PKK silah bırakıyor: Sekiz maddede bilinenler
11 Temmuz 2025
AKP iktidarı, PKK'nın "silah bırakma törenini" düzenleceği 11 Temmuz'un "terörsüz Türkiye" açılımında önemli bir dönüm noktası olmasını hedefliyor.
Bu nedenle Türkiye'de dikkatler bugün düzenlenecek tören için Kuzey Irak'a çevrilmiş durumda.
Kandil'de konuşlu PKK'nın üst düzey kadrolarından bir ismin öncülüğünde, son yıllarda Türk güvenlik güçleriyle çatışmalara katılmış bir grup militan, silahlarıyla birlikte dağdan inerek Süleymaniye'nin kuzeybatısındaki Ranya kasabasında törenin yapılacağı alanda silah bırakacak.
Gruba öncülük edecek PKK'nın üst kademelerinden bir ismin törende konuşma yapacağı, ardından 20 ila 30 militandan oluşacağı belirtilen grubun silahlarını bırakacağı, silahların seri numaraları, menşeleri ve özellikleriyle kayıt altına alınmasından sonra bu silahların imha edileceği belirtiliyor.
Güvenlik tedbirleri en üst düzeye çıkartıldı
Silah bırakma anında, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY) ve Irak merkezi hükümetinin yanı sıra MİT ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nden yetkililerinin de hazır bulunacağı bildirildi.
Tören öncesinde bölgede güvenlik önlemleri üst düzeye çıkartıldı. Hem Türkiye'de hem de Irak'ta, muhtemel bir sabotaj ya da provokasyona karşı olağanüstü güvenlik tedbirleri alındığı, sürecin sekteye uğramaması için de MİT Başkanı İbrahim Kalın ve üst düzey askeri yetkililerinin hem Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKYB) hem de Irak merkezi hükümeti ile son günlerde yoğun temaslar yürüttüğü belirtiliyor.
Canlı yayından vazgeçildi
Törenin aslında televizyonlardan canlı yayınlanması planlanmıştı. Ancak programda son anda yapılan bir değişiklik nedeniyle tören alanına gazetecilerin, kamera ve fotoğraf makinelerinin alınmayacağı duyuruldu. "Olası provokasyonların önüne geçme" gerekçesi öne sürüldü.
Basına yansıyan haberlerde tek gerekçenin "provokasyon endişesi" olmadığı, Pazar günü 12 Türk askerinin Irak'ın kuzeyinde bir mağarada metan ve karbonmonoksit gazından etkilenerek ölmelerinin kamuoyunda yol açtığı büyük tepki ve üzüntününün de gözetildiği aktarılıyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki AKP hükümetinin, çok gösterişli bir tören düzenlenerek toplumda bir infiala yol açılmasını istemediği belirtiliyor.
Törenin yapılacağı yerin yakınında kurulucak ekranlardan törenin video kayıtları yayınlanacak, bu kayıtlar aynı zamanda gazetecilere servis edilecek.
DEM Parti eş genel başkanları, MYK üyeleri ve milletvekillerinden oluşan geniş bir heyetle törene katılacağını duyurmuştu. Ayrıca yine dernek, sivil toplum kuruluşları ve uluslararası örgütlerden temsilcilerin de yer aldığı yaklaşık 150 kişilik bir grubunda törene katılmak üzere Perşembe günü Türkiye'den Süleymaniye'ye gitmek üzere yola çıktıkları açıklandı.
PKK törenden bir gün önce şartlarını açıkladı
Yaklaşık yarım asırdır süren ve 40 bini aşkın kişinin hayatını kaybettiği silahlı mücadelesini sonlandırma kararı alan PKK, töreni "sembolik" ve "bir iyi niyet göstergesi" olarak tanımlıyor ve tam silahsızlanmanın, Ankara'nın atacağı adımlara bağlı olduğuna işaret ediyor.
Çarşamba günü İmralı Cezaevi'nde tutulan PKK lideri Abdullah Öcalan, 26 yıl sonra paylaşılan video mesajında "Silahın değil siyasetin ve toplumsal barışın gücüne inanıyorum" diyerek örgüte silah bırakma çağrısı yaptı. Öcalan atılan adımların boşa çıkmayacağını vurgu yaparak, "Samimiyeti görüyor ve güveniyorum" diyerek de PKK'lılara güvence vermeye çalıştı.
PKK ise Öcalan'ın bu çağrısına yanıt olarak yaptığı açıklamayla da aslında Ankara'dan beklentilerini sıraladı. KCK Yürütme Kurulu adına yapılan ve ANF News'da yayımlanan yanıtta "Önder Apo'nun bizden istediği somut adımı atacağız" dendi.
Bununla birlikte açıklamada Ankara'ya "Sürecin tek taraflı ve sadece bizim atacağımız adımlarla ilerlemeyeceği bilinmelidir. Buna göre sürece doğru yaklaşılmalı ve atılması gereken adımlar atılmalıdır" mesajı verildi.
KCK açıklamasında Öcalan'ın Şubat ayında yaptığı "Barış ve Demokratik Toplum" çağrısı ve bunu izleyen sürece tam destek verildiği, stratejik kararlar alındığı ve bu yönde adımlar atıldığı belirtildi, "Türkiye Cumhuriyeti devleti ve mevcut iktidarı ise sürecin gereklerine göre ve attığımız somut adımlara karşılık olarak henüz herhangi bir adım atmamıştır" denildi.
Örgüt Öcalan'ın tecritine son verilmesinde ısrarcı
PKK'nın buna rağmen Abdullah Öcalan'ın kendilerinden talep ettiği "somut adım"ı atacaklarına vurgu yapılan açıklamada, sürecin ileriye taşınması için Öcalan'ın serbest bırakılması bir kez daha şart koşuldu.
Açıklamada, "Önder Apo'nun esareti son bulmalı. Çünkü Önder Apo özgür olursa ancak bu süreç gelişebilir ve amacına ulaşabilir. Aksi durumda, mevcut koşulları sürdürerek daha fazla ilerlemek mümkün değil" ifadeleri yer aldı.
PKK'nın öne sürdüğü bir diğer şart da Ankara'da işletilecek siyasi süreçle ilintili. KCK açıklamasında, "Demokratik siyaset ve bütüncül hukuk için gerekenler yapılmalıdır. Siyasetin ve meclisin buna göre inisiyatifi ve adımları gelişmelidir. Anlamlı bir süreç ve ilerleme ancak bununla mümkündür" denildi.
Ufukta hangi sınamalar var?
PKK açıklamalarında Süleymaniye'deki törenin örgütün silahlansızma sürecinin sadece bir başlangıcı olduğuna, genel anlamda silahsızlanmanın "önceden belirlenmiş bir takvime bağlı olarak gerçekleşeceğine" vurgu yapıyor.
İlk törenle sadece sembolik olarak hafif silahların imhasıyla başlayacak silahsızlanma sürecinin, Türkiye'nin siyasi alanda atacağı adımlara bağlı olarak ilerleyeceği, dolaysıyla zaman alacağı anlamına geliyor.
Uzmanlar, PKK'nın sürecin başında tüm askeri kapasitesini hemen ifşa ve imha etmeye yanaşmayarak müzakerelerde kaldıraç gücünü muhafaza etmeye çalışacağına işaret ediyor.
Görünen o ki, AKP iktidarının "terörsüz Türkiye" açılımın hedeflenen sonuca ulaşıp ulaşmayacağını, PKK tarafından "sembolik" ve "güven artırıcı adım" olduğuna vurgu yapılan silah bırakma töreni sonrasında yaşanacak süreç belirleyecek.
AKP Sözcüsü Ömer Çelik, NTV kanalına yaptığı açıklamada PKK'nın silah bırakma sürecini 3 ila 5 ay içinde tamamlanması gerekeceğini, aksi takdirde sürecin provokasyonlara açık hale geleceğini söyledi. Çelik'in ayrıca Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın cumartesi sabahı "tarihi bir açıklama yapacağını" açıklaması büyük merak uyandırdı.
Hem hükümet kanadından, hem süreçte kilit rol oynayan DEM Parti'den hem de PKK'dan yapılan açıklamalar, Süleymaniye'deki silah bırakma töreninden sonra dikkatlerin TBMM'ye çevrileceğine işaret ediyor.
Öcalan yaptığı son çağrıda, "Varlık inkarına dayalı ve ayrı devlet amaçlı PKK hareketi ve dayandığı ulusal kurtuluş savaş stratejisine son verildiğine" vurgu yaparken, "Varlık tanınmış, dolayısıyla ana amaç gerçekleşmiştir" dedi.
"Tarihsel nitelikte ve kader belirleyici bir süreçten bahsediyoruz" diyen Öcalan, "TBMM'de yetkili ve kanunla kurulması düşünülen kapsamlı komisyon çalışmasının önemli olduğuna" dikkat çekti.
TBMM'de hangi adımlar atılır?
PKK'nın Süleymaniye'deki töreninin hemen ardından Ankara'da TBMM'nin harekete geçmesi bekleniyor.
MİT Başkanı İbrahim Kalın, önceki gün TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'u ziyaret ederek süreç hakkında istişarelerde bulundu.
Önümüzdeki hafta süreçte belirleyeci rol oynaması beklenen meclis komisyonunun kurulması yönünde adımlar atılacağı bildiriliyor.
Hem Erdoğan liderliğindeki hükümeti, hem de hem TBMM'de kurulacak komisyonu çetin sınamalar bekliyor. Öcalan'a uygulanan tecritin kaldırılması, PKK'lıların topluma kazandırılması, Fiden Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş başta olmak üzere siyasi tutukluların tahliyesi, İnfaz Yasası'nda değişikliklerin yapılması gibi pek çok konuda kararlar alınması, adım atılması gerekecek.
Hatta bu sürecin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çok istediği "yeni Anayasa" sürecinin bir parçası haline gelip gelmeyeceğini de önümüzdeki günler gösterecek.
PKK'nın silahlarına ne olacak?
Taraflar arasında belirlenen takvim işlemesi halinde PKK'lıların Irak'ta farklı noktalarda belirlenecek bölgelerde gruplar halinde silahlarını bırakacağı belirtiliyor. Kayıt altına alınacak silahlar konusunda kimileri "imha edilecek" derken, kimileri bunların gömüleyeceğine işaret ediyor. Gömülen silahların bir gün yeniden çıkartılabileceği gerekçesiyle, bu seçeneğe çok da ihtimal verilmiyor.
Uluslararası uzmanlar ise Birleşmiş Milletler (BM) gibi aktörlerin bu süreçte yer almaması, güvenilir ve tarafların karşılıklı olarak kabul ettiği bir doğrulama mekanizmasının bulunmaması nedeniyle, silahsızlanma süreci ile ilgili olarak belirsizlikler olduğuna dikkat çekiyor.
Ancak Ömer Çelik, konuyla ilgili olarak "Kesinlikle üçüncü bir gözün devreye girmesini istemiyoruz. Bu bir Türkiye Cumhuriyeti projesidir. Terörsüz Türkiye bölgede tüm etnik gruplar için ilham kaynağı olacaktır" diyerek buna soğuk baktıklarını kesin bir ifadeyle dile getirdi.
PKK'nın militan sayısı ve silah envanteri hakkında ne biliniyor?
PKK'nın örgüt yapısı, bir terör örgütü, devlet dışı silahlı bir grup olduğu için gizli, kesin olarak militan sayısı bu nedenle bilinmiyor.
ABD Dışişleri Bakanlığı'nın son Terörizm Ülke Raporu'nda PKK'nın mevcut silahlı militan sayısının 4 bin ila 5 bin arasında olduğu tahmini yer alıyor. Bu sayının savaşçı gücü ile sınırlı olduğuna vurgu yapılıyor.
PKK'nın doğrulanabilen bir silah envanteri de bulunmuyor. Ancak saldırılarda kullanan ya da ele geçirilen silahlardan veya istihbarat kaynaklarına dayandırılan bulgulardan bilgi edinilebiliyor.
PKK'nın cephaneliğinde bugüne kadar tespit edilebilen silah ve mühimmatlar şöyle sıralanıyor: Hafif silahlar, Kalaşnikof ve modernize edilmiş varyantı PKM makineli tüfekleri, havan topları, roket güdümlü el bombaları, RPG roketatarlar, el yapımı patlayıcılar (EYP) ve MANPAD gibi taşınabilir hava savunma sistemleri, ATGM tanksavar güdümlü füzeler ve mini insansız hava araçları (İHA).
DW, AFP/ DA,HS,ET,TY