başını çektiği göstericilerle polis arasında yer yer çatışmalar yaşanıyor. Olaylar sırasında çok sayıda rahip gözaltına alındı.

Askerlerin kalabalığın üzerine otomatik silahlarla ateş açtığı haberleri geliyor. Görgü tanıklarına göre, Yangon'un merkezinin doğu kesimindeki Pazundaung nehri üzerindeki köprü yakınında bulunan ve dağılmayı reddeden kalabalığa askerler ateş açtı. Ateş açılmasının ardından binlerce göstericinin sokaklara doğru koşmaya başladığı belirtildi. Bu arada görgü tanıklarının, silahların doğrudan kalabalığa yöneltildiğinin görülmediği sırada en az bir kişinin de vurularak öldüğünü söylediği bildirildi.

Tanıklar, ayrıca çok sayıda din adamının manastırlarında gözaltına alınıp kamyonlarla şehir dışına bilinmeyen bir yere götürüldüğünü anlattı. Tanıklar en az altı kamyon gördüklerini belirtti. Yangon'un birçok diğer mahallesinde de göstericilerin toplandığı ve durumun çok gergin olduğu bildiriliyor. Bu arada Yangon'da Japon bir foto muhabirin öldüğü de gelen haberler arasında.

Yangon'da dünkü gösteriler sırasında çıkan çatışmalarda beş kişi hayatını kaybetmişti.

Çin karşı çıktı

Bu arada BM Güvenlik Konseyi, Myanmar'da cunta karşıtı protesto yürüyüşlerinin şiddetle bastırılmasından endişe duyduğunu açıkladı ve bu ülkeye özel bir temsilci göndermesine izin verilmesini istedi.

Konseyin, dün gece kapalı kapılar ardından yapılan toplantısında, Myanmar için yazılı bir belge yayınlanmasına başta karşı çıkan Çin, daha sonra kısa bir açıklama yapılmasını kabul etti.

Fransa'nın BM Daimi Temsilcisi Jean-Maurice Ripert tarafından basına okunan metinde, "Güvenlik Konseyi üyeleri, karşı karşıya bulunulan durum hakkındaki endişelerini ifade etmekte ve özellikle Myanmar hükümetine sükunet çağrısında bulunmaktadır" denildi.

Sarkozy Myanmar için devrede

Fransa Cumhurbaşkanı Nicholas Sarkozy ise Fransız özel şirketlerinden Myanmar'a yatırımlarını dondurmalarını istedi. Nicholas Sarkozy, Myanmar'ın sürgündeki muhalefet lideri Sein Win ile yarım saatlik görüşmesinin ardından basına yaptığı açıklamada, aralarında Total Petrol Grubu'nun da olduğu Fransız özel şirketlerinden Myanmar'a yatırımlarını dondurmalarını isteyerek, Fransa'nın Myanmar'daki muhalefetin ''susturulmasını'' kabul etmeyeceğini söyledi.

BM Güvenlik Konseyi'nin ''gecikmeden'' Myanmar'a yaptırım kararı almasından yana olduğunu ifade eden Sarkozy, Myanmar'da durumun son derece endişe verici olduğunu, insan ve muhalefet haklarına karşı tutumları, düşüncelerini gösterdikleri için insanların dövülmesini ve öldürülmesini kabul edemeyeceklerini kaydetti.

ABD ile Avrupa Birliği de BM Güvenlik Konseyi’nden Myanmar'a karşı yaptırım kararı almayı düşünmesini istedi. AB ve ABD'nin ortak bildirisinde, "Barışçıl göstericilere karşı şiddet kullanmasını kınıyor ve ülke liderlerine bu eylemlerinden doğan kişisel sorumluluklarını hatırlatıyoruz" denildi.

Açıklamada ayrıca, "Güvenlik Konseyine bu meseleyi acilen ele alması ve aralarında yaptırımların da bulunduğu önlemler konusunda düşünmesi çağrısında bulunuyoruz" ifadesine yer verildi.

Ortak açıklamada, Myanmar yetkililerinden şiddete son vermeleri ve Aung San Suu Kyi ile etnik azınlıkların temsilcileri de dahil, demokrasi yanlısı liderlerle diyalog kapısını açmaları çağrısında bulunuldu.

Tayland tahliyeye hazırlanıyor

Myanmar'daki olaylar nedeniyle Tayland hükümeti vatandaşlarını bu ülkeden tahliye etmek üzere bir plan hazırladı ve hava kuvvetlerine ait üç adet C-130 kargo uçağını bunun için beklemede tutuyor.

İki ülke arasındaki sınırda bulunan güvenlik güçlerinin de, 1988'deki isyanın ardından olduğu gibi mülteci dalgasına karşı hazır olmaları istendi.

Myanmar'da petrol fiyatlarındaki artış protestolara yol açmış, ardından Budist rahiplerin liderliğinde kitlesel yürüyüşler gündeme gelmişti.

Rahipler askerleri rehin almıştı

İlk kez 30 Ağustos'ta sokağa çıkan rahiplere 5 Eylül'de göz yaşartıcı gazlar kullanılmış ve havaya uyarı ateşleri açılmış, özür dilenmemesi üzerine de rahipler daha geniş katılımlı yürüyüşlere başlamıştı.

Budist rahiplerin öncülüğündeki eyleme sivillerin de katılmasıyla, yüz binlerce kişi Myanmar sokaklarını doldurmuştu. Akşamları sokağa çıkma yasağı ve beş kişiden fazlasının bir araya gelmesini engelleyen toplantı ve gösteri yasağını yürürlüğe koyan hükümet, dün bu yasağa aldırmadan yürüyüşe geçenleri engellemeye çalışmış, çıkan olaylarda resmi rakamlara sadece göre bir kişi ölmüştü.

Myanmar'da, son günlerdeki gösteriler, 1988'de 3 bin kişinin ölümüne neden olan kitlesel eylemlerden sonraki en büyük protesto oldu. İngiltere'den bağımsızlığını 1948 yılında kazanan Myanmar, 45 yıldır askeri rejimle yönetiliyor.

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik