NASA 50 yaşında
1 Ekim 200821 Haziran 1969’ta Ay’a ilk ayak basan astronot Neil Armstrong’un “Bu bir insan için küçük, ancak insanlık için dev bir adım...’’ sözleri insanlık tarihine geçmişti. Ancak Amerikalılar bu noktaya gelmeden önce bir dizi şok yaşadılar. Sovyetler Birliği 1957’de ilk kez bir suni uydu “Sputnik”i uzaya fırlatmış, 1961’de kozmonot Juri Gagarin uzaya gönderilen ilk insan olarak tarihe geçmişti. Bunun üzerine ABD’de o dönem iktidardaki başkanların da yoğun girişimleriyle NASA kolları iyiden iyiye sıvadı.
Sovyetler’den bir yıl sonra Amerikalılar astronot John Glenn’i uzaya göndermeyi başardılar. Daha sonra Sovyetler’in uzay şokunu üzerlerinden atarak, Ay’a ilk insanı indirdiler ve Apollo uzay araçları ile altı kez aya yolculuk gerçekleştirdiler. 1972 yılından sonra Apollo yolculukları, bütçenin de azalması nedeniyle son buldu.
Challenger ve Columbia faciaları
Daha sonra uzay mekiği dönemi başladı. Uçuşlardan sonra yeniden kullanılabilen araçlar ile uzay yolculuklarının devasa masraflarının düşürülmesi ve bunların olağan seyahatler haline getirilmesi planlanıyordu. Ancak 1986 yılında meydana gelen ve araçtaki 7 astronotun hepsinin can verdiği “Challenger” faciası bu girişimleri frenledi. Alman Havacılık ve Uzay Araştırmaları Merkezi eski Başkanı Klaus Berg şunları söylüyor: “Bu, Amerikalılar için şundan dolayı şok anlamı taşıyordu; uzay mekiği ile ilintili olan Amerikan felsefesi ve politikaları bir anda sorgulanır hale geldi.”
Gerçekten de NASA’nın bu kazanın şokunu atlatması kolay olmadı. Bu nedenledir ki, yıldızlardan, gezegenlerden, samanyolundan günümüze kadar harika fotoğraflar gönderen “Hubble” uzay teleskobunu NASA bu olaydan ancak dört yıl sonra uzaydaki yörüngesine oturtabildi.
İkinci facia 2003 yılında “Columbia” mekiğinin yeryüzüne dönüşü sırasında yaşandı. Kazayı daha dramatik hale getiren şey, NASA’nın kazaya sebep olan zayıf noktaları önceden kestirmiş olmasıydı. Ama NASA’nın yanlış noktalarda masraftan tasarruf etmek istemesi sonucu bu facianın doğduğu yönünde eleştiriler yükseldi.
Tüm bunlardan daha güvenli, ekonomik ve daha iyi sonuçlar veren misyonlarda, Mars’a ve Jüpiter’e astronutsuz gönderilen sondalar görev aldı. NASA’nın “Spirit” ve Opportunity” adlı sondaları 2004 yılından bu yana Mars yüzeyinde bilimsel araştırmalar yapmaya devam ediyor.
Hedef Mars’a insan göndermek
Uzay mekikleri ise tarihe karışıyor. 2010 yılına kadar uzay araçlarının Uluslararası Uzay İstasyonu’na astronot, araç-gereç sevkiyatının ise süreceği bildiriliyor. Amerikalılar’ın ileriye dönük başka planları var. ABD Başkanı George Bush, bundan dört yıl önce yaptığı bir konuşmada, 2020 yılında Ay’a yeniden astronot gönderileceğini ilan etti. Bush Ay’da edinilecek deneyimlerle bundan sonraki adım için, yani Mars’a astronotlu araç göndermek için hazır duruma gelinmiş olunacağını vurguladı.
Başkan Bush’un duyurduğu Mars’a yolculuk, 2037 için düşünülüyor. Ancak, devasa boyuttaki masrafların ötesinde, NASA’nın diğer endişesi de, Çin’in ABD’den önce Ay’a ikinci kez insanoğlunu gönderme planları.