1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

OECD ekonomide iyileşme bekliyor

26 Kasım 2003

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı OECD’nin 2004 yılı tahmin raporu canlanma müjdesi veriyor. Teşkilata üye önde gelen 30 sanayi ülkesinin büyüme hızı ortalaması bir puan artarak önümüzdeki yıl yüzde 3’e çıkacak.

Önümüzdeki yıl ekonomide olumlu gelişmeler yaşanacak
Önümüzdeki yıl ekonomide olumlu gelişmeler yaşanacak

Jochen Marmit

Önde gelen otuz sanayi ülkesi arasında ekonomik gelişme bakımından önemli farklar var. Ekonomik canlanmayı ateşleyecek olan ülke yine ABD. OECD Amerikan ekonomisine yüzde 4.2 gibi ortalamanın çok üzerindeki bir oranda büyüme şansı tanıyor. Washington yönetiminin köklü vergi indirimini içeren reformları, yatırım ve tüketim harcamalarının artmasına yaradı. Sanayi ve hizmetler sektörlerinde işgücü verimliliğini arttıran ABD’nde savunma harcamaları da canlanmayı teşvik edici rol oynuyor.

Avrupa Birliği bu oranın oldukça gerisinde kalacak. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı’nın tahminlerine göre Birlik Avrupası 2004 yılında ortalama yüzde 1.9 oranında ekonomik büyüme kaydedecek. Bu oran 2003’e göre hemen hemen üç katı artış anlamına gelmekle birlikte Teşkilatın daha önceki tahminlerinin gerisinde kalıyor.

Almanya yüzde 1.5 oranındaki büyüme hızıyla Avrupa ortalamasına oldukça yaklaşacak. OECD’nin Almanya Masası’ndan Ekard Wurzel canlanmayı yine ihracatın sırtlanacağını söylüyor.

İhracat büyüyecek

Wurzel’e göre, yılın birinci çeyreğinden sonra hissedilir artış gösteren ihracat, dünya ticaret hacmindeki gelişmeye paralel olarak büyümeye devam edecek. Almanya, ihracat sıralamasında ABD’nin ardından yine ikinci büyük sanayi ülkesi olacak. Sipariş girdileri artan Alman şirketleri finansman şartlarının da düzelmesi sayesinde daha fazla mal ve hizmet ihrac edecekler. Ancak ihracattaki canlanma tek başına yeterli olmayacak. Yurtiçi talebin de artması gerektiğini belirten OECD uzmanları 2004 yılında Almanya’nın tüketim harcamalarında hissedilir artış beklenmediğini ve işsizliğin de yeniden artış trendine gireceğini söylüyorlar.

Avrupa ülkelerinden reform talebi

OECD öncelikle Avrupa ülkelerini ekonomik reformları ihmal etmemeleri yolunda uyarıyor. Teşkilata göre ülkeler arasındaki büyüme farkı ekonomik politikalardan değil, yapısal bozukluklardan kaynaklanıyor. Reformların ekonominin iyi durumda olduğu dönemlerde de yapılması gerektiğini ve Almanya’daki vergi indirimini bir yıl öne alma girişiminin yeterli olmadığını vurgulayan ekonomist Wurzel, ‘vergi indiriminin konjonktürel teşvik potansiyelinin sınırlı olduğunu’ belirtiyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor:

‘Vergi indirimi öne alınacaksa o zaman sübvansiyon ve vergi kolaylıkları da tamamen tasfiye edilmelidir ki bu arındırmanın büyüme hhızına katkısı olsun.’

Mali politikalardaki çarpıklıklar

OECD Almanya masası şefi Wurzel, tüketicinin satın alma gücünü arttıracak vergi indirimiyle eş zamanlı olarak kamu sübvansiyonlarının da kaldırılmasının uzun vadede mali dengeleri yerine oturtabileceğini belirtiyor.

Almanya euro istikrar paktı bünyesindeki ek borçlanma oranını yüzde 3’lük sınırın altına çekmek için Birlik Konseyi’nden 2005 yılına kadar mühlet aldı. OECD uzmanı Wurzel bu ertelemenin tahminleri etkilemediğini ve mali politikalardaki çarpıklıkların mutlaka giderilmesi gerektiğini söylüyor.

Fransa ve Almanya için Brüksel’de varılan uzlaşmanın ekonomik canlanmaya yarayıp yaramayacağı ve sulandırılan euro istikrar paktının ekonomik gelişmeye hendikap olup olmayacağı henüz kestirilemiyor. Kesin olan bir şey varsa iki yıla kadar beklenen mali düzelmenin büyük fedakarlıkları gerektireceği.