1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

NASA'dan iklim atağı

13 Kasım 2015

Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi'nin (NASA), atmosferdeki karbondioksit (CO2) seviyesini ölçmek amacıyla fırlattığı uydunun topladığı veriler açıklanmaya başlandı.

Fotoğraf: picture-alliance/AP/M. Meissner

NASA, OCO-2 (Orbiting Carbon Observatory - Karbon İzleme Uydusu) adı verilen uyduyu geçen yıl yörüngeye fırlatmıştı. Uydunun dünya atmosferine karbondioksit salımına ilişkin bir yıllık gözlemini tamamladığı açıklandı.

İnsan eliyle iklim değişikliği

Karbondioksit salımının insan eliyle iklim değişikliğinde en büyük rolü oynadığına dikkat çeken NASA uzmanı Annmarie Eldering, " Karbondioksit salımının uzaydan ve düzenli olarak gözlenmesi, iklim değişikliğinin anlaşılması ve öngörülerde bulunabilmesi açısından önem taşıyor" dedi.

Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Amerikan Uzay ve Havacılık Dairesi (NASA) Yer Bilimi Bölümü Direktörü Michael Freilich, OCO-2 tarafından sağlanan verilerin karbondioksitin yıl boyunca atmosfere salımı ve kısmen emilimi konusunda bilgi sunacağını söyledi. Freilich, "Nedenleri daha iyi anlayabilmemiz lazım" dedi.


Atmosferdeki karbondioksit konsantrasyonu

ABD Okyanus ve Atmosfer Araştırmaları Merkezi'nin (NOAA) verilerine göre atmosferdeki karbondioksit konsantrasyonu mart ayında 400 ppm’i (parts per million – 1 milyon parçacıkta 400 CO2) aştı.

İnsanların saldığı karbondioksitin yarısı kadarı atmosferde kalıyor. Diğer yarısı ise okyanus ve ormanlar tarafından emiliyor. NASA uzmanları muhtelif üniversitelerle birlikte yürütülen araştırmalarda fitoplankton gibi karbondioksit emme özelliğine sahip bitki ve türleri inceliyor.

Paris'te İklim Değişikliği Konferansı

BM İklim Değişikliği Konferansı (COP21), 31 Kasım – 11 Aralık 2015 tarihleri arasında Paris'te yapılacak. Paris'teki zirvenin en belirleyici konularından birini iklim değişikliğinin etkileriyle baş edilebilmesi için yoksul ülkelere finansman sağlanması oluşturuyor.

Paris'te yapılacak zirvenin bir diğer çetrefilli ayağı ise ülkelerin gönüllü olarak düşürmeyi taahhüt ettikleri sera gazı emisyonu oranları ile küresel ısınma artışının 2 derece ile sınırlanması hedefinin tutturulmasının mümkün olmaması.


© Deutsche Welle Türkçe

DW/dpa/NH/HS

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik