On yıllarca askeri cunta tarafından yönetilen Güneydoğu Asya ülkesi Myanmar'da seçilmiş hükümet iş başı yaptı. Ülke siyasetinin Nobel ödüllü karizmatik ismi Aung San Suu Kyi, kabinede 4 bakanlık birden üstlendi.
Reklam
Myanmar'da kasım ayında yapılan genel seçimleri kazanan Ulusal Demokrasi Birliği (NLD), 54 yıldır ilk sivil hükümeti kurdu. NLD üyesi Htin Kyaw, devlet başkanlığı koltuğunu askerlerce desteklenen Thein Sein'den devraldı.
NLD lideri Aung San Suu Kyi'nin çocuklarının yabancı ülke vatandaşı olması, anayasa uyarınca devlet başkanlığını engellemişti. Bunun üzerine adı kamuoyunda fazla bilinmeyen, ancak Aung San Suu Kyi'nin uzun yıllardır yakın çevresinde yer alan Htin Kyaw devlet başkanlığına getirilmişti.
4 bakanlığa birden bakacak
Devlet başkanı olmasına izin verilmeyen Aung San Suu Kyi buna karşılık kabinede 4 koltuğu birden üstlendi. Nobel ödüllü siyasetçi dışişleri, eğitim ve enerjiden sorumlu olacak, devlet başkanlığının icra faaliyetlerini yürütecek.
Askerler parlamento üyelerinin dörtte birini ve bakanlar kurulunda 3 bakanlık koltuğunu ellerinde tutmaya devam ediyor. Gözlemciler buna rağmen NLD hükümetinin iş başı yapmasını askeri diktatörlükten demokrasiye doğru atılmış önemli bir adım olarak değerlendiriyor.
15 yılını ev hapsinde geçirdi
Myanmar'da kasım ayında yapılan genel seçim sonucunda 657 sandalyelik parlamentoya San Suu Kyi'nin lideri olduğu Ulusal Demokrasi Birliği (NLD), 348 milletvekili göndermiş, hükümeti tek başına kuracak mutlak oy sayısına ulaşmıştı.
1989'da, seçimlerden kısa süre önce Aung San Suu Kyi ilk kez ev hapsine konulmuş, çeşitli aralıklarla 2010'a kadar ömrünün neredeyse 15 yılını evinde hapis olarak geçirmişti.
Nobel ödülünün hikâyesi
Aung San Suu Kyi 70 yaşında
Nobel Barış Ödülü sahibi Aung San Suu Kyi 70 yaşında. Muhalif liderin siyasi geçmişi ve geleceğini mercek altına aldık.
Fotoğraf: picture-alliance/dpa
Sömürge döneminde doğdu
Aung San Suu Kyi, 19 Haziran 1945’te o zamanki İngiliz sömürgesi Birma'nın başkenti Yangon’da doğdu. Daha sonra milli kahraman haline gelen General Aung San’ın kızıydı. Babası Burma’nın bağımsızlığı için savaştı. 1948’deki bağımsızlığı göremeden bir yıl önce bir saldırıda öldürüldü. Fotoğraf Aung San’ın ölümünden kısa süre önce çekilmiş.
Fotoğraf: gemeinfrei
Politika sahnesine ilk adım
Aung San Suu Kyi, Hindistan’da büyüyüp, eğitim gördüğü İngiltere’de evlendi ve iki oğlu oldu. 1988’de Birma’daki askeri hükümete karşı kanlı ayaklanmalar sırasında ülkesine döndü. 26 Ağustos 1988’deki ilk halk konuşmasında demoratik kalkınma çağrısı yaptı. Ancak askeri yönetim gücünü pekiştirdi.
Fotoğraf: AFP/Getty Images
Muhalefetin zaferi yok sayıldı
‘Hukuk ve Düzenin Yeniden Tesisi Devlet Konseyi’ 1990’da seçimlerin yapılmasına izin verdi. Aung San Suu Kyi’nin partisi Ulusal Demokrasi Ligi (NLD), oyların yüzde 80’ini kazandı. Fakat askeri cunta seçim sonuçlarını yok saydı.
Fotoğraf: picture alliance/AP Images/M. Sato
Tekrar tekrar ev hapsi
1989’da, seçimlerden kısa süre önce Aung San Suu Kyi ilk kez ev hapsine konuldu. 1995’de salıverilse de özgürlüğü uzun sürmedi. Çeşitli aralıklarla 2010’a kadar ömrünün neredeyse 15 yılını bu göl kenarındaki evinde hapis olarak geçirdi. Askeri yönetim her ne kadar hareket alanını kısıtlasa da etkisini ve harekete geçirme gücünü engelleyemedi.
Fotoğraf: picture-alliance/epa/N. Chan Naing
Nobel Barış Ödülü
Aung San Suu Kyi, 1991’de “demokrasi ve insan hakları için verdiği şiddetten uzak mücadele” nedeniyle Nobel Barış Ödülü'ne layık görüldü. Askeri yönetimin ülkesine tekrar girmesine izin vermeyebileceği endişesiyle Oslo’da ödülü onun yerine oğlu Kim teslim aldı.
Fotoğraf: AP
Demokrasi için sesini duyurma
Aung San Suu Kyi, ev hapsine ara verilen kısa dönemde taraftarlarına ünlü konuşmalarını yaptı. Posta kutusuna atılan soruları evinin kapısının üzerinden yanıtladı. Demokrasi ile ilgili düşüncelerini paylaştı.
Fotoğraf: picture alliance/dpa
Serbest bırakma talebi
Aung San Suu Kyi ev hapsindeyken taraftarları ve tüm dünyadan siyasetçiler serbest bırakılmasını talep etti. Bu arada Batılı devletlerde çok sayıda ödüle layık görüldü. Ancak bu ödülleri bizzat kendisi teslim alamadı.
Fotoğraf: picture-alliance/ dpa
Ev hapsinin sona erişi
Aung San Suu Kyi ile askeri cunta arasında 2007’de başlayan yakınlaşma süreci, 13 Kasım 2010’da yeni bir aşamaya ulaştı ve muhalif siyasetçinin ev hapsi kaldırıldı. Askerler kendilerine yönelik uluslararası izolasyonu kırmak isterken, Aung San Suu Kyi ordu ile diyalog kurmadan başarılı olamayacağını anlamıştı.
Fotoğraf: picture alliance/epa/N. C. Naing
Parlamentoya giriş
Aung San Suu Kyi 2012’de milletvekili oldu. Partisi NLD, ara seçimde 45 sandalyeden 43’ünü kazandı. Bu, NLD’nin 1990’dan sonra katıldığı ilk seçimlerdi. 2015 sonunda Myanmar’ın tamamında düzenlenecek ilk serbest seçimleri NLD’nin kazanması bekleniyor.
Fotoğraf: AP
Gecikmeli Nobel Ödülü konuşması
Aung San Suu Kyi, Nobel Barış Ödülü verildikten 20 yıl sonra, 16 Temmuz 2012’de ödülü Oslo’da bizzat teslim aldı. Konuşmasında ödülün onu daha fazla demokrasi için mücadeleye devam etme konusunda teşvik ettiğini söyledi. Ülkesindeki reformlar için uluslararası toplumdan yardım istedi.
Fotoğraf: Reuters
Bir ABD başkanından ilk ziyaret
ABD Başkanı Barack Obama, 2012 sonunda Myanmar’a gitti. Aung San Suu Kyi ile yıllarca ev hapsinde tutulduğu göl kenarındaki evinde bir araya geldi. Obama ziyaretinde, Aung San Suu Kyi’nin on yıllar süren mücadelesinden ve ülkenin dışa açılma politikalarından övgüyle söz etti.
Fotoğraf: Reuters/K. Lamarque
Berlin’de onurlandırıldı
Aung San Suu Kyi, 2014’te iki günlük ziyaret için Berlin’e geldi. Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck tarafından karşılandı ve insan hakları ve demokrasi mücadelesi nedeniyle Williy Brandt Ödülü ile onurlandırıldı. Ülkesinin demokratik geleceğinin hala sağlam olmadığına vurgu yaptı.
Aung San Suu Kyi, 1991'de "demokrasi ve insan hakları için verdiği şiddetten uzak mücadele" nedeniyle Nobel Barış Ödülü'ne layık görülmüştü. Askeri yönetimin ülkesine tekrar girmesine izin vermeyebileceği endişesiyle Oslo'da ödülü onun yerine oğlu Kim teslim almıştı.
Ülkede askeri cunta yönetimi dört yıl önce sona erdirilmiş, iktidar eski general Thein Sein başkanlığındaki Birlik, Dayanışma ve Kalkınma Partisi (USDP) tarafından kurulan hükümete devredilmişti.