ABD'nin Kudüs kararının ardından, Romanya'nın da İsrail'deki büyükelçiliğini tartışmalı kente taşıyacağı açıklandı. Karar gerçekleşirse, Romanya büyükelçiliğini Kudüs'e taşıyan ilk Avrupa ülkesi olabilir.
Fotoğraf: picture alliance/AP Photo/O. Balilty
Reklam
Romanya'nın, İsrail'deki büyükelçiliğini Tel Aviv'den Kudüs'e taşımak için hazırlıklara başladığı bildirildi. İktidardaki Sosyal Demokrat Parti (PSD) lideri Liviu Dragnea'nın açıkladığı karar gerçekleşirse, Romanya büyükelçiliğini statüsü İsrail ve Filistinliler arasında tartışmalı olan şehre taşıyan ilk Avrupa ülkesi olabilir.
ABD geçen Aralık ayında Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanımış ve büyükelçiliğini de bu kente taşıyacağını açıklamıştı. Washington yönetimi diğer ülkeleri de kendilerini takip etmeye çağırmıştı. ABD'nin Kudüs büyükelçiliğini Mayıs ayında açması bekleniyor.
Romanya'da iktidardaki PSD'nin lideri Liviu Dragnea.Fotoğraf: Reuters/Inquam Photos/O. Ganea
Rumen siyasetçi Dragnea, Antena 3 televizyonuna yaptığı açıklamada, Romanya hükümetinin büyükelçiliği Kudüs'e taşımak için gerekli sürecin başlatılması kararına vardığını söyledi. Dragnea, "Karar verildi, süreç başlayacak" diye konuştu. Dragnea, İsrail'in uluslararası alanda güçlü bir nüfuzu olduğunu belirterek taşınmanın sembolik değerine vurgu yaptı. Bunun Romanya'nın yararına olduğunu söyleyen Dragnea, "Herkes gibi İsrail'in de kendi isteği yere başkent kurma hakkı var" dedi.
Cumhurbaşkanından uyarı
Romanya Cumhurbaşkanı Klaus Iohannis Cuma günü yaptığı açıklamada karardan haberdar olmadığını ve kendisine danışılmadığı söyledi. Iohannis, hükümeti ve siyasileri stratejik etkileri olabilecek başlıca dış politika kararları alırken sorumluluk ve muhakeme içerisinde davranmaya çağırdı.
Kudüs: Kutsal kentin antolojisi
Kudüs insanlık tarihinin en eski yerleşim yerlerinden. Aynı zamanda uğrunda en çok savaşılan kentlerden olma özelliğini de taşıyor. Kudüs, Musevi, Hristiyan ve Müslümanlar için kutsal bir öneme sahip.
Fotoğraf: picture-alliance/Zumapress/S. Qaq
Davut’un şehri Kudüs
Eski Ahit’e göre, Yahuda ve İsrail’in kralı Davut Kudüs’ü bir Kenan kabilesi olan Jebusitler’den M.Ö 1000 yıllarında aldı. Yönetim merkezini Kudüs’e taşıdı, burayı başkent ve inanç merkezi yaptı. İncil’de yazıldığına göre Davut’un oğlu Süleyman, Yahve (İbranice Tanrı) adına birinci tapınağı yaptırdı. Böylece Kudüs Yahudiliğin merkezi haline geldi.
Fotoğraf: Imago/Leemage
Pers hakimiyeti
Babil Kralı İkinci Nebukadnezar, M.Ö 597 ve 586’da şehri iki kez fethetti. Yahuda kralı ve toplumun üst tabakasını esir alarak Babil’de gönderdi ve Süleyman Mabedi’ni yıktırdı. Daha sonra Persler şehri ele geçirince sürgündekilerin dönmesine ve mabedin yeninden yapılmasına izin verildi.
M.S 63’e kadar Kudüs Roma İmparatorluğu’nun hakimiyetinde kaldı. Kentteki direniş hareketi M.S 66’da ilk Yahudi-Roma savaşına dönüştü. Savaş dört yıl sonra Roma zaferiyle ve Süleyman Mabedi’nin bir kez daha yıkılmasıyla sonuçlandı. Romalılar ve daha sonra gelen Bizanslılar şehri yaklaşık 600 yıl idare etti.
Fotoğraf: Historical Picture Archive/COR
Müslümanların fethi
Suriye topraklarını fetheden Müslüman orduları Filistin’e de ulaştı. İslam Halifesi Hz. Ömer’in emriyle Kudüs 637’de fethedildi.
Fotoğraf: Selva/Leemage
Haçlı seferleri
1070 yılında Papa İkinci Urban’ın emriyle Kudüs’ü Müslümanlardan almak için Haçlı seferleri başlatıldı. 200 yılda Kudüs için 5 sefer gerçekleştirildi. Hıristiyanlar ele geçirdikleri şehri fazla tutamadılar ve 1244 yılında Kudüs bir kez daha Müslümanların kontrolüne geçti.
Fotoğraf: picture-alliance/akg-images
Osmanlı ve İngilizler
Mısır ve Arabistan’ın Osmanlılar tarafından alınmasının ardından Kudüs 1535’de Osmanlıların hakimiyet alınına girdi. Osmanlı yönetiminde kent gelişti. İngilizlerin 1917’de Osmanlı Devleti’ni yenilgiye uğratmasının ardından Kudüs İngilizlerin yönetimine geçti.
Fotoğraf: Gemeinfrei
Bölünmüş kent
16. yüzyılda Osmanlıların fethettiği Kudüs, Birinci Dünya Savaşının ardından Milletler Cemiyeti tarafından İngiliz mandasına verildi. İkinci Dünya Savaşı ile Birleşik Krallık Filistin Mandası’nın yıkılmasınınım ardından BM, holokosttan kurtulanlara bir yurt oluşturulması için ülkenin bölünmesine karar verdi. Bunun üzerine bazı Arap ülkeleri İsrail’e savaş açarak Kudüs’ün bir kısmını işgal etti.
Fotoğraf: Gemeinfrei
Doğu Kudüs yeniden İsrail’e geçti
Kudüs 1948'den 1967 yılına kadar Ürdün ile İsrail arasında bölünmüş bir kentti. İsrail 1967’de Mısır, Ürdün ve Suriye ile Altı Gün savaşına girdi ve Kudüs 1980 yılında İsrail Parlamentosu Knesset tarafından "İsrail'in ebedi başkenti" ilan edildi.
Hz. Muhammed'in Miraç sırasında uğradığı Kudüs, Mekke ve Medine'den sonra Müslümanların en önemli üçüncü kutsal merkezi kabul ediliyor. Hristiyan ve Musevilerin yanı sıra Müslümanlar için de özel bir statüye sahip olan Kudüs’e Müslümanların geçiş ve ibadetlerine de imkân tanınıyor. Zira Müslümanlar için büyük önem taşıyan Mescid-i Aksa ve Harem-üş-Şerif, Doğu Kudüs'te yer alıyor.
Fotoğraf: Getty Images/AFP/A. Gharabli
Nihai statüsü belirsizliğini koruyor
Kudüs halihazırda İsrail - Filistin barışı önündeki en büyük engellerden. 1980’de İsrail, Kudüs’ün tamamını "bölünmez ve ebedi başkenti“ ilan etti. Ürdün‘ün 1988’de Doğu Kudüs ve Batı Şeria'daki haklarında feragat etmesinin ardından Filistin Kurtuluş Örgütü Filistin Devleti’ni ve Kudüs’ün doğusunu da başkenti ilan etti.
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/R. Jensen
10 fotoğraf1 | 10
İsrail Dışişleri Bakan Yardımcısı Tzipi Hotovely, Romanya'nın kararını memnuniyetle karşıladığını belirterek, geçen haftalardaki Bükreş ziyareti sırasında bu kararın işaretlerini görmüş olduğunu vurguladı.
İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu halihazırda altı ülkenin büyükelçiliğini taşımayı ciddi şekilde düşündüğünü belirterek, taşınmak isteyen ilk 10 büyükelçiliğe ayrıcalık yapacağını söyledi.
Büyükelçiliği Kudüs'e taşımak ne anlama geliyor?
Büyükleçiliğini Kudüs'e taşıma kararı veren her ülke İsrail'in ihtilaflı şehir olan Kudüs'teki varlığını meşrulaştırmasına yardımcı oluyor. Bağımsız devlet mücadelesi veren Filistinliler de tıpkı İsrail gibi Kudüs'ü başkentleri olarak görüyor. Kudüs'ün tartışmalı statüsünden dolayı uluslararası toplum bugüne kadar Tel Aviv'i başkent olarak tanımış ve büyükelçiliklerini de buraya kurmuştu. ABD'nin Kudüs'ü başkent olarak tanıma kararı uluslararası toplum tarafından kınanmıştı. Karara Türkiye başta olmak üzere Arap dünyası ile Müslüman ülkelerden büyük tepki gelmişti.