1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Putin'den ABD'ye "nükleer silah" uyarısı

13 Mart 2024

Rusya lideri Putin, ülkesinin egemenlik ve bağımsızlığına yönelik bir tehdit durumunda nükleer silah kullanmaya hazır olduklarını belirtti, ABD'ye Ukrayna'ya asker göndermemesi uyarısı yaptı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin
Rusya Devlet Başkanı Vladimir PutinFotoğraf: Evgenia Novozhenina/REUTERS

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, altıncı kez göreve seçilmesi beklenen 15-17 Mart'taki seçimler öncesinde kamu yayıncılık kuruluşları Rossiya-1 ve RIA'ya verdiği röportajda Batı ile ilişkiler, Ukrayna savaşı ve nükleer savaş olasılığıyla ilgili açıklamalarda bulundu.

Rusya'nın egemenliği ve bağımsızlığına yönelik bir tehdit durumunda nükleer silah kullanmaktan kaçınmayacakları mesajı veren Putin, "Silahlar kullanılmak için var" dedi,

Ancak Ukrayna savaşında nükleer silah kullanma ihtiyacı doğuracak bir durumla şimdiye kadar karşılaşmadıklarına da vurgu yaptı. Putin, Rusya'nın bir nükleer savaşa hazır olup olmadığı yönündeki soruya verdiği yanıtta, "Askeri-teknik bakış açısından tabii ki hazırız… Ama niye kitle imha silahları kullanma ihtiyacı duyalım ki? Böyle bir ihtiyaç hiç olmadı" diye konuştu.

ABD'ye Ukrayna'ya asker göndermemesi uyarısı

ABD'nin Ukrayna'ya asker göndermesi durumunda gerilimin belirgin ölçüde tırmanacağı mesajı veren Putin, ABD'nin Rus toprakları ya da Ukrayna'ya asker konuşlandırması durumunda bunu bir müdahale olarak göreceklerini ve ABD'nin de bunu bildiğini söyledi. Rusya, Ukrayna'dan 2014'te ilhak ettiği Kırım ile 2022'de ilhak ettiği Donetsk, Luhansk, Zaporijya ve Herson bölgelerini kendi toprağı sayıyor.

Putin, "ABD'de Rus-Amerikan ilişkileri ve stratejik ölçülülük alanında yeterince uzman var. Bu nedenle olayların nükleer bir çatışmaya doğru ilerlediğini düşünmüyorum" ifadelerini kullandı.

Rusya'nın nükleer silah doktrini, ülkeye yönelik nükleer silah ya da diğer kitle imha silahları kullanılarak düzenlenen saldırılar, veya ülkenin varlığını temelden tehdit edecek şekilde konvansiyonel silahlarla düzenlenen saldırılara yanıt olarak nükleer silahların kullanılabilmesini öngörüyor.

Putin: Ukrayna konusunda "ciddi" görüşmelere hazırız

Putin, Ukrayna'da savaşı sona erdirmek üzere son dönemde yeniden tartışılmaya başlanan müzakere olasılığına da değinerek "sanrılar değil gerçekler temelinde yürütülmesi" durumunda ciddi müzakerelere hazır olduklarını söyledi. Rusya, Kırım ve ilhak ettiği diğer dört bölgenin Ukrayna'ya geri verilmesinin söz konusu olmayacağını defalarca tekrarlamış, Ukrayna ise tüm ülke toprakları geri alınana kadar savaşa devam edeceği mesajı vermişti. Reuters haber ajansı geçen ay aracılar arasındaki görüşmeler sonrasında Rusya'nın Ukrayna'daki savaşın dondurulması teklifinin ABD tarafından reddedildiğini yazmıştı.

Putin, olası bir anlaşma konusunda kimseye güvenmediğini ve Rusya'nın yazılı garantilere ihtiyacı olduğunu vurgulayarak "Hiç kimseye güvenmiyorum. Garantilere ihtiyacımız var ve bizi tatmin edecek garantilerin telaffuz edilmesi gerekiyor" dedi.

Rusya, ABD öncülüğündeki NATO'nun doğuya genişleyerek Rusya'yı tehdit ettiğini, Ukrayna ile savaşa giden sürecin Batı'nın bu yaklaşımından kaynaklandığını savunuyor. Röportajda Rusya ile uzun bir kara sınırına sahip olan Finlandiya'nın ve son olarak İsveç'in NATO'ya üye olmasına da değinen Putin, "Bu Finlandiya ve İsveç açısından, kendi milli çıkarlarının teminatı açısından tamamen anlamsız bir adım" dedi. Rusya'nın Finlandiya sınırında asker bulundurmadığını belirten Putin, "Artık olacak. Sınırda tahrip edici sistemler yoktu, şimdi olacak" ifadelerini kullandı.

"ABD halkının güvendiği herkesle çalışmaya hazırız"

ABD'de 5 Kasım'da yapılacak Başkanlık seçimleriyle ilgili de konuşan Putin, Amerikan halkının güvendiği her liderle birlikte çalışmaya hazır olduklarını söyledi. Hiçbir seçime hiçbir şekilde müdahale etmediklerini savunan Putin, ABD'nin eski başkanı Donald Trump ile şu anki Başkan Joe Biden hakkında aralarında geçen bir konuşmayı aktardı.

Putin, "Başkanlığının son yılında Bay Trump, Biden'a sempati duyduğum serzenişinde bulundu. Görüşmelerimizden birinde bana 'Uyuşuk Joe mu kazansın istiyorsun?' diye sormuştu. Sonra onun adaylığını desteklediğimiz iddiasıyla Trump'ın üstüne gitmeye başladıklarında çok şaşırdım. Yani tam anlamıyla bir saçmalık" ifadelerini kullandı.

rtr/BK,HT

DW Türkçe'ye engelsiz nasıl ulaşabilirim?

 

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik