PKK'nın fesih kararı sonrası DEM Parti'den iktidara çağrı
13 Mayıs 2025
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, PKK'nın fesih ve silah bırakma kararına ilişkin açıklamalarda bulundu. Bakırhan, bu karar sonrası gerekli düzenlemelerin bayram sonrasına bırakılmadan yapılması için çağrıda bulundu.
PKK'nın 5-7 Mayıs tarihlerinde gerçekleştirdiği kongre ve 12 Mayıs'ta açıkladığı kararları "demokratik çözüm için bir şans, barış için çok önemli fırsat" olarak niteleyen Bakırhan "12 Mayıs artık Türkiye'de bir takvim yaprağı değil, geçmişin büyük yüklerini hafifletmenin başlangıç günü olarak tarihe geçecektir... Barış ve demokrasi mücadelesinde yitirdiğimiz her bir canımızı minnet ve saygıyla anıyor. Onların anıları önünde saygıyla eğiliyor, bu güzel alkış tutan tertemiz yüreklerle birlikte onların barış, demokrasi ve özgürlük bayraklarını taşıyacağımız sözünü veriyorum" dedi.
27 Şubat'ta Abdullah Öcalan'ın PKK'ya fesih ve silah bırakma çağrısıyla başlayan ve 12 Mayıs'a uzanan sürecin "bir dönemin kapanışını, yeni bir dönemin açılışını ilan ettiğini" belirten Bakırhan, "Sayın Öcalan'ın öncülüğünde yaşanan dönüşüm hem Kürt siyasal tarihi hem de Türkiye tarihinin belki de en sarsıcı olaylarından birisidir. Şimdi büyük bedellerle yürütülen mücadele yerini artık meselenin çözümü ve demokratik toplumun inşasını bırakıyor. Bu karar Kürt-Türk ilişkilerinde demokratik zemini kurma, ortak bir vatan fikrini büyütme ve barışçıl bir çözüm fikrini büyütme çağrısıdır. Bu karar yalnızca Kürtlere değil, Türkiye kamuoyuna ve uluslararası kamuoyuna da verilmiş çok önemli bir mesajdır" diye konuştu.
"Çifte bayram" çağrısı
Başta TBMM olmak üzere siyasi partiler, sivil toplum, demokratik kitle örgütleri, aydınlar, yazarlar ve sanatçıların bu sürecin başarıya ulaşmasında ellerinden geleni yapacaklarına inandığını söyleyen DEM Parti Eş Genel Başkanı, "Bu süreçle beraber çok önemli açıklamalar da yapıldı. Dün Sayın Devlet Bahçeli yaptığı açıklamada 'barış havası kalıcı ve gerçekçi olmalıdır, siyasi ve hukuki adımlarla siyasetin güçlendirilmesi' belirlemesini çok değerli buluyor ve bu yapıcı yaklaşımı yürekten destekliyoruz. Yine aynı şekilde Sayın Özgür Özel'in 'kalıcı toplumsal barışın olması atılacak adımların samimiyeti hukukiliğine bağlıdır' tespiti de son derece kıymetli ve değerlidir" dedi.
Bakırhan, "İşte tam da bu açıklamalardan sonra bu vesileyle insani ve somut ve güven arttırıcı bazı düzenlemelerin bayram sonrasına bırakılmadan yapılması Türkiye'nin önünü açacaktır, Kurban Bayramı'nı çifte bayram haline getirecektir. Bu konuda da yürütme erkinin üzerine düşen görev ve sorumlulukları yerine getirmesini beklediğimizi belirtmek istiyorum" diye ekledi.
"22 Ekim'de Sayın Bahçeli'nin cesur çıkışı, 27 Şubat'ta Sayın Öcalan'ın tarihi çağrısı, 10 Nisan'da Sayın Erdoğan'ın süreci sahiplenmesi ve gösterdiği kararlılık barışı limanına ulaştırmanın rehberi olmuştur" diyen Bakırhan, PKK'nın 12 Mayıs'ta açıkladığı kararın ise "eşit ve demokratik bir geleceği müjdelediğini" belirtti.
DEM Partili siyasetçi, "Artık ölümden değil yaşamdan, çatışma ve şiddetten değil barıştan yana olma zamanıdır. Olmayanları da artık sizin vicdanlarınıza emanet ediyorum. Niye olmadıklarını da anlamak zor. Bir silah ve çatışma son buluyor. Güvenli limanlarında rahatsız olan bir küçük azınlığı da görüyoruz. Kanla beslenen, silahla beslenen, gençlerimizin yitirdikleri yaşamdan beslenen bu insanlara da o akıl fikir versin. İnşallah bu süreç ilerledikçe onlar da yanlış yaptıklarını göreceklerdir" ifadelerini kullandı.
"Barışın ve çözümün adresi Meclis'tir"
"Geçmişi" de unutmayacaklarını vurgulayan Bakırkan, "Geçmişle yüzleşeceğiz. Ama geçmişe takılmadan da demokratik, eşitlikçi ve barışçıl bir Türkiye'yi de inşa etmeye çalışacağız. Yeter ki cesur ve kararlı olalım. Yeter ki siyasi ikballerımızı o kandan, ranttan beslenen anlayışları barışın önüne koymayalım" dedi.
Bakırhan, "Bütün bu temennileri gerçeğe dönüştürecek barışın ve çözümün adresi Meclis'tir. Sayın Öcalan da Meclis'i işaret etti. PKK yaptığı kongrenin sonuç bildirgesinde onlar da Meclis'i işaret etti. Biz de diyoruz ki 'egemenlik karşısız şartsız milletindir' sözü artık gerçeğe dönüşsün bir zahmet. Meclis milletin barış çağrısına kulak versin. Meclis barışın kurucu gücü olsun. Cumhuriyet'i kuran bu Meclis, 100 yıl sonra Cumhuriyet'i demokratikleştirsin. Kürt meselesinin çözümü ve ülkemizin demokratikleşmesi için tarihi bir görev Meclisin önünde duruyor. Başta Meclis olmak üzere tüm erklerin artık sorumluluk üstlenme zamanıdır" çağrısında bulundu.
Öcalan'ın koşullarıyla ilgili beklenti
Grup toplantısından sonra basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Bakırhan, bayramdan önce atılmasını istedikleri siyasi ve yasal adımların neler olduğuna ilişkin soru üzerine, "Toplumun aslında beklentilerini hepimiz çok iyi biliyoruz. Bayram öncesi en çok bizim halktan duyduğumuz talepler, hasta tutsaklarla, cezaevinde bulunan yüz binlerle ilgili. Yasal adımlar olmadan da kimi şeyler yapılabilir. Yine işte Sayın Öcalan'ın koşulları... Toplumun biraz şüphesi ya da kaygısı olan (kesiminin) bu sürece tamamıyla inanması için bence yürütme erki kimi adımlar atabilir" yanıtını verdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın PKK'nın fesih kararının örgütün yurt dışındaki tüm uzantılarını kapsayan bir karar olduğuna ve YPG'nin de silah bırakması gerektiğine ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine ise Bakırhan şu yanıtı verdi:
"Kandil'in üyesi ya da yöneticileri falan değiliz, DEM Parti'yiz, bir siyasi partiyiz. Bu işler devletle örgüt arasında teknik meselelerdir. Silah kime nerede bırakılacak biz onu bilmiyoruz vallahi. Bizi nasıl tanımlıyorsunuz onu da çok bilmiyorum ama biz daha çok PKK'nın toplamış olduğu kongre ve açıklamış olduğu kararların kıymetli, değerli olduğunu; yeni bir dönemin kapısını aralayacak çok önemli bir süreç olduğunu ve bu gündemi Türkiye'nin tartışması gerektiğini düşünüyoruz. Ayrıntılara, teknik meselelere boğulmamak gerekiyor."
Lozan tartışması
Bakırhan, PKK'nın fesih açıklamasının ardından başlayan Lozan tartışmalarının sorulması üzerine de "Sanırım bu süreç ilerlerse muhataplarına gidip bu soruyu sorabilirsiniz. iyi de bir şey etmiş olursunuz. Biz de duymuş oluruz" yanıtını verdi.
PKK dün kongrede aldığı kararları duyurmak için yayımladığı yazılı açıklamada, Lozan Antlaşması ve 1924 Anayasası'na atıfta bulunmuştu.
"Partimiz PKK; kaynağını Lozan Antlaşması ve 1924 Anayasasından alan Kürt inkâr ve imha siyasetine karşı, halkımızın özgürlük hareketi olarak tarih sahnesine çıktı" denilen metinde, "PKK katı Kürt inkârının, buna dayalı imha siyasetinin, soykırım ve asimilasyon politikalarının egemen olduğu koşullarda şekillendi" ifadesine yer verilmişti.
DW,ANKA/CÖ,JD